nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaşma bürosuna tevdii edildiği ancak; uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede; Katılana kendisini ... olarak tanıtan sanığın, ... olarak tanıştırıp kardeşi olduğunu söylediği temyiz dışı ... ile katılanın evlenmeye karar vermesi üzerine diğer temyiz dışı sanıklarla beraber katılandan 8000 TL başlık parası aldıktan sonra çıktıkları alışverişte katılana 400 TL’lik elbise ve 1500 TL -1600 TL’lik altın aldırıp kaçtıkları şeklinde gerçekleşen eyleminin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın üzerine atılı suçları işlemediğine dair temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 03/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 09.03.2006 gün ve 2005/116 Esas, 2005/117 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü: Suçun niteliğine etkisi bakımından mağdurenin nüfus kaydı getirtilmeden hüküm kurulmuşsa da; Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla mağdurenin nüfus kayıt örneği temin edildiğinden ve sanık ile şikâyetçinin evlenmeye kayden engel bir durumu bulunmamakta ise de; eylem öncesi 8 yıldır gayriresmi beraber yaşamaları karşısında, eylemin evlenmek için gerçekleştirildiğinden söz edilemeyeceğinden tebliğnamedeki sanık hakkında 765 sayılı TCK.nın 433. maddesinin tatbiki hususunun tartışmasız bırakılması nedeniyle bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat Dolandırıcılık suçundan, sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ... katılanın bacanağı olup, katılanla diğer sanık .....’ı evlendirme amacıyla tanıştırdığı,tarafların görüşüp evlenmeye karar vermeleri üzerine katılanın sanık ...’e bir takım ev ve ziynet eşyaları aldığı ve 2.000 TL borcunu ödediği, fakat sanıkların çeşitli bahanelerle evlenme hususunu sürekli erteledikleri, katılanın alınan eşyaları ve takıları geri istediğinde sanıkların kendisini oyaladıkları, bu şekilde sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda; sanık savunmaları,katılan beyanı, tanık ifadesi ve tüm dosya kapsamından; sanıkların üzerlerine atılı suçu işlediklerine yönelik mahkumiyete yeter, her türlü şüpheden uzak kesin delil elde edilemediği ve taraflar arasındaki...
razı olduğunu, eşi ile yeniden evlenmeye, kızının nişanlanması döneminde kızının isteği ve özellikle müşterek evlatları gökhan'ın yaşamını, çalışmasını ve aile hayatını ciddi anlamda olumsuz yönde etkileyen, dayanılmayan baş ağrılarına dayalı hastalığı (ki evlenmeden sonra bu rahatsızlığın kötü huylu beyin tümörünün neden olduğu anlaşılacağını ve ciddi bir beyin ameliyatı geçireceğini) nedeniyle yani iki evladı için evlenmeye razı olduğunu, müvekkilim 24.02.2016 tarihinde, eski eşi ile yeniden evlendiğini, ancak müvekkilinin evlenme ve boşanma süreçleri dava dilekçesinden de açıkça anlaşıldığı üzere, davacıya göre müvekkilinin yeniden evlenmesi mesnetsiz iddialarını ispat için yeterli olduğunu, müvekkilinin evlendiği 24.02.2016 tarihinden nisan 2017 tarihine kadar, eşi ile birlikte fındıklı adresinde ikamet ettiğini, Müvekkilinin ve ailesiyle (halk tabiri ile) gitmesi gelmesi yani görüşmesi olmayan, hatta müvekkilinin eşinin adını dahi bilmeyen, tüm bilgisi ifadesinden de açıkça anlaşılacağı...
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesindeki iddiaların doğru olmadığını, müteveffa Yusuf ile davacının evliliklerinin Yusuf'un ısrarları sonucu gerçekleştiğini, tarafların nişan ve nikah fotoğraflarında mutlu olduklarını, evlenirken evlenmeye engel sağlık sorunlarının olmadığı konusunda rapor alındığını, Yusuf'un ölmesinden sonra diğer mirasçıların davalıya kötü davranmaya başladıklarını ve davalının mirasçı olmasını engellemek için işbu davanın açıldığını iddia ederek davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI A....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK 157/1, 43, 62, 51, 52 ve 53. maddeleri gereğince mahkumiyet Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü, Evlenmek için kendisine eş arayan katılan ... ile tanık İdris aracılığı ile tanışan sanığın, kendisini ... ismi ile tanıttığı, evlenmeye karar vermeleri üzerine sanığın katılandan önce 3 adet bilezik ve 4 adet cumhuriyet altını aldığı, bir süre sonra sanığın bu altınları çaldırdığını söyleyerek katılandan aynı miktarda altınları bir kez daha aldığı, ardından da sanığın bu kez altınları ablasının alıp kaçtığını söyleyerek katılandan aynı miktarda altınları bir kez daha aldığı, bu surette sanığın hileli eylemlerle haksız menfaat temin ettiği, sanığın soyut suç inkarını içerir savunması, katılan ve tanık anlatımları, taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamadığına ilişkin uzlaştırma raporu ve tüm dosya kapsamından...
nin akit tarihinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastası olması sebebiyle, evlenmenin mutlak butlanla iptali (TMK. m. 145/3.) isteğine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 147/3. maddesi gereğince evlenen eşin iyiniyetli olması, evliyken yeniden evlenen kimsenin önceki evliliğinin butlan kararı verilmeden önce sona ermiş olması halinde söz konusudur. Mutlak butlan davasının "evliyken yeniden evlenme" sebebine dayanmadığı bu sebeple Türk Medeni Kanununun 147/son maddesi koşullarının bulunmadığı düşünülmeksizin yazılı olduğu gibi davalı Tuncay'ın iyiniyetli olduğunun tespitine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ. Hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 30.10.2008 (Prş.)...
e seni ... ile evlendirelim dediği ve onu ikna ettiği, katılanın tanık ... ile evlenmeye karar verdiği ancak bir başkası ile evli olduğundan resmi nikah yapamaması nedeniyle birlikte yaşadığı, katılana ait bazı taşınmazları sanık ...’in sattırdığı, sanık ...'in diğer sanık ... ile birlikte ... satmış olduğu dairesinin parasını aldıkları ve bir daha vermedikleri daha sonra kendisine yatırım yapacağını söyleyerek başka mallarını da aldığı ve bedellerini ödemedikleri, mallarını istediğinde tehdit edildiği ve sanıkların kaçtıkları böylece sanıkların dolandırıcılık ve tehdit suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda; taraflar arasındaki uyuşmazlığın hukuki mahiyette olduğu, gerekçesiyle verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik bulunmamıştır....
a bu isteğini ilettiği, tanık ...’ın temyiz dışı sanık .... ile müteveffayı tanıştırdığı,....ın ise müteveffa ...’ı ... ile tanıştırdığı, evlenmeye karar vermeleri üzerine ...’ın sanığa 1000 TL'lik elbise ve toplam değeri 14.000 TL olan altın aldığı, ertesi gün sanık ...'in toplam 10 tane bilezik ile 1.000 TL lik elbiseyi alarak kaçtığının iddia edildiği olayda,sanığın çelişkili savunmaları, tanıklar ve ...’ın beyanları ile dosya kapsamından sanığın atılı suçu işlediği anlaşılmakla, mahkemenin mahkumiyet yönünde kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın hakkında beraat hükmü kurulması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 16/04/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK'nın 157/1, 62, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılanın, sanık ile evlenmek niyetiyle tanıştığı, bilahare evlenmeye karar verdiği için sanığa 2 adet bilezik, 2500,00 TL para ve elbise alarak sanık ile birlikte katılanın evine gittikleri, katılanın namaza gitmesini fırsat bilen sanığın katılandan aldığı bilezik ve paralar ile kaçtığı ve katılanın sanığa ulaşamadığı bu suretle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda; Dairemizin 14/06/2017 tarih ......