"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, imar uygulamasından kaynaklanan tapu iptali ve tescil, el atmanın önlenmesi, yıkım ve tazminat istemine ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
K A R A R Asıl dava, 4721 sayılı TMK'nun 724. maddesine dayalı temliken tescil ve tazminat istemine ilişkindir. Birleşen dava ise çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi, ecrimisil istemine ilişkidir. Bu durumda hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden (14.) Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 29.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ..........
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ ve TESCİL Dava, tapulu taşınmaza el atmanın önlenmesi ve 4721 sayılı Medeni Kanun'un 724 ve 725.maddesine dayalı olarak açılan temliken tescil ya da irtifak hakkı kurulması istemine ilişkin olup, dosyada da 14.Hukuk Dairesinin bozma ilamı mevcut olduğundan 6110 sayılı Kanun ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14.maddesi ve Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.04.2011 tarih ve 14 sayılı kararı gereğince temyiz inceleme görevi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 30.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
El atmanın önlenmesi davası açabilmek için dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bu dava bir eda davası olup taşınmaza haklı bir sebep olmadan kişi el atmış ya da tecavüz etmiş olmalıdır. Davacı olan mutlaka malın maliki ya da zilyeti konumunda olmalıdır. Müdahalenin men’i davası hukukumuzda geniş bir yere sahiptir. Haksız el atmanın önüne geçebilmek için değişik sebeplerle el atmanın önlenmesi davası açmak mümkündür....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik vaki el atmanın önlenmesi ve kal davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: kal isteminin reddine, el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik vaki el atmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Mahkemece kal isteminin reddine, el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....
Hukuk Dairesi tarafından "satış vaadi sözleşmesi ile davacının payına özgülenen yerin 5 numaralı daire olarak belirlendiği ve davanın Türk Medeni Kanunun 683/2. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden" bahisle bozulduğu, bozma kararından sonra davacının davayı ıslah ederek el atmanın önlenmesi yanında ecrimisil talebinde de bulunduğu, yargılama sonunda mahkemece, 5 numaralı daireye vaki el atmanın önlenmesi ile ecrimisil isteminin kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapılmak suretiyle davalının, davacının payına özgülenen 5 numaralı daireye haklı ve geçerli bir neden olmaksızın el attığı saptanarak el atmanın önlenmesi bakımından davanın kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kayden dava dışı kişilerle paylı mülkiyet üzere maliki olduğu 65 ada 28 parsel sayılı taşınmaz üzerine davalı ile birlikte inşaat masraflarını eşit olarak karşılamak suretiyle iki katlı ev yaptıklarını, imar uygulaması üzerine inşaat ile 65 ada 28 parseldeki payının dava konusu 483 ada 4 parselde şuyulandırıldığını, tapuda paydaş olmayan davalının açtığı tapu iptali ve tescil davasının Yalova Asliye Hukuk Mahkemesinin 1989/550 Esas ve 1991/254 Karar sayılı ilamıyla reddedilerek kesinleştiğini, davalı aleyhine açılan el atmanın önlenmesi davasının Yalova Asliye Hukuk Mahkemesinin 1992/881 Esas ve 1994/1041 Karar sayılı kararıyla kabul edildiğini, ancak 10 yıl içinde kararı infaz ettirmediğini, ihtarnameye rağmen müdahalenin sonlandırılmadığını belirterek el atmanın önlenmesi ve muarazanın giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini savunmuştur. III....
Dava, tapu iptali tescil ve el atmanın önlenmesi niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3302 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp 15.02.2007 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması vardır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 15.02.2007 tarihinde 3302 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmazın (A) ile işaretlenen bölümü orman sınırları içinde bırakılmış, 2007 yılından çok önce yapılan arazi kadastrosunda ise kişi adına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil ve el atmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı gerçek kişi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ... Köyü 1531 parsel sayılı 5.500 m2 yüzölçümündeki taşınmazın, kesinleşen orman tahdit haritası içinde kaldığı, tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili ve davalının el atmalarının önlenmesi istemiyle dava açmıştır....
Dava, tapu iptali tescil ve el atmanın önlenmesi niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3302 sayılı yasa hükümlerine göre yapılıp 15.02.2007 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması vardır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 15.02.2007 tarihinde 3302 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmazın (A) ile işaretlenen bölümü orman sınırları içinde bırakılmış, 2007 yılından çok önce yapılan arazi kadastrosunda ise kişi adına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....