"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Islahla Evlenmenin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Vekaletnamesinin aslını veya onaylı örneğini dava dosyasına vermeyen avukat gecikmesinde zarar doğabilecek haller dışında (bu hallerde de mahkemece verilecek kesin süre içinde vekaletnamesini getirmek koşuluyla) yargılamayla ilgili hiçbir işlem yapamaz (HMK.md.77). Dava, başlangıçta boşanma talebiyle açılmış, davacı vekili avukat ... tarafından 10.09.2012 tarihinde verilen dilekçe ile ıslah edilmiş, ıslahla, evliliğin mutlak butlan sebebiyle (TMK.md.145/2) iptali isteğine dönüştürülmüştür. Islah dilekçesini veren avukat ...’nin dosyada vekaletnamesi bulunmamaktadır....
Genel Kurul ve Genel Kurul toplantısının 4 numaralı kararının mutlak butlanla batıl olduğunun tespitine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili istinaf ve davacının istinaf başvurusuna cevap dilekçesinde özetle; her ne kadar davaya konu gündem maddesinin mutlak butlanla batıl olduğuna dair inancını sürdürse de davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiğini, yerel mahkemece kooperatifin defterleri incelenmeksizin, ana sözleşme ve kanun hükümleri detaylıca değerlendirilmeksizin, keşif yapılmadan ve bilanço hesapları gözetilmeksizin 'dar kapsamla belirli bir inanış uğruna' haksız bir karar verildiğini belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 14/09/2020 Tarih - 2019/498 Esas - 2020/314 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 30/11/2008 tarihli olağanüstü genel kurulun (4) numaralı kararının mutlak butlanla batıl olduğunun tespiti istemine ilişkindir....
Aynı maddenin son fıkrasında ise yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayılan kararlar açısından birinci fıkradaki hak düşürücü süre uygulanmaz. Daha açık anlatımla yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayılan kararlar hakkında her zaman dava açılması mümkündür. Somut olay bakımından davacı, gerek genel kurulu toplantıya çağırmaya yetkili yönetim kurulunun 10.10.2008 tarihli kararının, gerekse bu karara dayanılarak 16.11.2008 tarihinde toplanan genel kurulda alınan kararların yok hükmünde olduğu iddiasıyla eldeki dava açılmıştır. Davalı derneğe ait Tüzüğün 10. maddesinin "Yönetim Kurulunun oluşumu, görev ve yetkileri" başlıklı fıkrasında yönetim kurulunun 7 üyeden oluşacağı ve üye tam sayısının yarıdan bir fazlası ile toplanabileceği, toplantıya katılan üye tam sayısının salt çoğunluğu ile karar alabileceği belirtilmiştir....
Etap Toplu Yapı Temsilciler Kurulunun 09/12/2013 tarihli toplantısının, 01/01/2014 – 31/12/2014 dönemî bütçesinin iptali istenilmiştir. Mahkemece davaya konu olan genel kurul toplantısında ve dönem bütçesinin belirlenmesinde herhangi bir usulsüzlük olmadığı anlaşıldığından davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, hâkimin müdahalesi istemine ilişkindir. Kat mülkiyeti Kanununun 33. maddesi “Kat malikleri kurulunca verilen kararlar aleyhine, kurul toplantısına katılan ancak 32. madde hükmü gereğince aykırı oy kullanan her kat maliki karar tarihinden başlayarak bir ay içinde, toplantıya katılmayan her kat maliki kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her halde karar tarihinden başlayarak altı ay içinde anagayrimenkulün bulunduğu yerdeki sulh mahkemesine iptal davası açabilir; kat malikleri kurulu kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlarda süre koşulu aranmaz....
Eldeki davada, davacı 23/12/2019 tarihli Genel Kurulda alınan kararların butlanla malul olduğunun tespitini talep etmektedir. Mülga 818 sayılı BK. 20/1'e göre, içeriği imkânsız veya hukuka ya da ahlâka aykırı sözleşmeler bâtıldır. Bâtıl bir sözleşme baştan itibaren geçersiz bir hukuki işlem olup, hiç bir zaman geçerlilik kanamayacağı gibi, hiç bir hukuki sonuç da doğurmaz. Bu nedenle butlan, zamanla ortadan kalkmaz, tarafların icazet veya teyidi (onamı) ile veya edimlerin ifasıyla sağlık (sıhhat) kanamaz (Prof. Dr. Fikret Eren, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Cilt 1, Genişletilmiş 6. Bası, Beta Yayınları, İstanbul, 1998, s:309- 310). Mülga 818 sayılı BK'nun 19 ve 20. maddelerine göre, biçim ve usul yönünden geçerli olmakla beraber, konusu bakımından; kamu düzenine, buyurucu kurallara, ahlâk ve adaba veya yerine getirilmesi olanaksız ise, bu tür kararlar batıldır (Gönen Eriş, Uygulamalı Kooperatifler Hukuku, Seçkin Yayınları Yenilenmiş 3. Baskı, Ankara 2001, s:800)....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki kooperatif genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Avukat ... ve davacılar vekili Avukat ...'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacılar vekili, davalı kooperatifin 03.04.2016 tarihli genel kurulunda toplantı ve karar nisaplarının sağlanmadığını ileri sürerek genel kurulun mutlak butlanla batıl olduğunun tespiti ile iptalini, seçimli olağanüstü genel kurulun toplanabilmesi için çağrı heyeti oluşturulmasını talep ve dava etmiştir....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, apartman karar defterinin mutlak butlanla hükümsüzlüğüne ilişkin davanın kesinleşmediği, kararın bozulması halinde birçok hukuki ihtilaf çıkacağı, yöneticinin beyanlarına itibar edilerek ceza verildiği, apartman yöneticisi aleyhine özel belgede sahtecilik suçundan ceza davası açıldığı, …'in kiracı olduğu ve apartmanda temizlik yapmadığının mahkeme önünde ikrar edildiği, idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evliliğin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının tedbir nafakasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı erkek dava dilekçesinde, davalının kendisinden sakladığı mevcut akıl hastalığının evlilik birliğini çekilmez hale getirdiğini belirterek, evliliğin nisbi butlan sebebiyle iptalini (TMK.m.149/2, 152/2) talep etmiştir. Mahkemece davalı kadın hakkında alınan ... Üniversitesi ... Tıp Merkezi raporu 19.08.2013 tarihlidir. Bu rapor, 19.08.2013 tarihinde yapılan muayeneye dayanmakta olup, davalının evlenme tarihindeki durumuyla ilgili bir bilgiyi içermemektedir....
Kat maliklerinden birinin veya onun katından kira akdine , oturma hakkına veya başka bir sebebe dayanarak devamlı surette faydalanan kimsenin borç ve yükümlülüklerini yerine getirmemesi yüzünden zarar gören kat maliki veya kat malikleri ana gayrimenkulün bulunduğu Sulh mahkemesine başvurarak hakimin müdahalesini isteyebilirler. ...Ancak, olağanüstü çağrı usulüne uyulmaması başlı başına mutlak butlan hali sayılmayıp iptali talep edilen toplantıda alınan kararların niteliği, alınan kararlara asaleten ve vekaleten imza atan kat maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğu dikkate alındığında iptali talep edilen toplantıda alınan kararların yokluk veya mutlak butlanla malül kararlar niteliğinde olmadığı, buna göre davacının iptali talep edilen toplantıya katılmadığı da sabit olmakla söz konusu iptal davacının davasının, iptali talep edilen toplantıda alınan kararları öğrendiği tarihten itibaren 1 aylık hak düşürücü süre içerisinde açılması gereklidir. (Yargıtay 18....