Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, sözleşmenin haklı feshi nedeni ile fazla ödenen iş bedelinin iadesi ve uğradığı müspet ve menfi zararlarının tazminini talep etmektedir. Müspet zarar (olumlu zarar), sözleşme tam olarak ifa edilmiş olsa idi alacaklının mal varlığının oluşacağı durum ile sözleşmeden dönülmüş olması nedeniyle mevcut durum arasındaki farktır. Dönme ve fesihte kusursuz olan yüklenicinin, kusurlu olan iş sahibinden olumlu zarar isteyebileceği kabul edilmekte ve yerleşik içtihat ve uygulamalarında kâr kaybının TBK'nın 480. maddesinin ikinci cümlesi (BK 325) kıyasen kesinti yöntemine göre hesaplanacağı kabul edilmektedir....

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Eser sözleşmesinden kaynaklı müspet zararın tahsili talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır....

    UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Eser sözleşmesinden kaynaklı müspet zararın tahsili talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır....

    Genel itibariyle müspet zarar sözleşmenin ifa edilmemesinden doğan zararı, menfi zarar ise, sözleşmenin kurulmamasından veya geçerli olmamasından kaynaklanan zararı ifade etmektedir.(HGK’nun 29.09.2010 gün ve 2010/14-386 E. 2010/427 K.). Yani, müspet zarar; borçlu edayı gereği gibi ve vaktinde yerine getirseydi alacaklının mameleki ne durumda olacak idiyse, bu durum ile eylemli durum arasındaki farktır. Diğer bir anlatımla, müspet zarar, sözleşmenin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesinden doğan zarar olup, alacaklının ifadan vazgeçerek zararının tazminini istemesi halinde söz konusu olur; bu durumda sözleşme ortadan kalkmamakta, yalnızca alacaklının ifaya ilişkin talep hakkının yerini müspet zararının tazminine dair talep hakkı almaktadır. Menfi zarar ise, uyulacağı ve yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin hüküm ifade etmemesi ve yerine getirilmemesi yüzünden güvenin boşa çıkması dolayısıyla uğranılan zarardır....

      Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalıların hissedarları oldukları hisselere ilişkin daha sonra açtıkları tapu iptal tescil davaları ve dava dışı müteahhit ile imzaladıkları kat karşılığı inşaat sözleşmeleri ile dava konusu taşınmazlara ilişkin yeniden sözleşmenin kurulmasının imkansız hale geldiğini, bu nedenle de davacı şirket lehine müspet ve menfi zararların tazmini hakkı doğduğunu, dava dosyaları ve dosyalar içeriğinde bulunan sözleşme ve diğer delillerin varlığına rağmen ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz talebimizin reddine karar vermesinin hukuka uygun olmadığını, işbu davanın konusunun gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin gereği gibi ifa edilmemesi nedeni ile müvekkili şirketin uğradığı menfi ve müspet zararın tazmini talebi olduğu, dava konusunda belirtilen taşınmazların Kat Karşılığı İnşaat sözleşmesine konu olduğu, işbu davanın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanması ve davanın kabulü ile birlikte davanın...

      kadar gecikmeden kaynaklı müspet ve menfi zararlarının tazmini talebini de ileri sürdüklerini ancak TBK'nın 125. maddesi ile sözleşmelerde; borçlunun temerrüdü sonucu borç yerine getirilmemişse alacaklıya üç yetki tanındığı, bunlar; her zaman için ifa ve gecikme tazminatı isteğinde bulunma, derhal ifadan vazgeçip müspet zararının tazmini ya da ifadan vazgeçip sözleşmeden dönerek menfi zararının tazmini talepleri olduğu, somut olaya bakıldığında davalı tarafından iş tesliminin 08/09/2015 tarihinde listenen ürünlerin eksiksiz kusursuz olarak teslim edildiğinin taraflar arasında tutanağa bağlanmakla sözleşmenin taraf iradeleri ile ayakta tutulduğu ve teslim sureti ile ifanın tamamlandığı, sözleşmeden dönülmemesi nedeni ile menfi zarar kaleminin hukuki dayanaktan yoksun olduğu tespit edildiği, müspet zarar talebi itibariyle borçlunun edayı gereği gibi ve vaktinde yerine getirseydi alacaklının mameleki ne durumda olacak idiyse, bu durumla eylemli durum arasındaki fark olarak ifade edilmekte...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... ..ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2015 NUMARASI : 2014/687-2015/872 Taraflar arasındaki dava, eser sözleşmesinden kaynaklı menfi tespit istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 05.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, davalı yüklenicinin taraflar arasındaki eser sözleşmesinden doğan edimini ayıplı ifa etmiş olması nedeniyle davacının sözleşmeden dönmesinden kaynaklı olarak eser bedelinin iadesi ve sözleşmenin geçerliliğine güvenilmesi nedeniyle uğranılan menfi zararının tazminine ilişkin eda davasıdır.Mahkememizce dava konusu eser başında keşif yapılmış keşif sonucu düzenlenen 19/12/2022 tarihli bilirkişi raporu ile "a-) Taşıyıcı sistemde çelik kullanıldığı, b-) Çelik birleşimlerinde kullanılan somunların boyalı olduğundan elektro galvanizli olup olmadığının tespit edilemediği, c-) Taşıyıcı çelik sistemdeki halihazırdaki boyanın yağlı boya olduğu, dolayısıyla elektrostatik boya olmadığı ve taşıyıcı çelik sistemde önemli ölçüde paslanmaların meydana geldiği, (resim:1,2) d-) Sistemde kullanılan membranın yer yer yırtıldığı ve sonradan onarıldığı, membran kaynak yerlerinde deformasyonların olduğu, (resim:1,2) e-) Mevcut membran sistemin eser sözleşmesinde belirtildiği...

            KARAR Davacı vekili, taraflar arasındaki sözleşme gereğince son hakediş bedelinin ödenmediğini ileri sürerek son hakediş bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu davanın kabulü ile davacının yapmış olduğu iş karşılığında ödenmeyen eksik hakediş bedeli olan 267.270,17 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan kullanılmayan ve iade edilmeyen demir bedeli, cezai şart ve kira kaybı-kâr kaybı zararların tazmini; karşı dava ise ödenmeyen son hakediş bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Gerek asıl dava gerekse karşı dava taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesinden kaynaklı taleplerdir. Yargılamada tarafların yaptığı ve yapmadığı edimler karşılaştırılıp, tarafların kusurları değerlendirilerek bir sonuca gidilecektir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Uyuşmazlık; asıl dava yönünden eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplar nedeniyle tazminat, birleşen dava yönünden eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye imalat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 15. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 15. Hukuk Dairesine gönderilmesine 17/02/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu