Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.05.2007 gününde verilen dilekçe ile bayilik sözleşmesinden kaynaklanan elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.09.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 28.01.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.09.2010 gününde verilen dilekçe ile bayilik sözleşmesinden kaynaklanan hakka elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkemece uyulan Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulmuş olmasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 06.10.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini, sözleşme uyarınca davalının, müvekkili şirkete 20.000 Euro cezai şart ayrıca asgari olarak 20.000 Euro'nun altında olmamak şartıyla mahrum kaldığı kar ve zararı ödemek zorunda olduğunu iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000 Euro cezai şart ile mahrum kalınan kar ve zarara ilişkin olarak şimdilik 7.000 TL.nin fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, müvekkilinin sözleşmeyi haklı olarak feshettiğini, davacının zamanında su teslim etmediğini, davacının herhangi bir zararının mevcut olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

        - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında bayilik sözleşmesi akdedildiğini, teslim edilecek mallar karşılığı davalılardan ...' in maliki bulunduğu taşınmaz kaydına 20.000.00 TL değerinde ipotek tesis edildiğini, bayilik sözleşmesinin feshedildiğini, ancak bakiye 35.649.89 TL mal bedelinin ödenmediğini, keşide edilen ihtarnameden sonuç alınamadığını belirterek, 35.649.89 TL' nin 20.4.2000 tarihinden işleyecek ticari faizi ile tahsiline, ipotekle ilgili takip yapılabilmesine karar verilmeisini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davalı ...'in bayilik sözleşmesinin tarafı olmayıp, davacı şirketin alacağı yönünden sorumluluğu bulunmadığını bildirerek husumet itirazında bulunmuş, davalı şirketin de davacı şirkete borcu bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir....

          Davalı vekili, asıl davada bayilik sözleşmesinin davalı tarafından haksız feshedildiğini, davacıya ait olan tüplerin çoğunun davacıya iade edildiğini, yargılama sonucunda iadesi gereken tüp olduğu sonucuna ulaşılırsa bunun da iade edileceğini, birleşen davada; müvekkilinin deposunda bulunan davacıya ait tüplerin, ticari amaçla bulundurulmadığını, davacı tarafından bayilik sözleşmesinin feshi ile birlikte tüplerin iadesinin istendiğini, bunun için müvekkilinin müşterilerden tüpleri toplamaya başladığını ve topladıklarını da depoda muhafaza ettiğini, depodaki tüpler belli sayıya ulaşınca da davacıya peyder pey teslim ettiğini, sözleşmenin feshinden sonra satış yapmadığını, haksız rekabet ve markaya tecavüzün söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

            ne teslim edildiğine ilişkin sunulan fatura ve irsaliyelerin incelenmesinde teslimin anılan dava dışı şirkete değil nakliyeciye yada kargo şirketi çalışanlarına yapıldığının anlaşıldığı, dolayısıyla dava konusu malzemelerin dava dışı şirkete tesliminin kanıtlanamadığı gibi taraflar arasındaki bayilik akdi uyarınca doğrudan davalıya teslim edilen dava konusu malzeme bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, akaryakıt istasyonu kurulması ve işletilmesi için ariyet olarak teslim edilen teçhizatların iadesini istemiştir. Davacı yanca sunulan teslime ilişkin fatura ve sevk irsaliyelerinde sevk yeri olarak dava dışı ... İstasyonu yazılı olup teslimin nakliyeciye yada kargo çalışanına yapıldığı sabit ise de anılan belgelerin arka yüzlerinde “teslim alınmıştır” ibareli proje müdür isim ve imzalarının bulunduğu görülmüştür....

              Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, davalının kötüniyetli olmadığı gerekçesi ile ecrimisil isteminin reddine karar verilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 12195 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, taşınmazın öncekili maliki ile davalılardan yüklenici Sezai arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin de feshedildiğini, ancak davalıların bu sözleşmeye dayanarak taşınmaz üzerinde hak iddia ettiklerini ve taşınmazı teslim etmediklerini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan tazminat ve hapis haklarının bulunduğunu belirterek taşınmazdaki imalat bedeli olan 45.000.YTL'nin davacıdan tahsilini istemişlerdir. Mahkemece, müdahale olgusunun sabit olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.08.2008 gününde verilen dilekçe ile bayilik sözleşmesinden kaynaklanan hakka elatmanın önlenmesi ve çekişmenin giderilmesi istenmesi üzerine yargılama aşamasında taraflar arasında görülmekte olan aynı nitelikteki dava eldeki dava ile birleştirilmiş ve yapılan duruşma sonunda; birleştirilen davanın reddine, 28.08.2008 tarihli davanında derdestlik nedeniyle açılmamış sayılmasına dair verilen 25.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteminin gider olmadığından reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, 28.08.2008 tarihinde açtığı davada ve birleştirilen davada davacı şirketin 243 ve 246 parsel sayılı taşınmazlarda intifa hakkı sahibi olduğunu ve bu...

                    Davalı vekili, taraflarca imzalanan 12.05.2012 tarihli bayilik sözleşmesi ve eki olan tutanak uyarınca bayilik sözleşmesinin 26.05.2012 tarihinde yapılacak son ödemesinden sonra geçerlilik kazanacağını, bu tarihten sonra da damacana yapımındaki yoğunluktan dolayı 30 ile 60 gün içerisinde sözleşme konusu damacana ve suların teslim edileceğinin kararlaştırıldığını, anlaşma uyarınca,davacıya 700 adet damacana suyun 21.07.2012 tarihinde gönderilmesine rağmen davacı tarafından teslim alınmayarak iade edildiğini,teslim ediminin tutanaktaki süre dolmadan gerçekleşmiş olduğunu,davacının reklam evraklarının basımı için matbacıya hiç bir ödeme yapmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı tarafından davalıya bayilik sözleşmesi gereğince 10.350,00-TL'lik ödemenin yapıldığı, davalı tarafından bölge ana bayinin dava dışı ...'...

                      UYAP Entegrasyonu