Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ifası(TCK madde 24) nın maddi şartlarında kaçınılmaz bir yanılgıya düştüğü kabul edilirek, hatanın TCK'nın 30/3 maddesi delaletiyle 30/1 maddesi kapsamında kastı kaldıracağından 5271 sayılı CMK'nın 223/2-c maddesi gereğince beraatine, bb- Sanığın, işlediği fiilin bir haksızlık teşkil ettiğini bilmesine rağmen, esasen hukuk düzeninde kabul edilmeyen “konusu suç teşkil eden emrin ifası” nın, askeri hiyararşi içinde mutlak itaat ve emrin muhtevasını sorgulayamama ilkelerinin sonucu olarak bağlayıcı olduğu hususunda kaçınılmaz bir yanılgıya düştüğü kanaatine varıldığında hukuka uygunluk nedenlerinin varlığında kaçınılmaz bir yanılgıya düştüğü kabul edilerek, kaçınılmaz izin yanılgısı kusuru tamamen ortadan kaldıracağından TCK'nın 30/4 maddesi delaletiyle, 5271 sayılı CMK'nın 223/3-d maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmelidir....

    Kolluk amirinin yazılı emri ile yapılan arama sonuçları Cumhuriyet Başsavcılığına derhal bildirilir. [2] Arama karar veya emrinde; a) Aramanın nedenini oluşturan fiil, b) Aranılacak kişi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerin adresi ya da eşya, c) Karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresi, Açıkça gösterilir. [3](5353 sk. değ.) Arama tutanağına işlemi yapanların açık kimlikleri yazılır. [4] Cumhuriyet savcısı hazır olmaksızın konut, işyeri veya diğer kapalı yerlerde arama yapabilmek için o yer ihtiyar heyetinden veya komşulardan iki kişi bulundurulur. [5] (5353 sk. değ.) Askerî mahallerde yapılacak arama, Cumhuriyet savcısının istem ve katılımıyla askerî makamlar tarafından yerine getirilir. 3- Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği: Adlî aramalarda karar ve emir verme yetkisi Madde 7- Adlî aramaya karar vermek yetkisi hâkimindir....

      e personelin reaksiyon seviyesinin görülmesi için gemi personelinin çağrılması ve aynı emrin 2. Arama Tarama Filokillası Komadoru Albay tanık ...'a iletilmesini istediği, bunun üzerine tanık ...'in 8 adet gemi komutanını birliğe çağırdığı, durumun 2. Arama Tarama Filokillası Komadoru Albay tanık ...'a da iletildiği, tanık ...'ın izinde olması nedeniyle yerine vekalet eden Binbaşı ... ile tanık Erdek Deniz Üs komutanı Albay ...'in aranarak birliğe çağrıldığı, saat 22:35'de MEDAS üzerinden Sıkıyönetim emri ve 22:38'de Hazırlık ikazı ve birlik intikali isimli 2 emrin haber merkezine ulaştığı, saat 22:50 sularında sanık ve tanıklar birlikte otururken Sıkıyönetim emri emir subayı tarafından arz edildiği, yapılan çağrılar üzerine üst rütbeli tanıkların, gemi komutanlarının ve personelin birliğe intikal ettiği, Sanık ...'in Balıkesir Bakım Okulu ve Eğitim Merkez Komutanı ve İl Garnizon komutanı olarak Tümgeneral rütbesinde, sanık ...'...

        'nun 21.12.2010 tarihli, bakteriyal sepsis başlangıç belirtileri arasında "nabız hızlanmasının" da olduğunu belirtir bilirkişi raporu da dikkate alındığında, müteveffanın vefatına sebep olan durumun daha önceden fark edilip edilemeyeceği, önceden fark edilmesi durumunda müteveffanın vefatının önlenip önlenemeyeceği, bahsi geçen emrin yerine getirilmesi hususunda olay günü kimlerin görev ve sorumlulukları bulunduğu hususlarının da araştırılması gerektiği belirtilerek, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmiştir. 5....

          Anılan maddeler uyarınca arama kararında; aramanın nedenini oluşturan fiil, aranılacak kişi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerin adresi ya da eşya, karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresi, aranılacak eşyanın elde edilmesi halinde el konulup konulmayacağı hususlarının açıkça gösterilmesi gerekmektedir. Somut olayda, sanık tarafından yasa dışı bahis oynatıldığı iddia olunan bodrum katta Cumhuriyet savcısı ya da Mahkemece verilen bir karar olmaksızın yapılan aramada ele geçen delillerin, Anayasa'nın 38/6, 5271 sayılı Kanun'un 206/2-a, 217/2, 230/1. madde ve fıkralarına nazaran hukuka aykırı olarak elde edildiği anlaşılmakla, anılan bu delil hükme esas alınamaz....

            Davalı T3 vekili cevap dilekçesinde;Dava konusu Kadıköy Tuğlacıbaşı mahallesi 143 pafta, 1193 ada 31 ve 34 parsellerin 11.05.2006 t.t. li 1/1000 ölçekli imar planlarında tamamının yolda kaldığını, müvekkili idarece taşınmazın bulunduğu yerde herhangi bir yol genişletme çalışması yapılmadığını, parselin cephe aldığı O-1 karayolunda yapılan yol ve kaldırım çalışmaları Anayol listesinde bulunması nedeniyle kamulaştırma işlemleri İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapıldığından, yer ilgili yol genişletmesi, kaldırım çalışması ve herhangi bir hak ediş ve ödeme emrin,n müvekkili idarede bulunmadığını, parselle ilgili herhangi çalışma ve kamulaştırma işlemi yapılmadığını, ayrıca davacının uzlaşma talebine de ilgili müdürlükçe 06.06.2017 tarihinde davacı vekiline cevap da verildiğini, her bir parsel için ayrı ayrı dava açılması gerektiğini, davacı tarafın haksız fiilin müvekkili idare tarafından ika edildiğini ispatlaması, aksi takdirde davanın esas ve husumet yönünden reddine karar verilerek...

            Ş.M. 72115- 229/633- 267 sayılı buyruğu ile bu husus tespit olduğunu ve kayıt dışı kalan Şerif SÖNMEZ için emrin 2. maddesinde kendisine Bulgar vatandaşı olduğu dönemde evlenme ve çocuk doğum belgerinin getirtilmesi için Zatiye ile Bulgaristanın neresinde evlendiklerini ve çocuklarının nerede doğduklarının ve bu yerin hangi konsolosluğun memuriyet havzası içerisinde bulunduğunun sorulduğunu ve yeniden nüfusa kaydının istendiğini, İçişleri Bakanlığının emri neticesinde Kırklareli İl Emniyet Genel Müdürlüğünce 26 Ocak 1950 gün 262 nolu yazıda kararın yerine getirildiğini, Ali Oğlu Şerif ŞENSÖZ'ün ''142/29 sayılı pasaportu ve vatandaşlık ilmuhaberi İçişleri Bakanlığına sunulduğunu, bu yazıda bakanlık talimatının 2. maddesinde açıkça gösterilen çocukların nüfus kayıtlarının Bulgar makamlarından araştırılması talebinin yerine getirilmediğini, nüfusa kayıt için nüfus müdürlüğü ve Kırklareli İli İnece Bucağına yazı yazılmasına karar verildiğini, İnece köyü muhtarlığından yeniden nüfusa tescil...

            İdare Mahkemesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararda, davacının amiri durumundaki şube müdür yardımcısının verdiği açık emri yerine getirmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, gerek bu disiplin cezasına konu olayların, gerekse yukarıda yer verilen diğer disiplin cezalarına konu olayların bir bütün olarak değerlendirilmesinden, davacının görev yaptığı birimde yaşanan olaylar nedeniyle personel arasında bazı çekişme ve olumsuzlukların meydana geldiği, çekişmenin amir tarafından verilen emrin açıkça yerine getirilmemesi düzeyine vardığı, dolayısıyla hizmetin olumsuz etkilendiğinin ve davacının aldığı disiplin cezalarının niteliği gereğince çalıştığı branşta verimli olamayacağının kabul edilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığından, davacının kurbağa adam branşından çıkartılarak genel hizmet branşına atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyuyla çoğunluk...

              CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davaya konu hisse senedi alını işlemi için davacının 27.9.2018 tarihinde telefon ile talimat verdiği, verilen talimatı» ... hisse senedi alım talimatı olduğu, davacıdan bu konuda teyit alındığı, koııu ile ilgili ses kayıtlarının dosyaya sunulduğu, anılan kayıtlarda da davacının açıkça ...hisse senedi alınması yönünde talimatı olduğunun görülebileceği, davacının ertesi gün kendisi ile yapılan 3. görüşmede hatasına vakıf olduğu, almak istediği senet hakkında bile net bilgi sahibi olmadığının görüleceği, emrin alımı esnasında yatırını uzmanının üstüne düşen görevi yerine getirdiği ve kodlama yaparak emir tekrarında bulunduğu" belirtilerek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava; Yanlış hisse alım satımından dolayı tahakkuk ettirilen komisyon ücreti ile birlikte oluşan zararın davalıdan tazmini talebinden ibarettir. Davacı vekili davada; ......

                olup, maddede ödeme emri düzenlenmiştir. 171/4. bentte; beş gün içinde borç ödenmediği, itiraz veya şikayet edilmediği takdirde alacaklının ticaret mahkemesinde borçlunun iflasını talep edebileceği ihtarının yazılacağı belirtilmiştir. 172. maddede ise; itiraz veya şikayet, 173. maddede, iflas davası düzenlenmiş, 173/1. fıkrada borçlunun beş gün içinde borcu ödemez, itiraz veya şikayette bulunmazsa alacaklının bu durumu tevsik eden ödeme emri nüshası ile ticaret mahkemesinden borçlunun iflasına karar verilmesini isteyebileceği, iflas takibinin kesinleşmesinde 166. maddenin ikinci fıkrasındaki usul ile ilan edileceği, iflas talebinin ilanından itibaren on beş gün içinde diğer alacaklıların davaya müdahale veya itiraz ederek iflası gerektiren bir hal bulunmadığını ileri sürerek mahkemeden talebin reddini isteyebilecekleri, mahkemenin 158. madde uyarınca, yedi gün içinde faiz ve icra masrafları ile birlikte borcun ifa veya o miktar meblağın mahkeme veznesine depo edilmesini emredeceği, bu emrin...

                  UYAP Entegrasyonu