Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DEĞERLENDİRME : Dava; satış sözleşmesinden kaynaklı müspet ve menfi maddi tazminat istemi ile, manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, her ne kadar davacı tarafça satış sözleşmesi kapsamında sipariş edilen mal karşılığı peşin olarak çekle yapılan ödeme karşılığı sipariş edilen malın teslim edilmediği, bedelsiz kalan çekin icra takibine konulaması sebebiyle uğranılan manevi zarar ile müspet ve menfi maddi zararının karşılanmasına yönelik, belirsiz alacak davası açmış ise de; manevi tazminat alacağının bölünemezliği ilkesi gereği, manevi tazminat istemine ilişkin talebin kısmi veya belirsiz alacak davasına konu edilerek, kısmen talep edilemeyeceği gibi, yine her ne kadar davacı tarafça, icra takibi ve satıma konu mal tesliminde bulunulmaması sebebiyle oluşan müspet ve menfi zararının tazminine ilişkin belirsiz alacak davası ile istemde bulunulmuş ise de, taraflar arasındaki hukuki ilişkiye göre ve zararın...

    Şantiyesi İnce İşlerinin yapılması için 03/06/2014 tarihli sözleşme imzalandığı,davacıya , davalı tarafından 26/12/2014 tarihli ihtar ile işin süresinde bitmemiş olması sebebiyle taraflar arasında imzalanan 03/06/2014 tarihli sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiği,yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere davalı tarafından yapılan feshin haksız olduğu ve davalının davacının uğradığı müspet ve menfi zararları isteyebileceği,davacının istediği zararların müspet ve menfi zararlar olduğu, Mahkememizce istinaf kaldırma kararından sonra düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirlendiği gibi davacının imalat bedeli olarak 174.628,40 TL ile alt yükleniciye ait şantiyede kalan malzeme bedeli olarak 21.118,00 TL ve barter işyerinin verilmemesinden kaynaklanan 137.677,92 TL zararının bulunduğu anlaşıldığından belirlenen zararların faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin zararın ispat edilememesi nedeniyle reddine...

      Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi ve müspet zararın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, davacı vekilince temyiz olunmuştur. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı vekili, taraflar arasında 18.1.2012 tarihinde A, B ve C blokların ahşap Amerikan panel kapı ve kasaların yapımı ve montajı işine ait sözleşme yapıldığını, sözleşmede A blokta yapılacak işin bedelinin 34.000,00 TL olarak belirlendiğini ve bu işin parasını aldığını, her birinde 180 kapı olmak üzere B ve C bloklarla ilgili...

        faizi ile birlikte, 1.000,00 TL yukarıda detayları yazılı gecikmiş ödemelerin faizinin, 1.000.00 TL davalı idarece yapılan hakediş ödemelerinden %3 oranındaki geçici kabul kesintilerinin yasal faizi ile birlikte, Gerçekleştirilen feshin haksız olduğu ve davalı idarece gerçekleştirilen fesih kötüniyetli olduğundan müvekkil lehine 100 TL kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, Tüm bu alacak kalemlerine ek olarak bundan başkaca müvekkilinini uğradığı müspet ve menfi zararların tespiti ile birlikte 100 TL menfi, 100 TL müspet zararın, davalı idareden alınarak müvekkili iş ortaklığına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        Davacının diğer bir talepleri ise menfi ve müspet tüm zararların tazminine ilişkindir. Davacı taraf ayıplı malların saklanması, ihtarname ve servis ücretlerin ilişkin yapılan masrafları, başka bir firmadan alının malın bedelini ve uğradığı kar kaybını talep etmiştir. Zarar bir kimsenin malvarlığında iradesi dışında meydana gelen eksilmedir. Buna maddi zarar da denilir. Zarar çeşitli ayrımlara tabi tutulmaktadır. Bunlardan biri de menfi-müspet zarar ayrımıdır. Menfi diğer bir adıyla olumsuz zarar sözleşmenin, karşı tarafça yerine getirileceğine olan güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan eylemli zarardır. Başka bir anlatımla, sözleşme yapılmasaydı, uğranılmayacak olan zarardır. Dolayısıyla, karşı tarafın malvarlığına girsin veya girmesin, sözleşme nedeniyle alacaklının cebinden ----- çıkan ve yasal olarak harcanan paradır. Menfi zarar genel bir anlatımla hukuken geçerli olmayan bir borç ilişkisinin geçerli olduğuna inanmaktan ------- doğan zarardır....

          Bu nedenle müspet zararın tazmini halinde malvarlığının ulaşacağı değerin, sözleşmenin ifası halinde malvarlığının ulaşacağı değeri geçmemesi gerektiği gözetilerek hesaplama yapılmalıdır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi, sözleşmelerde; borçlunun temerrüdü sonucu borç yerine getirilmemişse alacaklıya üç yetki tanımıştır: Bunlar; her zaman için ifa ve gecikme tazminatı isteğinde bulunma, derhal ifadan vazgeçip müspet zararının tazminini isteme ya da ifadan vazgeçip sözleşmeden dönerek menfi zararını isteyebilmedir. "Sözleşmeden kaynaklanan zarar müspet zarar olacağı gibi, menfi zarar da olabilir. Müspet zarar: Borçlu edayı gereği gibi ve vaktinde yerine getirseydi alacaklının mameleki ne durumda olacak idiyse, bu durumla eylemli durum arasındaki fark müspet zarardır. Diğer bir anlatımla müspet zarar, sözleşmenin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesinden doğan zarardır. Kuşkusuz kâr mahrumiyetini de içine alır....

            Aynı maddenin son bendine göre de sözleşmeden dönme halinde taraflar verdiklerini geri isteyebilir ve kusur halinde menfi zararlarını da talep edebilirler....

              Doktrin ve Dairemizin uygulamalarına göre sözleşmede aksi kararlaştırılmamış ise fesih halinde müspet zararların istenmesi mümkün olmayıp somut olayda hüküm altına alınan mahrum kalınan kira bedeli müspet zarar olup sözleşmede fesih halinde de isteneceğine dair hüküm bulunmadığından mahkemece bu talebin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz isteminin reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 27.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/97 Esas KARAR NO: 2022/621 DAVA: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 11/02/2021 KARAR TARİHİ: 28/09/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Davalı------ müvekkil şirketin de içinde bulunduğu------ yer alan------- ilgili ------ uygun olarak projelendirilmesi ve gerekiyorsa ------- yapılması ve ---- üzerinden sözlü olarak anlaşma sağlandığını, Davalı tarafından yapılması taahhüt edilen ------ işlemi ifa ile sonuçlanmamıştır. Davalı firma tarafından --------- kavramsal onaylatılmış ve müvekkil şirkete teslim edilmediğini, bu ------sonrasında sahada hiç kullanılmadığını iddia ile davalı firma tarafından ifa edilmeyen, eksik ve ayıplı işlerden dolayı uğranılan zararların tespitini ve HMK 107....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/278 Esas KARAR NO : 2023/807 DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 17/04/2023 KARAR TARİHİ : 13/10/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Taraflar arasında hak edilmiş İletişim Danışmanlığı Hizmet Sözleşmesinden doğan edimlerin ifa edilmemesi ve sözleşmeye aykırı diğer eylemlerden doğan cezai şart ve cezai şartı aşan toplam zararının belirlenebilir hale geldiği, eser sözleşmesinin özelliklerini barındıran sözleşmenin uzmanlık gerektiren bir edimi içerdiğini ve özen yükümlülüğünü ağırlaştırıcı bir nitelik taşıdığını, davalı şirketin işin ehli ve teknik beceri sahibi olduğu iddiası ile işi üstlenen sözleşme tarafı olarak taahhüt ettiği sonucun ortaya çıkmamasından doğan hak kayıplarından ve zararlardan sorumlu olduğunu, müspet ve menfi zararlarının telafisi güç boyutlara ulaştığını, somut zararların...

                    UYAP Entegrasyonu