Dosya içinde bulunan bilirkişi raporuna göre ise, dava konusu ev eşyalarından yatak odası takımı, oturma odası grubu, televizyon ve kombinin ekonomik ömrünü tamamlamamış sayılacağı, 2. el piyasasında kullanılmış ve yıpranmış sayılacağından 25.04.2007 boşanma tarihi itibariyle 700 TL değerinde olduğu bildirilmiştir. Dava, 01.01.2002 tarihinden önce edinilen mal varlığına yönelik katkı payı alacağı isteğine ilişkindir. Dava konusu mallar 743 sayılı TKM’nin 170. maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiğine göre; taraflar arasındaki uyuşmazlığın Borçlar Kanununun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulması gerekmektedir. 743 sayılı TMK.nun yürürlükte olduğu; 01.01.2002 tarihinden önce eşler arasında yasal mal ayrılığının geçerli olduğu dönemde, karı ve kocanın diğerinden katkı payı karşılığında bir tazminat isteyebilmesi için mutlaka parasal veya para ile ölçülebilen maddi bir değer koymak suretiyle katkısının bulunması gerekir....
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin evlilik birliği süresince bir eş olarak tüm sorumluluklarını özenle yerine getirdiğini, harici hiçbir bayanla gönül ilişkisinin olmadığını, bu yöndeki iddialarının doğru olmadığını, müvekkilinin davacıya yönelik hiçbir olumsuz davranışının olmadığını, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkili ile davacının fiili olarak müşterek evde kaldıkları sürenin yaklaşık 3 ay olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacının tam kusurlu olduğunu, bu nedenle boşanma, nafaka, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, davacının dava dilekçesinde talep ettiği çeyiz eşyalarından, Taç marka tüm çift kişilik ve tek kişilik yorganlar, taç marka tek kişilik ve çift kişilik nevresim seti müvekkilinin babası tarafından müvekkiline alınan eşyalar olduğunu, bu eşyalara ilişkin açılan davanın reddini talep ettiklerini, talep edilen diğer eşyaları müvekkilinin davacıya...
Ev Aletleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle bozmayauygun verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Her ne kadar mahkemece, davalılar ..., ..., ... Ltd. Şti.'ye yönelik açılan maddi tazminat talepli davanın reddine, davalı ... ev aletleri San ve Tic. A.Ş. aleyhine açılan maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne; 5.500 TL maddi hasar ve 265,70 TL delil tespiti masrafı toplamından oluşan 5.765,70 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... Ev Aletleri San. ve Tic. A.Ş.'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, "Uyuşmazlık davalı Dursun Ali Muhip yönünden haksız fiil sorumluluğuna, diğer davalılar T6 ve T7 yönünden aile başkanı sorumluluğuna dayalı maddi ve manevi tazminat davası olduğu, haksız fiilden kaynaklı davalarda genel mahkeme olarak Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu, aile başkanı sorumluluğundan kaynaklı davalarda ise Aile Mahkemesi'nin görevli olduğu, aynı maddi olaydan kaynaklı davalarda genel mahkeme ile özel mahkeme çatıştığı zaman özel mahkemenin görevli olduğu yüksek mahkeme içtihatlarıyla sabit olduğundan mahkememizce görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 Sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, elektrik aboneliği sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. ...- Davalı taraf cevap dilekçesinde, takılan takıların çoğunun tarafların rızası ile harcandığını, takıların parası ile balayına, ayrıca tatile gittiklerini, davacının hamileliği sırasında özel doktora gidildiğini, özel günlerde davacı eş için hediyeler, çoçukları için oda takımı alındığını, çeyrek altınları tarafların düğününe gelip takı takan kişilere gerek düğünlerinde, gerek doğumda gerekse de ev görmeye gittiklerinde hediye ettiklerini, düğünde takılan ....200TL'nin düğün salonuna ödendiğini, davalının düğünü borçlanarak yaptığını, düğün hazırlıklarında yaptığı harcamaları ve arkadaşından aldığı borçları düğünde takılan tam altınları bozdurarak ödediğini, evlerinin tadilatını yaptırdıklarını, ev eşyalarının çoğunun düğünden sonra bir kısım takılarla alındığını belirtmiştir....
Bu haliyle gerekçesiz şekilde karar oluşturulması usul ve kanuna aykırı bulunmuştur. 2- Davacı kadın 12.10.2018 tarihli dava dilekçesinde; "... sorumlu bir eş olarak davranmayan ve baba olmaktan kaynaklı görevlerini yerine getirmeyen davalı, evlilik birliği içindeki kazançları , haksız ve keyfi kullanmış ,bu kaynakları evlilik birliği ve çocuk için kullanmak yerine çarçur ettiğini davacının aylık 5.000,00 TL-7.000,00- TL civarı kazancı olmakla davalı evlilik birliği içinde sürekli olarak bu kazançlara el koyduğunu,bu nedenlerle 100.000,00- TL maddi tazminat "talebinde bulunmuştur. Davacı kadının maddi tazminat talebi sadece Türk Medeni Kanunu'nun 174/1. maddesi kapsamında olmayıp aynı zamanda bağımsız nitelikte talepleri de içermesine rağmen mahkemece davacı kadının maddi tazminat talebi Türk Medeni Kanunu'nun 174/1. maddesi kapsamında kabul edilerek kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Dava, reşit olmayan çocuğun haksız eylemi nedeniyle, zarar veren çocuk ve velayeti altında bulunduranlara kaşı açılmış haksız fiilden kaynaklı maddi ve manevi tazminata ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun “Sorumluluk” başlığını taşıyan 369. maddesinde aynen; “Ev başkanı, ev halkından olan küçüğün, kısıtlının, akıl hastalığı veya akıl zayıflığı bulunan kişinin verdiği zarardan, alışılmış şekilde durum ve koşulların gerektirdiği dikkatle onu gözetim altında bulundurduğunu veya bu dikkat ve özeni gösterseydi dahi zararın meydana gelmesini engelleyemeyeceğini ispat etmedikçe sorumludur. Ev başkanı, ev halkından akıl hastalığı veya akıl zayıflığı bulunanların kendilerini ya da başkalarını tehlikeye veya zarara düşürmemeleri için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür....
Her ne kadar davacının maddi tazminat talebi dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmında takılan takılar ve ev eşyalarından bahisle ileri sürülmüşse de, dava dilekçesi içeriği itibariyle talep edilen maddi tazminatın TMK 174/1 maddesinde düzenlenen boşanmanın fer'isi niteliğinde olan maddi tazminat talebi olduğu değerlendirilmiştir. Davacı kadın eşin istinaf sebepleri değerlendirildiğinde; Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, kadın eşin bir gelirinin olmaması, erkek eşin boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu bulunması, paranın alım gücü ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat ile davacının kişilik haklarına saldırı dikkate alındığında kadın eş yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK 174/2) tazminat takdiri gerekir....
Dava, ev başkanının sorumluluğundan kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Eldeki davada TMK'nın 369. maddesinin uygulanacağı ve uyuşmazlığın çözümünde Aile Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek İDM tarafından esas hakkında karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....