Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

alınarak hesaplama yapılmış olmasının da hukuka aykırı olduğunu, Mahkemece, iadesi yönünde hüküm kurulan teminat mektuplarına ilişkin olarak hükmün gerekçe kısmında "... fakat daha sonra bu tutardaki teminat mektuplarının bankaya iade edildiği, her ne kadar hükümde davalı nezdinde bulunan bu tutardaki mektupların davacıya iadesine karar verilmiş ise de; bu hükmün dava tarihi itibariyle tarafların haklılığının belirlenmesi için yazıldığı, aslında söz konusu teminat mektuplarının iade edildiği, ...." şeklinde ifadelere yer verilmiş ise de bu durumun; hüküm fıkrasında yer alan davanın kısmen kabulüne dair kararın ve bununla bağlantılı olarak "Davalının nezdinde bulunan 477.701,95 USD'lik teminat mektubunun davacıya iadesine, ..." şeklindeki hükmün usul ve yasaya ve maddi gerçeğe de aykırılığını ortadan kaldırmadığını, teminat mektuplarının zaten iade edilmiş olması dolayısıyla bir an için davanın konusuz kaldığı düşünülse bile, bu durumda da, yine teminat mektuplarının iade edilmemesinin...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/547 Esas KARAR NO : 2021/690 DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 03/05/2016 KARAR TARİHİ : 27/05/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin davalı ------bayisi olduğunu,----- tarafından davacı şirkete mal verilebilmesi için teminat mektupları ve teminat çekleri alındığını,----. tutarlı kesin ve süresiz teminat mektuplarının alındığını, davacı şirketin ---- nezdinde faturası kesilmiş ve bedeli müvekkili şirket çekleri ile ödendiğini ancak davacı şirkete teslim edilmemiş 1.557.498,00-TL. tutarlı malların bulunduğunu, davacı şirketin sürekli taleplerine rağmen mal tesliminin yapılmadığını beyanla, teminat mektuplarının paraya çevrilme şartlarının oluşmadığının, borçlu olmadıklarını, teminat mektubunun bedelsiz olduğunun tespitine, yargılama giderleri ve...

      Kişi durumunda olan arsa sahibinin geçici kabulünün sağlanması veya teminat mektubunun yedinde tutulması veya nakde çevrilmesi gerekliliğin tespitinin davalı açısından bir borç olduğu, bu nedenle borçlu temerrütünden bahsedilmesi gerektiği anlaşılmış ve tüm bu nedenlerle teminat mektuplarının iadesi talebinin kabulüne karar verilmiştir. Teminat mektuplarının süresinin uzatılmasının davacının iradi işlemi ile olduğu ileri sürülmüş ise de; taraflar arasındaki yazışmalar ve/veya ticari hayatın işleyişi gereği süreli teminat mektuplarının gerçek iradeye aykırı olarak uzatılmasının nedeni, lehdarın, teminat mektuplarının süresinin uzatılmaması halinde paraya çevrileceği baskısı olup, açılan bu davaya rağmen dava tarihinden sonra bile teminat mektuplarının süresinin uzatılması bu durumu açıkça teyit eder niteliktedir....

        İlk derece mahkemesince, dava konusu olan ve davalıya verilen avans teminat mektuplarındaki banka garantisi müteahhide (yükleniciye) verilen avansların iadesi ile ilgili olup, Avans teminat mektubu inşaata yada yüklenilen işe başlamadan veya işe başlamakla beraber henüz ihzarat ve imalat meydana getirmeden iş sahibi tarafından yükleniciye peşin verilen bir miktar paranın karşılık ve teminatını teşkil edeceği, çoğu zaman verilen avans yüklenicinin ara hakedişlerinden kesilerek kapatıldığından eser ikmal ve teslim edilmediği halde iş sahibi tarafından avans teminat mektubu derhal serbest bırakılacağı, avans teminat mektubunun iş sahibinin diğer alacaklarını karşılamak fonksiyonu bulunmadığı, davacı tarafından davalıya 02/08/2012 tarihli 1356 referans nolu Kuryet sözleşmesi için 435.220,00 € ve 02/08/2012 tarihli 1357 referans nolu teminat mektubu ile de Moship Sözleşmesi için 813.780,00 €'luk avans teminat mektuplarının verildiği, davacı ile davalı arasında akdedilen devir protokolü dikkate...

          ın katılması ile yapılmasına karar verilerek işin esası incelendi; Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan nakdi teminat kesintisi bedeli ve kati teminat mektubunun iadesi istemine ilişkin olup mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm, süresinde davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağındaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; 492 sayılı Harçlar Yasası'nın 16. maddesi gereğince kesin teminat mektubunun iadesi isteminin dinlenebilmesi için teminat mektubunun bedeli üzerinden nispi harcın yatırılması gerekir. Yatırılacak peşin nisbi harç tutarı ise Harçlar Yasası'nın 28-a maddesi uyarınca teminat mektuplarının bedeli üzerinden alınması gereken karar ve ilâm harcının dörtte biridir....

            A.Ş. için DMO Genel Müdürlüğü’ne verilen teminat mektuplarının bedelinin depo edilmesinin istendiğini, teminat mektuplarının icra takip tarihi itibariyle davacı banka tarafından tazmin edilmemiş olan teminat mektupları olduğunu, teminat mektuplarının komisyon ve masraflarının davacı bankaya daha önceden ödendiğini, bankanın uğradığı bir zararın söz konusu olmadığını, kurum tarafından herhangi bir tazmin talebinde bulunulmadığını, müvekkili şirketlerin davacı kuruma ödemesi gereken bir borcu olmadığını, mektuptan kaynaklanan herhangi bir riskinde olmadığını, icra takibinin haksız ve kötüniyetli bir takip olduğunu, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              ne kefaleten 01.02.2008 tarihli 165.000,00 TL miktarlı dava konusu teminat mektubunu verdiğini, 16.05.2008 tarihli kira kontratı yapılınca bu teminat mektuplarının kira sözleşmesine sayıldığını ve bu durumun kira kontratının 10 uncu maddesinde açıkça zikredildiğini, kira sözleşmesinin yenilenmesi üzerine artan kira bedeli sebebiyle 27.02.2009 taihli 10.000,00 TL bedelli ek bir teminat daha verildiğini, yine kira sözleşmesinin 10 uncu maddesinde teminat mektuplarının süresi dolmadan yeni ve uygun teminat mektupları ile değiştirileceği aksi takdirde teminat mektubunun nakde çevrileceği hükmünün mevcut olduğunu, dava dışı kiracının sözleşme ile yüklendiği taahhütlerini yerine getirmediğini, müvekkili vakıf ile kiracı arasında karşılıklı muhtelif davalar açıldığını, müvekkili vakıfın kira ilişkisinden kaynaklanan alacakları ve teminat mektubunun yenilenmemesi nedeniyle her iki mektubun da paraya çevrilmesi için davalı bankaya başvurduğunu, ancak bankanın garanti edilen riskin gerçekleşmediği...

                İcra dosyasındaki belgede teminat mektuplarının paraya çevrilmesi açıkça öngörüldüğünden, aynı tarihli iç üstlenme belgesinde bu hususa değinilmediğine göre davalının üstlenmesinin bilahare ödenmesi kararlaştırılan bakiye borca ilişkin olduğu değerlendirilmiştir. Bu itibarla davacının 17.09.2015 tarihli belgeye istinaden teminat mektuplarının paraya çevrilmiş olması nedeniyle talepte bulunması mümkün değildir. Belirtilen ilamda maddi tazminattan davalılar müteselsilen sorumlu tutulmuş olup, icra masraflarıyla birlikte davacının sorumlu olduğu tutar 285.813,26 TL olduğundan teminat mektuplarının paraya çevrilmesi sonucu payını aşar bir ödemesi de bulunmamaktadır. Açıklanan neden ve gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir." gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir....

                  Taraflar arasındaki uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davada kesin hesabın çıkartılması ve teminat mektuplarının iadesi talep edilmektedir. Sözleşmenin ifa edileceği yer .. olduğuna göre, eser sözleşmelerinin niteliği gereği ... Mahkemesi'nin yetkili olduğu kabul edilmelidir. Para borçlarının alacaklının ikametgahında ifa edileceğine dair BK'nın 73. maddesindeki kural salt para alacakları ile ilgili olup eser bedeline ilişkin alacak istemleri yönünden uygulanamayacağı dairemizce istikrarla uygulanan kararlar ile kabul edilmektedir. Öte yandan birleşen ikinci davada davalı tarafın yetki itirazı da bulunmamaktadır. Kesin yetki söz konusu olmadığından davanın .. görülmesi gerekir. Ayrıca yetki sözleşmesi genel yetkili yada sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin yetkisini ortadan kaldırmaz. Bu durumda ... Mahkemesi görevli ve yetkili olup, davanın esasına girmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur....

                    Davalılar vekili, takibe konu alacağın teminat mektuplarının sorumluluk bedellerinden ibaret olduğunu, bir kısım kamu ihaleleri için alınan teminat mektuplarının ilgili yere verilmesi sebebiyle ve teminat mektuplarının da sürelerinin de dolmadığı nazara alındığında alacağın muaccel olmadığını, riskin gerçekleşmediğini, süresi dolduğunda teminat mektuplarının bankaya iade edileceğini, davacı banka tarafından tek taraflı hazırlanan tip sözleşmenin genel işlem şartlarına aykırı olduğunu, eş rızasının bulunmaması sebebiyle kefalet sözleşmesinin geçerli olmadığını, temerrüt oluşmadan faiz istenemeyeceğini, talep edilen faiz oranın yüksek olduğunu, alacağın likit olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu