ın 08.12.2015 havale tarihli bilirkişi raporuna göre eski hale getirme bedelinin 11.793,60TL ve 5 yıllık ot bedelinin ise 1.890,00TL olduğu belirlenmiş, mahkemece eski hale getirme bedeli ve ot bedelinin toplamı olan 13.683,60TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedilmiş ise de yukarıda açıklandığı üzere Hazinenin ot bedeli isteme hakkı bulunmadığından mahkemece ancak eski hale getirme bedeli olan 11.793,60TL'ye hükmedilebilecektir. Ne var ki bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7.maddesi gereğince hüküm sonucunun düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Davalı hakkında ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/829-456 karar sayılı dosyası ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından 35.000 m2 meraya tecavüz nedeniyle elatmanın önlenmesi ve 2.184.025.000 TL eski hale getirme bedeli için dava açılmış, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karar Dairemizce davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı nedeniyle bozulmuş sözü edilen dosyada yapılan keşif sonucu düzenlenen 11.05.2003 tarihli fen bilirkişisinin raporunda davacının tecavüz ettiği kısmın 53.728 m2 olduğu tespit edilmiş, bu miktar esas alınarak ziraat bilirkişisinin 14.06.2004 tarihli ek raporunda eski hale getirme bedeli 3.348.060.320 TL hesap edilmiş, eldeki dava Hazine tarafından bu miktarlar üzerinden elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedeli için açılmış, mahkemece yeniden keşif yapılmadan önceki kararda kabul edilen miktarlara göre hüküm kurulmuştur....
Davalılar... ve ..., eski hale getirme bedelinin fahiş olduğunu ve meranın eski hale getirildikten sonra bedel istenebileceğini savunmuşlar; diğer davalılar yanıt vermemiş duruşmalara da katılmamışlardır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar ... vekili temyiz etmiştir. Dava, meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Hukuki nitelikleri itibariyle devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olan meralar özel mülkiyete konu olamazlar. Mülkiyet hakkı sahibi olan ..., haksız elatmanın giderilmesi ve bunun dışında 4342 sayılı Mera Kanununun 4/4 maddesine dayanarak meralarda meydana gelen tahribat sebebiyle eski hale getirme masraflarının tahsilini haksız eylem sahibinden isteyebilir....
Bu nedenle usulüne uygun oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde mahallinde keşif yapılarak, taşınmaza el atılıp atılmadığı, el atmanın kalıcı nitelikte olup olmadığı ve idarenin sahiplenme kastının bulunup bulunmadığı hususları araştırılarak, bu arada taşınmazın eski hale getirilmesi mümkün ise eski hale getirme masrafları ile el atılan bölümün dava tarihindeki yer bedeli belirlenip, eski hale getirme masraflarının yer bedelinden az olması halinde, eski hale getirme masraflarına ve ecrimisil tazminatına hükmedilmesi, aksi takdirde yer bedeli ve ecrimisil bedeline hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın görev yönünden reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, peşin alınan temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 12.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaza müdahalenin önlenmesi, eski hale getirme ve ağaç bedeli davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın müdahalenin men'i ve eski hale getirme yönünden reddine, ağaç bedeli yönünden kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza müdahalenin önlenmesi, eski hale getirme ve ağaç bedeli istemine ilişkindir. Mahkemece davanın ağaç bedeli yönünden kısmen kabulüne, müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme talebi yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında kal ve eski hale getirme talebi de varsa, arazi niteliğindeki taşınmaz bedelinin gelir metodu esas alınarak, yukarıda belirtildiği üzere oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılıp, taşınmazın kamulaştırmasız el konulan bölümün bedeli ile taşınmazın eski hale getirme bedelleri ayrı ayrı tespit ettirilerek, el konulan bölüm bedeli, kal ve eski hale getirme masraflarından fazla ise müdahalenin önlenmesi ve kal kararı ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmeli; şayet kal ve eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, yasaya uygun olmayan şekilde tek bilirkişi tarafından düzenlenen ve yukarıda belirtilen hususları ihtiva etmeyen rapora göre eksik inceleme ile yasal...
Köylere Hizmet Götürme Birliğinin davaya dahil edilerek husumetin ona yöneltilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yapılan müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme isteminde de bulunulduğundan; oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak arazi niteliğindeki taşınmazın, gelir metodu esas alınmak suretiyle, kamulaştırmasız el konulan bölümün bedeli ile taşınmazın eski hale getirme bedelleri ayrı ayrı tespit ettirilerek, el konulan bölüm bedeli, eski hale getirme masraflarından fazla ise müdahalenin önlenmesi kararı ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine; şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan bölüm bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerekirken belirtilen şekilde hazırlanmayan bilirkişi raporunun esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru...
karar verdiğini, ilk davada Müdahalenin Men'i ile eski hale getirilmesi ve mahrum kalınan gelir talebinde bulunulduğunu, dava dilekçemizde tecavüzlü taşınmazın değerinin 20.000 TL, mahrum kalınan gelir bedeli olarak 50.000 TL gösterildiğini, dolayısıyla eski hale getirme bedeli adında ana davada herhangi bir miktar belirtilmemiş olduğunu, ek davada eski hale getirme mümkün değilse, eski hale getirme bedeli ile ecrimisil isteminde bulunulduğunu, buna karşın yerel mahkemenin 50.000 TL şeklinde talepte bulunmuş oldukları mahrum kalınan gelir talebini 41.791,66 TL Eski Hale Getirme Bedeli, 8.208,34 TL Ürün Kaybı Talebinin Kabulü şeklinde bölerek hüküm kurduğunu, yargılamaya konu edilen taşınmaz ile ilgili dosya kapsamında 3 farklı heyetten rapor aldırılmış olduğunu, bu üç raporun da birbirinden farklı şekilde, farklı veri ve hesaplama yöntemleri kullanarak değerlendirme yapıldığını, bilirkişi raporlarının tamamının alanında uzman kişilerce hazırlanmışsa da, her raporda kullanılan verilerin...
Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik eski hale getirme davalarında dava konusu taşınmazın davalı tarafından el atılan bölümünün bedeli ile eski hale getirme masraflarının karşılaştırmasının yapılarak, eski hale getirme masraflarının yer bedelinden fazla olması halinde, el konulan kısmın zemin bedelinin davalıdan tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı adına tesciline, yer bedelinin fazla olması halinde ise el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne ve eski hale getirme bedeli ile ecrimisil bedeline hükmedilmesi gerekir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre; dava konusu taşınmaza ilişkin olarak kal ve eski hale getirme masraflarının 53.997,83TL, zemin bedelinin ise 52.263,45TL olduğu anlaşılmakla eski hale getirme masrafının yer bedelinden fazla olduğu tespit edilmiştir....
Bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme istemi de varsa, arazi niteliğindeki taşınmaz bedeli; yukarıda belirtildiği üzere oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde yapılacak keşif sonucu gelir metodu esas alınarak belirlenmeli, ayrıca taşınmazın eski hale getirme bedeli de tespit edildikten sonra; el konulan bölüm bedeli, eski hale getirme bedelinden az ise müdahalenin önlenmesi ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmeli; şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, yasaya uygun olmayan şekilde oluşturulan bilirkişi kurulu raporuna göre eksik inceleme ile hüküm kurulması, 2-Dava dilekçesinde .....kişiliği davalı olarak gösterildiği halde, gerekçeli karar başlığında davalı olarak köy muhtarının...