Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

emekli maaşı hesabına konulan blokenin kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati haczin kaldırılması talebinin incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen itirazın süresi içinde ihtiyati hacze itiraz eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati haciz isteyen vekili, çeke istinaden ihtiyati haciz isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili yetkili mahkemenin müvekkilinin yerleşim yeri mahkemesi olduğunu, çekin keşide yerinde yazan “L.burgaz”ifadesi nedeniyle çekin kambiyo senedi vasfını yitirdiğini çekin müvekkilinin rızası dışında elinden çıktığını imzanın da müvekkiline ait olmadığını belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir....

    Mahkemece, yetki itirazının reddine, imza sirkülerine göre muteriz şirketin çift imza ile temsil edildiği, bonoda üç imza bulunmaktaysa da hepsinin tek kişi tarafından atılmış olduğu, bu nedenle de şirketi ilzam etmeyeceği belirtilerek ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra ve İflâs Kanunu'nun (İİK) 265’nci maddesinde ihtiyati haciz kararına itirazın koşulları açıkça hükme bağlanmıştır. Anılan maddede, borçlunun kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata itiraz edebileceği düzenlenmiştir. Bu itiraz sebepleri sınırlı olup mahkemece, imza itirazının İİK’nın 265’nci maddesinde sayılan itiraz sebepleri kapsamında olmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kapak hesabına ilişkin şikayettir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 16 ncı maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 100 üncü maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Somut olayda, alacaklı kesin hüküm nedeni ile kararın bozulması gerektiğini ileri sürmüş ise de; inceleme konusu dosyada alınan bilirkişi raporunda Bakırköy 6. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/1220 E. - ve 2019/365 K. sayılı ilamına dayanak bilirkişi raporundaki hesaplamalar ve kesinleşen 19.10.2018 tarihli kapak hesabı dikkate alınarak hesaplama yapıldığı, diğer bir deyişle 19.10.2018 tarihi itibari ile 202.819,25 TL bakiye borcun kaldığının kabul edilerek hesap yapıldığı, bu nedenle kesin hükme uygun olarak incelemenin yapıldığı anlaşılmıştır. 3....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati haczin kaldırılması talebinin incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde ihtiyati haciz isteyen tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati haciz isteyen vekili, bonoya istinaden ihtiyati haciz talebinde bulunmuş, istem uygun görülerek mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili, senedin şarta bağlı olarak verildiğinin arkasına yazılı olduğunu, ayrıca icra takibine karşı yapılan itirazın alacaklı vekiline tebliğinden itibaren 7 gün içinde itirazın kaldırılması veya iptalinin istenmemesi nedeniyle ihtiyati haczin hükümsüz kaldığını belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasına veya hükümsüz sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          Somut olayda, ihtiyati haczi itiraz eden üçüncü kişi borçluları tanımadığı, hacze gelinin yer ve haczedilen malların kendisine ait olduğu, senet borçlusu ve alacaklısının birlikte hareket ettiği iddiasıyla ihtiyati haczin kaldırılması istenmiş ise de, bu hususlar icra müdürlüğü ve icra mahkemesi nezdinde ileri sürülecek hususlar olup, ihtiyati haczin dayandığı sebeplere veya teminata ilişkin değildir. Bu nedenle ihtiyati hacze itiraz eden üçüncü kişinin ihtiyati haczin dayandığı sebeplere veya teminata temas etmeyen iddialarının incelenmesi mümkün değildir. Hal böyle olunca mahkemece ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK'nın 355....

            Burama satıp teslim ettiklerini, 19.4.2005 tarihinde davacının satış yetkisi verdiği tarihten önceki vergi borçları nedeni ile plaka üzerine haciz şerhi konulduğunu, haczin kaldırılması için 13.740,00 YTL ödemede bulunduğunu, davalıya ait olan bu miktar borcun ödenmesi için başlattıkları icra takibine davalının itiraz ettiğini ileri sürerek icra takibine vaki itirazın iptalini istemiştir. Davalı,Plakanın satışı ile ilgili olarak davacı tarafın ödeme yapmadığını savunarak davanın reddini açtığı karşı davada davacıların tarafına ödeme yapmadıklarından bakiye 8.260.000.000 Tl nin tahsilini istemiştir.....

              İcra müdürlüğünin 2015/6023 esas sayılı dosyasının 12.10.2016 tarihli bakiye borç muhtırasına göre müvekkili şirket PTT A.Ş'nin 4.593,37 TL daha alacağı bulunduğunu, müvekkili şirketin bakiye alacağını tahsil amacıyla icra dosyasında haciz işlemi yapıldığını, mahkeme ilamına uymayan 05.06.2018 tarihli kapak hesabı ile alacaklı oldukları dosyada taraflarına borç çıkartıldığını ve muhtıra gönderilmesini, borçlu davalının gayrimenkulüne konulan haczin kalıdırılmasını talep ettiğini, 05.06.2018 tarihli dosya kapak hesabında borçlu vekiline 21.05.2013 tarihinde usule ve yasaya aykırı olarak 21.418,85 TL ödendiğinin belirtildiğini, dosya borcunun kapanmadan icra dosyasında teminat olarak kalması gereken meblağın borçlu vekiline ödenmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek usul ve yasaya aykırı işlemlerin iptaline, borçlu vekiline 21.05.2013 tarihinde ödenen 21.418,85 TL meblağın icra dosyasına iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini...

              İcra Müdürlüğünün 2013/30830 Esas sayılı dosyasından 27/02/2015 tarihli muhtıraya esas 17/02/2015 tarihli kapak hesabı yapıldığını ancak müvekkilinin harç, tazminat, ceza ve teminattan muaf olduğunu, kapak hesabında faiz oranlarının fahiş olduğunu, müvekkil firmanın harçtan muaf olmasına rağmen kapak hesabına başvurma harcı eklendiğini, ilamlı takipten yapılan kapak hesabının ilama da aykırı olduğunu, borçlulardan İzzet Bayraktar'ın müvekkil bankaya çek taahhüt borcu bulunduğunu ve bu alacak yönünden rehin takas mahsup hakkının kullanıldığını, bu sebeplerle davaya konu muhtıranın ve muhtıraya esas kapak hesabının iptalini, aksi halde takas/mahsup haklarının kullanılarak kapak hesabının düzeltilmesini ve yargılama ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep etmiştir....

              Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle yargılama sırasında ileri sürülmeyen itiraz nedenlerini temyiz aşamasında dikkate alınmasının mümkün bulunmamasına göre müdahil banka vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 22.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu