Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 01.11.2000 başlangıç tarihli hasılat kira ilişkisinden kaynaklanan ve peşin ödendiği halde kullanılmayan döneme ilişkin kira parasının istirdadı ile bu döneme ait müspet zararların tahsili istemleriyle açılmıştır. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yararlanılmayan döneme ait peşin ödendiği anlaşılan 161.554,79 YTL ile davacının müspet zararı olarak bilirkişilerin bulduğu 7.500,00 YTL’nin faizleriyle birlikte davalılardan ... Ulaşım Hiz. Nak. San. A.Ş. ‘den tahsiline, bu kalem istek bakımından diğer davalı aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir. Taraflar arasındaki 01.11.2000 başlangıç tarihli sözleşme ile tarihsiz “protokol” başlıklı sözleşmeler, düzenlemesi Borçlar Kanununda yapılan hasılat kira sözleşmesidir....
alınarak davacı karşı davalı tarafa ödenmesi gerektiği, davalı karşı davacının karşı davası ile gecikme cezası nedeniyle bakiye sözleşme bedelinin ödenmediği yolundaki savunmaları ve sözleşmeyi aşan müspet ve menfi tazminat taleplerine gelince; taraflar arasında yapılan sözleşmedeki süre aşımına ilişkin itirazların projenin onay tarihinden sonraki yasal sürede yapılmamış olması nedeniyle karşı davacının gecikme cezası isteminin yerinde olmadığı, bakiye sözleşme tutarını davacı karşı davalıya ödemesi gerektiği, yine sözleşmeyi aşan müspet ve menfi zararlarını usulünce ispatlayamadığı" gerekçesiyle davanın kabulüne, işi aşan proje bedeli 132.851 TL ile iş bedelini olarak 24.000 TL'nin tahsiline, karşı dava ve birleşen davanın reddine karar vermiştir....
Dava dilekçesi ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Derdest dava, davacı arsa/iş sahibi ile davalılar/yükleniciler arasında yapılmış Nevşehir Avanos, Özkonak Beldesi, Camikebir Mahallesi 252 Ada 8 Parselde kayıtlı arsa üzerine dubleks bina yapımına ilişkin olarak "Anahtar teslim inşaat yapım sözleşmesi" başlıklı 09/09/2021 tarihli Eser (istisna) sözleşmesinden kaynaklı, yüklenici davalıların sözleşmeyle yüklendikleri işin eksik, ayıplı yapılması ve zamanında teslim edilmediği iddiaları nedeniyle dava konusu taşınmaza yönelik haksız elatmanlarının önlenmesi, müdahalenin meni, eksik- ayıplı işlerin bedelinin tahsili, ifaya ekli ceza şart alacağının tahsili, gecikme tazminatının tahsili, eksik ayıplı işlerin giderilmesi, müspet zararın tazmini taleplerine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. HMK'nın 352/1- a bendine göre (ön inceleme); "incelemenin başka bir dairece veya Bölge Adliye Mahkemesince yapılmasının gerekli olması ... halinde öncelikle karar verilir."...
Asliye Hukuk Hakimliği Tarihi :21.10.2014 Numarası :2014/232-2014/449 Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Uyuşmazlık; eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye hakediş bedeli ile menfi, müspet ve munzam zararın tahsili istemine ilişkindir....
Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi (yaklaşık ispat) yeterli kabul edilmektedir. Davacı vekilince, taraflar arasındaki maske satış sözleşmesinin davalı yanca koşulları çerçevesinde ifa edilmemesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığı ileri sürülmüş, bu kapsamda müspet ve menfi zararların tahsili ile manevi tazminata karar verilmesi istemli eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Davacı yanın iddia ettiği müspet ve menfi zarar alacağının doğup doğmadığı, varsa miktarı konusu bu aşamada ispata muhtaç bulunduğundan, ayrıca yargılamanın ilerleyen aşamasında değişen delil durumuna göre, yargılamanın her aşamasında mahkemece ihtiyati haciz talebinin yeniden değerlendirileceği gözetildiğinde, dava dosyasının bulunduğu aşaması itibariyle ihtiyati haciz talebinin reddi kararında bir isabetsizlik görülmemiştir....
Bu aşamada, müspet ve menfi zarar kavramlarına ilişkin şu genel açıklamaların yapılmasında yarar bulunmaktadır. Müspet zarar; borçlu edayı gereği gibi ve vaktinde yerine getirseydi alacaklının mameleki ne durumda olacak idiyse, bu durumla eylemli durum arasındaki fark müspet zarardır. Diğer bir anlatımla müspet zarar, sözleşmenin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesinden doğan zarardır. Kuşkusuz kâr mahrumiyetini de içine alır. Davacının mamelekinde, sözleşme yerine getirilseydi bulunacağı duruma göre bir azalma olmuştur. İşte müspet zarar bu iki bedel arasındaki farktan ibarettir. Müspet zarar, alacaklının ifadan vazgeçerek zararının tazminini istemesi halinde söz konusu olur. Sözleşme ortadan kalkmamaktadır, yalnız alacaklının ifaya ilişkin talep hakkının yerini müspet zararının tazminine dair talep hakkı olmaktadır. Burada borcun ifa edilmemesinden doğan zararın söz konusu olduğu gözardı edilmemelidir....
MAHKEMESİ Uyuşmazlık; yap - işlet - devret sözleşmesinden kaynaklanan (eser sözleşmesi) müspet zararın tazmini talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre inceleme görevi ... ... ... Dairesinindir. Dosya, ... .... ... Dairesince incelenerek görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiş olup, ....07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasanın ....maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı ... Kanununun 60/... maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın ... İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 28.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Ticaret Mahkemesi Tarihi :26.05.2014 Numarası :2012/51-2014/124 Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin ve gecikme tazminatının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemenin; ıslah talebini de dikkate alarak davanın kabulüne dair kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Davacı davasında, davalı ile aralarında 11.02.2004 tarihinde asansör montaj sözleşmesi yapıldığını, sözleşme hükmü uyarıca ... parselde bulunan .../.. ve...
21.667,75-TL, güvenlik gerekçesiyle işlerin durdurulmasından kaynaklı 9.344,00-TL zarar talebinin menfi zarar kapsamında kaldığı, davacının müspet zarar ile birlikte menfi zarar talebinde bulunamayacağından anılı zarar kalemleri için açılmış olan davanın reddine karar vermek gerekmiştir....
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklı olarak açılan imalat bedeli alacağı ile müspet ve menfi zarar tazminine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı ile davalı adi ortaklık arasında 20.05.2014 tarihli, sözleşmede yazılı inşaat işlerinin yapımı konusunda eser sözleşmesinin yapıldığı, sözleşe yapım süresi iolan 6 ay içerisinde inşaat işinin yapılmadığı ve sözleşmede belirtilen niteliklerde işin yapılmadığı iddialarıyla birlikte 03.09.2015 tarihinde Mahkememizdeki iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Yargılama aşamasında taraf teşkili sağlanarak, taraflarca usulüne uygun olarak bildirilen deliller toplanılmış, talimat bilirkişi raporuyla davalı tarafın ticari defter ve kayıtları incelenmiş, 30.04.2019 tarihli 1. heyet, bila tarihli 1. ek heyet ve 09.11.2020 tarihli 2. Heyet bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır....