Aynı şekilde Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.02.1990 tarihli ve 1989/3–602 Esas 1990/56 Karar sayılı ilamında kabul edildiği gibi murisin mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla yaptığı muvazaaya dayanan devir ve temlikler geçersiz olduğundan, davaya konu taşınmazı muvazaalı olarak iktisap eden davalının işgali iyi niyetli sayılamaz ve kendisinden mal kaçırılan davacılar, murisin ölüm tarihinden başlayarak dava tarihine kadar geçen süre için ecrimisil isteyebilirler. Somut olayda, Muris Ahmet Koç 11.07.2008 tarihinde vefat etmiş olup davacı vekili dava tarihinden geriye doğru 5 yıl üzerinden (27.03.2010- 27.03.2015 arasına yönelik) ecrimisil talep etmiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle ecrimisil istemine konu edilen 27.03.2010- 27.03.2015 arası dönem için belirlenmiş ve/veya belirlenecek miktar üzerinden davacı lehine ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Öte yandan, kamulaştırmasız elatma nedeniyle taşınmaz mal malikinin, idarenin bu fiili durumuna razı olup, bedeli mukabilinde taşınmazın mülkiyetini idareye devretme iradesini ortaya koyduğu, eş söyleyişle kamulaştırmasız el koyma karşılığının tahsili talebiyle dava açtığı tarihe kadar idarenin taşınmaza el atması haksız fiil niteliğindedir. Sonuç olarak kamulaştırmasız elatma nedeniyle mal sahibi, taşınmazın dava tarihindeki değerini isteyebileceği gibi, ecrimisil de isteyebilir. Ancak kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasından sonraki dönem için ecrimisil istenemeyeceği de kuşkusuzdur. O hâlde, davacıların kamulaştırmasız elatma nedeniyle bedel davasını açtıkları tarih olan 11.07.2012 tarihine kadar olan dönem için ve el atılan yer bakımından yöntemine uygun biçimde hesap edilerek davacıların ecrimisil istekleri hakkında bir hüküm kurulması gerekirken bu tarihten sonraki dönemi de kapsar biçimde fazla ecrimisile hükmedilmiş olması doğru değildir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava; paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil tahsili istemine ilişkindir. İlk dereceli mahkemece davanın kısmen kabulüne dair karar verilerek 2.612.25 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline hükmedildiği anlaşılmıştır. Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/(2) maddesi; “Miktar veya değeri üç bin (3.000,00 TL) Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir.” düzenlemesini içermektedir. Yukarıdaki 3.000,00 TL’lik parasal sınır 1.500,00 TL iken, 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren, 6763 sayılı Kanun'un 41. maddesiyle yapılan değişiklikle 3.000,00 TL olmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dinlenen tanıklar ve tüm dosya kapsamı ile; temlikin mirasbırakanın isteği ve iradesi doğrultusunda gerçekleştirildiği, dolayısıyla vekalet görevinin kötüye kullanılmasının söz konusu olmadığı, muris muvazaası iddiası yönünden ise maddi durumu iyi olan mirasbırakanın mal satmaya ihtiyacının olmadığı, mirasbırakanın çocuklarıyla arasında küslük bulunmadığı ancak davalı ...'ye daha düşkün olduğu, davacı ...'e ise mal bırakmak istemediğini ifade etmesi karşısında temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davada tapu iptali - tescil isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulü ile her bir davacı için 11.797,87 TL ecrimisil tazminatının asıl ve birleştirilen davada davalı ...'den tahsiline karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesinin 08.10.2020 tarihli ek kararı ile; birleştirilen davada davacı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ECRİMİSİL Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir 11. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 9.9.2013 gün ve 327-402 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- Dava, ecrimisil isteğine ilişikindir. Davacı kayyım, gaip kişilerin hak ve menfaatlerini korumak üzere, 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun uyarınca atandığına ve kayyım sıfatıyla temsil ettiği gaip kişilerin hak ve menfaatini korumak için eldeki davayı açtığına göre, eldeki dava yönünden 492 sayılı Harçlar Kanunu kapsamında harçtan muafiyeti söz konusu değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ECRİMİSİL Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 09.12.2014 gün ve 13-502 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- Dava, ecrimisil isteğine ilişikindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı Kayyım tarafından temyiz edilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, davacı kayyım, gaip kişilerin hak ve menfaatlerini korumak üzere, 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun uyarınca atandığına ve kayyım sıfatıyla temsil ettiği gaip kişilerin hak ve menfaatini korumak için eldeki davayı açtığına göre, eldeki dava yönünden 492 sayılı Harçlar Kanunu kapsamında harçtan muafiyeti söz konusu değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ECRİMİSİL Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 04.12.2014 gün ve 200-496 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- Dava, ecrimisil isteğine ilişikindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Kayyım tarafından temyiz edilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, davacı kayyım, gaip kişilerin hak ve menfaatlerini korumak üzere, 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun uyarınca atandığına ve kayyım sıfatıyla temsil ettiği gaip kişilerin hak ve menfaatini korumak için eldeki davayı açtığına göre, eldeki dava yönünden 492 sayılı Harçlar Kanunu kapsamında harçtan muafiyeti söz konusu değildir....
Hukuk Dairesi 2018/2747- 2019/82- 7.1.2019) "...Dava; ecrimisil istemine ilişkindir. Bilindiği gibi, kamulaştırma kararı almadan veya kamulaştırma işlemlerini tamamlamadan taşınmaza el koyan idarenin haksız işgalci konumunda olacağı sabittir. Öte yandan, kamulaştırmasız elatma sebebiyle taşınmaz mal malikinin, idarenin bu fiili durumuna razı olup, bedeli mukabilinde taşınmazın mülkiyetini idareye devretme iradesini ortaya koyduğu, eş söyleyişle kamulaştırmasız el koyma karşılığının tahsili talebiyle dava açtığı tarihe kadar idarenin taşınmaza el atması haksız fiil niteliğindedir. Sonuç olarak kamulaştırmasız elatma sebebiyle mal sahibi, taşınmazın dava tarihindeki değerini isteyebileceği gibi, ecrimisil de isteyebilir. Ancak kamulaştırmasız el atma sebebiyle tazminat davasından sonraki dönem için ecrimisil istenemeyeceği de kuşkusuzdur....
İlk derece mahkemesince elatmanın önlenmesi talebi yönünden vazgeçme nedeni ile; ecrimisil istemi bakımından ise davacı tarafın iddiasını ispatlayamadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Hükme karşı davacılar vekilince, ecrimisil talebine yönelik olarak verilen davanın reddi kararına karşı yargılama aşamasında ileri sürülen ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle kanun yoluna başvurulmuştur. Elatmanın önlenmesi talebi yönünden istinaf yoluna başvurulmadığından inceleme ecrimisil istemi ile sınırlı olarak yapılmıştır. Dava, mülkiyet hakkından kaynaklı ecrimisil istemine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu olan taşınmazlarda davacılar ile davalının dava dışı başka şahıslarla birlikte müşterek malik oldukları anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil. Tazminat, Alacak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davada elatmanın önlenmesi talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebinin reddine, tazminat talebininin kabulüne, karşı davada alacak talebininin kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı-karşı davalı vekili; davalı tarafın vekil edeninin bilgisi olmadan dava konusu mesken nitelikli 8 nolu bağımsız bölümü kullanmaya başladığını bildirerek elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve davalının kullanımından kaynaklı taşınmazda meydana gelen yıpranma sebebiyle tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....