Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Her ne kadar davalı bir araya gelmelerinin karşılıklı rızaya dayalı olduğunu beyan etmiş ise de onyedi yaşındaki kişinin serbest iradesi ile evlenmeye karar veremeyeceği, davacıya ait ortada hukuken geçerli bir irade beyanının olmadığı anlaşılmaktadır. Şu durumda, davalı ...'in, onyedi yaşındaki davacı ile evlenmeksizin bir araya gelerek ve onun kızlığını bozarak üç ay bir arada yaşaması davacının fiziksel ve ruhsal bütünlüğüne saldırı niteliğinde olup uygun bir manevi tazminat ödetilmesi gerekir. Mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, davacı yararına uygun bir tutarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile manevi tazminat isteminin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....

    CEVAP Davalı cevabında özetle; davacı ile aralarında yaptıkları hisse devir sözleşmesi ile çekişme konusu taşınmazın 1/2 hissesini 100.000 TL bedel ödeyerek satın aldığını, senete karşı tanıkla ispat yasağı nedeniyle davacının iddialarını tanıkla ispatlayamayacağını, davacının kendisini evlenme vaadiyle kandırdığını, devir sözleşmesinde miktarın davacının talebi üzerine 50.000,00 TL gösterildiğini, davacının evlenmeye yanaşmadığını, kendisine kötü davrandığını, evden yolladığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03/12/2020 tarihli ve 2018/526 E. 2020/572 K. sayılı kararıyla, hile iddiasının ispatlanamadığı ve davalının yemin eda ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF 1. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık, Tehdit HÜKÜM : Beraat Dolandırıcılık ve tehdit suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık ile katılanın olay tarihi öncesinde arkadaş oldukları, evlenmeye yönelik düşüncelerinin bulunduğu, sanığın kendisini bekar olarak tanıtıp acil paraya ihtiyacı olduğunu söylediği, katılanın evlenme beklentisi nedeniyle 04/07/2011 tarihinde Türkiye Finansbank Kaynarca Şubesinden 10.000 TL kredi çekip sanığa verdiği, sanığın katılana kredi taksitlerini ödeyeceğini söylemesine rağmen ödemediği ayrıca bilgisayara ihtiyacı olduğunu söyleyerek katılanı Kaynarca'da bulunan Metin Alışveriş Merkezine götürüp adına senet düzenlettirip bilgisayar aldığı ve hiçbir ödeme yapmadığı, ödemede zorluğa düşen katılanın durumu ailesine anlatacağını söylemesi üzerine de sanığın konuştuğu taktirde katılanı ve ailesini öldüreceğini söyleyerek...

        Tv'de yayınlanan evlilik programında tanıştıklarını ve evlenmeye karar verdiklerini, davalının dava konusu 840 ada 3 parselde bulunan iki katlı ahşap evi bedelsiz olarak adına tescil edilmesi karşılığı evliliğe razı olduğunu, devirden sonra dava dışı babasından kalan maaşın kesilmemesi için evlilik yapmaya yanaşmadığını, kavga çıkararak evden ayrıldığını, ardından kendisine evi boşaltmasını emlakçıya vereceğini söylediğini, evlilik yapılacağı inancı ile taşınmazı devretmesine rağmen davalının evliliğe yanaşmayarak hile yaptığını, kendisini kandırdığını ileri sürerek taşınmazın tapusunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., davacı ile 5 yıl beraber yaşadıklarını, davacı ve çocuklarının evliliğe karşı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş, dava devam ederken ölmesi üzerine veraset ilamına göre mirasçıları davaya dahil edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, evlenmeye ikna edebilmek amacıyla kayden malik olduğu 207 ada, 16 parsel sayılı taşınmazını davalı ... İyi’ye gerçekte bağışladığı halde tapuda satış gibi göstererek bedelsiz temlik ettiğini ancak davalının evliliğe yanaşmadığını, daha sonra da olası iptal davasını önlemek amacıyla taşınmazı annesi olan diğer davalıya temlik ettiğini, temlik işlemlerinin muvazaalı olduğunu, öncelikle bağıştan rücu hakkının doğduğunu, son kayıt maliki iyiniyetli olmadığından iktisabının korunamayacağını, mal kaçırmak amacıyla devir yapıldığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tescilini olmadığı taktirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

            Mahkemece, davalı kadının evlenme akdinin yapıldığı 26.10.2009 tarihinde sürekli bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun olup olmadığı ve evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığının bulunup bulunmadığı hususu tıbben belirlenip sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.26.06.2015(Cuma)...

              nın 406. maddesi gereğince kısıtlanması için işbu davadan önce Kayseri 3.SHM'nin 2021/1304 E. sayılı dava dosyası ile dava açıldığını belirterek ehliyetsizlik olmadığı taktirde muvazaa hukuksal sebebine dayalı olarak tapu iptal ve tescil talep edilmiştir. Dava konusu taşınmazın tapu kaydı ve devir evrakının yapılan incelenmesi neticesinde; taşınmazın 29.01.2021 tarihinde davalıya devredildiği ve halen davalı adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Dosya arasında yer alan Kayseri 3.SHM'nin 2021/1304 E. 2022/136 K.sayılı kararının yapılan incelenmesinde; vesayete ilişkin davanın eldeki işbu davadan bir gün önce açıldığı, yapılan yargılama neticesinde Saffet Mutlu'nun TMK.'nın 406. maddesi gereğince kısıtlandığı, kendisine Habip Mutlu'nun vasi olarak atandığı ve kararın 26.04.2022 tarihinde kesinleştiği17.05.2022 tarihinde ise husumete izin kararı verildiği anlaşılmaktadır....

              Dava; korkutma nisbi butlan nedenine dayalı evliliğin iptali talebi istemine ilişkindir. "Kendisinin veya yakınlarından birinin hayatı, sağlığı veya namus ve onuruna yönelik pek yakın ve ağır bir tehlike ile korkutularak evlenmeye razı edilmiş eş, evlenmenin iptalini dava edebilir (TMK.md.151). Davacının, evlenmeye korkutularak razı edildiğini kabule yeterli delil bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanununun 141. maddesi hükmü dikkate alındığında nikahın evlendirme memuru tarafından davet üzerine davalının kardeşinin evinde yapılmış olması, tek başına evlenmenin baskı altında yapıldığını göstermez. Dosyaya sunulan fotoğraflar ve tanık beyanları nikahın korkutma ve tehdit altında yapıldığını gösterir nitelikte değildir. Öyleyse davanın reddi gerekirken yetersiz gerekçe ile iptal kararı verilmesi doğru bulunmamıştır." (Yargıtay 2....

              Bölge adliye mahkemesince, ileri sürülen vakıalar dikkate alındığında, davanın TMK'nın 148. maddesinde düzenlenen evlenme sırasında geçici bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun olma sebebine dayalı olarak açıldığının anlaşıldığı, evlenme tarihinden sonrasında murisin normal hayatına devam ettiği, bu dönemde muriste akıl hastalığının bulunmadığının davacı tarafça da kabul edildiği, TMK'nın 148. maddesi kapsamında murisin evlenme tarihi itibariyle ayırt etme gücünden yoksun olduğuna ilişkin rapor alınması gerekmekte ise de; TMK'nın 148. maddesine dayalı olarak mirasçıların dava açma haklarının bulunmadığı, ayrıca hak düşürücü sürenin de geçmiş olduğu dikkate alınarak ilk derece mahkemesinin karar gerekçesinin düzeltilmesi suretiyle davacının istinaf talebinin reddine karar verilmiş, davacı tarafından süresinde temyiz talebinde bulunulmuştur....

                HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ... ada ... ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazlarını fiilen birliktelik yaşadıkları dönemde evlenecekleri inancıyla davalıya satış suretiyle ancak bedelsiz olarak temlik ettiğini, hileli davranışlarla taşınmazları temlik alan davalının çeşitli bahanelerle evlenmeye yanaşmayıp başka şehre taşındığını, evliliğin teminatı için verilen taşınmazları iade etmediğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil istemiştir. Davalı, savunma getirmemiştir. İlk Derece Mahkemesince, hile iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin istinaf başvurusu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddedilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu