ATM ........ esas sayılı davayı açarak teminat tutarının iade edilmesini kasten engellemesi nedeniyle haksız fillinden kaynaklandığı iddiasına ilişkin olduğu, bu haksız fiil iddiası nedeniyle harç yatırarak maddi tazminat talebinde bulunduğu manevi tazminata ilişkin usule uygun harç yatırılarak dava değeri belirtilerek açılan bir dava olmadığı, bu nedenle yargılamaya maddi tazminat kapsamında devam edildiği, iş bu davada ispat yükünün davacı tarafta olduğu, davalının zamanaşımı savunmasının Bakırköy ...........
nedeniyle 20.000.00 TL,çocuklarının ölümü nedeniyle 10.000.00 Er TLdesdekten yoksun kalma tazminatı, enkaz altında kalan eşyalar nedeniyle 1.000.00 YTL maddi tazminat ile 90.000.00 TL manevi tazminat, 2004/134, 136, 138, 145, 146 ve 237 esas sayıl dosyalarda; evlerinin yıkılması nedeniyle 30.000.00 TL, enkaz altında kalan eşyalar nedeniyle 1.000.00 TL, 2004/184 esassayılı dosyada; yıkılan ev nedeniyle 30.000.00 TL, eş ve çocuğunun ölümü nedeniyle 2.000.00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile toplam 120.000.00 TL manevi tazminat, 2004/191 esas sayılı dosyada; yıkalan ev nedeniyle 20.000.00 TL maddi tazminat, 2004/193 sayılı dosyada yıkılan ev nedeniyle 28.000.00TL ile enkaz altında kalan eşyalar nedeniyle 2.000.00 TL tazminat, 2004/234 sayılı dosyada; ev için 20.000.00 TL, eşyalar için 3.000.00 TL ve 2004/252 sayılı 2009/16251-2010/12378 dosyada; evin yıkılması ve eşyaların enkaz altında kalması nedeniyle toplam 40.000.00 TL maddi tazminat ile kızlarının ölümü nedeniyle 40.000.00 TL...
Davacı tarafından, yapılan maddi zarar hesabının hakkaniyete uygun olmadığı ve gerçek zararlarının karşılanmadığı iddiasıyla Bitlis Valiliği Zarar Tespit Komisyonu Başkanlığının … tarih ve … sayılı işleminin iptali ile uğranıldığı ileri sürülen zararlara karşılık maddi ve manevi tazminat ödenmesi istemiyle bakılan dava açılmıştır. ......
İdare Mahkemesince; daha evvel dava konusu işlemin iptaline, maddi tazminat istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına ve manevi tazminat istemi yönünden davanın reddine ilişkin verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın temyiz edilmesi üzerine Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesince onanması ve karar düzeltme isteminin de reddedilerek ilk derece mahkemesi kararının kesinleşmesi sonrasında davacı tarafından Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvuru sonucunda, Anayasa Mahkemesinin … tarih ve … başvuru sayılı kararıyla mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğine, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için manevi tazminat yönünden yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi neticesinde dava dosyasının manevi tazminat yönünden yeniden incelendiği; yaşanan terör olaylarından kaynaklı olarak davacının güvenlik gerekçesiyle köyüne dönemediği ve mal varlığına ulaşamaz hale geldiği, davacının durumu ve uyuşmazlık konusu olayın oluş şekli dikkate...
Ancak davacı, dava dilekçesinde, ziynetlerin ev yapma ve ceza ödeme gerekçesiyle davalılar tarafından elinden alındığı yönünde beyanda bulunmakla ziynetlerin kendi kullanımına tahsis edildiğini kabul etmiştir. Davacının bu beyanı kendisini bağlar. Bu durumda, davacının kullanımına verilen ziynet eşyalarının sonradan elinden alındığını ispatlaması gerekir. Hal böyle olunca mahkemece, yukarıda açıklanan hukuki ve maddi olgular dikkate alınarak inceleme yapılması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu ispat yükü ters çevrilerek, yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece, tarafların kısa bir evlilikten sonra anlaşamayıp ayrıldıkları, aralarında boşanma davası görüldüğü, tarafların ailelerinden bağımsız evlerinin olduğunun anlaşıldığı, her ne kadar davalılar ... ve ... yönünden dava açılmış ise de tarafların bağımsız evlerinin olması dikkate alınarak bu kişiler yönünden husumet sebebiyle davanın reddine karar verildiği, davaya konu olan ev eşyalarına ve ziynete yönelik olarak tarafların müşterek evinde keşif yapıldığı, evde mevcut olan eşyaların değerlerinin tespit edildiği, ev eşyalarına yönelik talebin kabulüne karar verildiği, ziynet eşyalarına yönelik olarak dinlenen tanık beyanları, toplanan deliller dikkate alındığında hüküm kısmında belirlenen ziynet eşyalarının davalı eski eşte kaldığının kabul edildiği, ziynet eşyalarından bir bölümünün mevcudiyetinin ispatlanamadığı, bunlara yönelik olarak davanın red edildiği, ancak CD lerde ve fotoğraflarda mevcut olan ziynet eşyalarının davalı eş yönünden kabulüne karar verildiği gerekçesiyle davalılar...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Maddi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı (kadın), dava dilekçesinde 8000 TL değerinde ziynet eşyaları ve 3000 TL bedelinde ev eşyalarının davalıda kaldığını, yine boşanma sonrası yeni ev eşyaları almak zorunda kaldığını, bu nedenle 5000 TL masraf yaptığını, bu sebeplerle 20.000 TL maddi tazminat talep ettiğini açıklamıştır. Bu talepler Medeni Kanununun 174/1. maddesinden kaynaklanan boşanmanın fer'i niteliğinde maddi tazminata ilişkin değildir. Uyuşmazlık ve hüküm ziynet ve ev eşyalarına ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 17.07.2014 tarihli 2014/2 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3....
O halde, davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir. 4-Davacı kadın, erkek tarafından el konulduğunu belirterek ziynet eşyalarının aynen veya bedelinin iadesini talep etmiş, davalı erkek ise bileziklerin kadın tarafından götürüldüğünü, diğer ziynet eşyalarının ise ev ihtiyaçları için bozdurulduğunu beyan etmiştir. Davacının rızasıyla da olsa bunları geri istememek üzere erkeğe verildiği ispat edilmedikçe davalı erkek bunları geri vermek borcu altındadır. Davalı erkek tarafından ziynet eşyalarının bir kısmına el konulduğu bir kısmının ise ev ihtiyaçları için harcandığı ispatlandığına göre, davacı kadın tarafından talep edilen ziynet eşyalarından bilirkişi tarafından belirlenenlerin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, maddi tazminat, nafaka miktarları, reddedilen manevi tazminat ile ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davalı-karşı davacı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır....
Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Düğünde takılan ziynet eşyaları ve takılar kadına ait olup, onun kişisel eşyası niteliğindedir. Davalı-davacı kadın, cins ve adetlerini bildirdiği ziynet eşyalarının bedelinin iadesini talep etmiştir. Davacı-davalı erkek 20.05.2015 tarihli dilekçesinde ziynet eşyalarından, 25-30 adet çeyrek altın ve 2-3 adet ince bilezik takıldığını, bu takıların bozdurularak taksitle aldıkları beyaz eşyalara harcandığını beyan etmiştir.Davacı-davalı erkek bu beyanıyla ispat yükünü üzerine almıştır. Somut olayda kadının rızası ile bozdurulmak ve tekrar iade edilmemek üzere ziynet eşyalarının erkeğe verildiğine dair herhangi bir delil bulunmamaktadır. Bu durumda ziynetlere yönelik iade koşulları oluşmuştur....