Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sözleşmede kararlaştırılan gecikme tazminatı bulunduğundan ve aksine hükümde yer almadığından davacı ayrıca kira bedeli isteyemez. Bürolar içinde teslim süresi dolmadığına göre sözleşmede kararlaştırılan gecikme tazminatı isteme hakkı dava tarihinde henüz doğmamıştır. O halde mahkemece yapılması gereken , sözleşmenin 6. maddesinde kararlaştırılan gecikme tazminatından davacının dükkanlarına isabet eden payın bilirkişilere hesaplattırılarak, temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak tutarın hüküm altına alınmasından ibarettir. Bu nedenle rayiç kiranın kabulü doğru olmadığı gibi ek sözleşmede dükkan sayısının 5 adede düşürüldüğü gözetilmeden 7 adet dükkan üzerinden hesap yapılması da doğru olmamıştır. Birleşen davadaki talebe gelince; Taraflar arasında imzalanan 11.01.2005 tarihli sözleşme ile arsa sahibi davacı, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye isabet eden D-10, D-9, D-23 numaralı mağazaları para karşılığı satın almıştır....

    Gecikme tazminatı, sözleşmede kararlaştırılmamış olsa bile, zararın kanıtlanması koşuluyla, zamanaşımı süresi içerisinde, her zaman, râyiç üzerinden istenebilir; sözleşmede kararlaştırılmışsa, ayrıca zararın kanıtlanmasına gerek yoktur; çünkü, taraflar gecikme zararını baştan kabul ettikleri için, bu kabul hükmü tarafları bağlar. YHGK'nın 09.10.1991 tarih ve 15-340 E, 467 K. sayılı kararında da açıklandığı gibi, alacaklı temerrüt halinde BK'nın 106/2. maddesindeki hakkını kullanmak zorunda değildir. Bu nedenle alacaklı ifayı ve gecikme tazminatını zamanaşımı (kural olarak 10 yıl) içerisinde isteyebilir. Alacaklı seçimlik hakkını kullanmadığı takdirde, sözleşmenin ifasını ve gecikme tazminatı istediği karine olarak kabul edilir. İş sahibinin zamanaşımı süresi içinde ifayı bekleyerek gecikme tazminatı istemesi müterafik kusur olarak yorumlanamaz....

      Bu durumda asıl dava dilekçesindeki gecikme tazminatı (kira) talebine istinaden, taleple bağlı kalınarak, dava konusu bağımsız bölümler yönünden belirlenecek gecikme süresi için kira tazminatı hesabının yapılması ve hüküm altına alınması gerekirken, yanlış değerlendirme yapılarak, tümden reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Arsa sahibi ... ile davalı yüklenici arasında yapılan ....06.1996 günlü sözleşmede ise işin teslim tarihi düzenlenmemiştir. Birleşen davanın davacısı ... vekili, dava dilekçesinde, işin ruhsat tarihi olan ....02.1997 tarihinden beş yıl sonra yani ....02.2002 tarihinde teslim edilmesi gerektiğini belirterek ....02.2006 gününe kadar gecikme tazminatı isteminde bulunmuştur....

        "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca eksik imalât bedeli ile gecikme tazminatının tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmış, davalı inşaatı tamamlayarak teslim ettiğini belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemenin kısmen kabule dair kararı davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Taraflar arasında imzalanan tarihsiz sözleşmenin başlık kısmında ve inşaatın özelliklerine ilişkin 11. maddesinde dairelerin kalorifer...

          O halde; mahkemece, sözleşmelerin 6/5. maddeleri hükümlerinde kararlaştırılan gecikme tazminatı tutarı gözetilerek; teslimdeki gecikme süresi ile ayıpların giderilmesi için gerekli olan sürenin toplamı esas alınarak, taleple de bağlı kalmak suretiyle, gecikme tazminatının miktarının hesaplanması ve varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; sözleşme hükümleriyle kararlaştırılan gecikme tazminatının “ceza koşulu” alacağı olarak nitelendirilmesi ve gecikme cezasıyla birlikte gecikme tazminatı kapsamındaki kâr yoksunluğu tazminatına hükmedilmesi doğru olmamıştır. Davalı vekilinin bu hususlara yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir. 3-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazları incelendiğinde de: 26.07.2006 tarihli sözleşmenin 4. maddesinde, sözleşme konusu ısıtma sisteminin, bedeline mahsuben peşinatın alınmasından itibaren 12-13 hafta sonrası yüklenici tarafından tamamlanmış olarak teslim edileceği kararlaştırılmıştır....

            sonunda teslim edilmeyen 2 daire 1 dükkandan oluşan 3 bağımsız bölüm için dava tarihine kadar oluşan gecikme nedeniyle şimdilik 20.000,00 TL gecikme tazminatının, dükkandaki eksik işlerin tamamlanabilmesi için gereken bedelin 3.000,00 TL tutarlı kısmının, sözleşmenin 28. maddesinin g fıkrasında düzenlenen çatı katındaki bir oda ve banyodan oluşan bölümün bedelinin, sözleşme bütününe göre orantılanarak tespiti ile bu bedellerin davalıdan faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle gecikme tazminatı talebini 37.800,00 TL olarak artırmıştır....

              Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, yanlar arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmış olup; eksik ve kusurlu işler bedeli ile gecikme tazminatı kapsamında kira alacağı ve ceza koşulu alacağının davalılardan tahsili istemine ilişkindir....

                Şu halde mahkemece yapılması gereken ; tevhid ifraz ve imâr planı tadilatı işlemleri nedeniyle, plan tadilatının iptâline ilişkin idari yargıda açılan dava dosyası nazara alınarak inşaatın hangi tarihte yapılabilir hale geldiğinin tespit edilmesi, keza binanın ısıtma sistemindeki değişikliğin gecikme süresine etkisinin olup olmadığının değerlendirilmesi, tüm bu hususlara göre saptanacak işin teslimi gereken tarihe nazaran gecikme tazminatının hesaplatılması, ısıtma sisteminin değişikliği nedeniyle oluşan fark bedelin ödettirilmesine dair isteğin ise reddinden ibarettir. Değinilen hususlar dikkate alınmaksızın eksik incelemeyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir....

                  Karar, taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir. 2) Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı müspet zarar ve gecikme tazminatı istemine ilişkindir. Davacı taraf taleplerinden biri, binanın eksik metrajla yapılmış olmasına dayalıdır....

                    DELİLLER : İddia, savunma, tapu kayıtları , bilirkişi raporu ve dosyada mevcut diğer bilgi ve belgeler. İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve ayıplı bedeli ve kira tazminatı istemlerinin tahsiline ilişkindir. Davacılar arsa sahibi davalı ise yüklenicidir. Davacılar Servet, Ahmet, Osman, Yusuf ve Mehmet eldeki davada eksik ve ayıplı bedeli talep etmiş olmakla, davacılar Servet ve Ahmet eksik ve ayıplı bedeli yanında mesaha noksanlığı bedelinin yanında kendilerine ait bağımsız bölümlerin iskan ruhsatı alınarak teslim edilmemesi nedeniyle gecikme tazminatı isteminde de bulunmuşlardır....

                    UYAP Entegrasyonu