Dosya kapsamından, taraflar arasında devremülk sözleşmesi düzenlendiği anlaşılmaktadır. Tüketici mahkemesi, özel bir mahkemedir ve görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanır. 4077 Sayılı Yasada devre tatil konusunda düzenleme yapılmış; ancak, devre mülk konusunda düzenleme yapılmamıştır. Somut olayda; ayni hak tesisi sağlayacak devremülk sözleşmesinin iptali istendiğine göre, Tüketici Yasası kapsamında değerlendirilmeyecek uyuşmazlığın, genel hükümlere göre görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Devre mülk hakkı ise 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir haktır. Bu hak da taşınmazın aynına ilişkin olduğundan satışının resmi şekilde yapılması zorunludur. Diğer yandan devre mülk sözleşmeleri tecrübe ve muayene koşuluna bağlı sözleşmeler olduğundan cayma hakkı mal ve hizmetin tecrübe ve muayene edilmesinden sonra başlayacaktır, yine istikrar kazanmış Yargıtay İçtihatlarında kabul edildiği üzere; resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olan harici gayrimenkul satış sözleşmesinin düzenlenmesinden sonra sözleşme konusu taşınmazın alıcıya tapuda devredilmesi halinde tarafların sözleşmeye geçerlilik tanıdıklarının kabulü gerekir. Devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....
KARAR Davacı, babası ile davalının devre mülk sözleşmesi imzaladığını, aslında bu sözleşmenin kendi adına yapıldığını, bu nedenle tapunun adına çıkartıldığını, sözleşmeye göre gayrimenkulün teslim tarihinin 01.09.2012 olarak kararlaştırıldığını, bu sürede teslim edilmediği takdirde aylık 200 Tl cezai şart öngörüldüğünü, bu alacağının tahsili amacıyla başlattığı takibe itiraz edildiğini ileri sürerek, vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının sözleşmenin tarafı olmadığı gerekçesiyle davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Eldeki dava, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan cezai şart istemine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece davacının sözleşmenin tarafı olmadığı gerekçesiyle davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş ise de; tapu kaydının devri ile birlikte davacı ... Asan sözleşmenin tarafı haline gelmiştir....
KARAR Davacı, 15.03.1997 tarihli sözleşme ile iki adet A grubu devre mülkü belediyenin teminatına güvenerek davalı şirketten satın aldığını, sözleşme tarihinden itibaren 30 ay içerisinde teslim edileceğinin taahhüt edildiğini, davalıların edimlerini yerine getirmediğini, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak devremülklerin değeri olan 7500,00 TL nin tahsilini istemiştir. Davalılardan Belediye, devre mülk satımına ilişkin sözleşmenin tarafı olmadığını, aradan 15 sene geçtikten sonra Yargıtay HGK'nun 2010/13-516 esas 2011/6 karar nolu ilamıyla sorumlu tutulduklarını, bunu fırsat bilen diğer davalı ... Ltd....
KARAR Davacı, iki adet A grubu devre mülkü belediyenin teminatına güvenerek davalı şirketten satın aldığını, sözleşme tarihinden itibaren 30 ay içerisinde teslim edileceğinin taahhüt edildiğini, davalıların edimlerini yerine getirmediğini, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak devremülklerin değeri olan 15000,00 TL nin tahsilini istemiştir. Davalılardan Belediye, devre mülk satımına ilişkin sözleşmenin tarafı olmadığını, aradan 15 sene geçtikten sonra Yargıtay HGK'nun 2010/13-516 esas 2011/6 karar nolu ilamıyla sorumlu tutulduklarını, bunu fırsat bilen diğer davalı ... Ltd....
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 01/03/2011 tarihinde 17 adet paylı taşınmaz pay satışı (devre mülk) sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşmeye istinaden Sefa Termal Özyıldız Turizm İnş. San. Tic. Ltd....
geçerli bir sözleşme bulunmadığından dolayı müvekkili söz konusu bu durumu sonlandırmak ve bu durumdan kurtulmak istediğini gayrimenkul satış sözleşmesi başlıklı 28/12/2018 tarihli devre mülk veya devre tatil sözleşmesinin aslında bir Gayrimenkul Satış Sözleşmesi olduğunu M.K.nun 706 ve BK.nun 213....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; -Davacı vekil edilen ile davalı şirket arasında 14.01.2021 tarih ve 00356 nolu sözleşme ile Bolu İli Mudurnu İlçesi, Taşkesti Beldesi, Karacasumadıra Köyü Mevkiinde bulunan "Sarot Termal Vadi' de" devre mülk/ Hisseli Gayrimenkul her yıl 14 gün kullanımını kapsayacak şekilde devre mülk sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmenin 19....
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacının Çınar Termal isimli otelden devremülk satın alınması hususunda aracılık ettiğini ve davacından 4.000,00 Euro aldığını ancak davacının, güveni kötüye kullanılmış, bu para devre mülk sözleşmesinin tarafı olan Çınar Termal isimli işletmeye teslim edilmemiş gibi tutum takınarak cayma niyeti taşıdığını ve kendisini mağdur etmek istediğini, davacının dürüstlük kuralına aykırı davrandığını, zira davacının Çınar Termal'de devre mülk sahibi olmak için Erol Açıkgöz isimli bir şahıs ile ve devre mülk muvafakatnamesi ile davacının oğlu olan Lütfullah Savaşçı'ya devir işlemi yapıldığını, davacının oğlu adına devralınan bu mülkün bedelinin devreden şahıs Erol Açıkgöz'e ulaştırılması için satış bedelinin şahsına teslim edildiğini ve karşılığında davacının oğlu adına bir adet devre mülk sözleşmesi ile devredildiğini, davacının Kırıkhan Noterliğinden 01.03.2013 tarihli işlem ile oğlu Lütfullah Savaşçı adına vekaletname düzenlettiğini, ancak vekaletname verilen yetkililerin...
talep etmiş olduğunu, davacının kabul ve taahhüt ettiği 2013 yılından buyana 7 yıldır uyduğu devre tatil sözleşmesi'ne ve dönerli sistemle dönüşümlü kullanım planlamasına aykırı davranmış olduğunu, kısaca davacının zaten olmayan bir hakkı kullanamadığı için zarar gördüğü iddiasında bulunup bunları yaparken 2 yılık aidat borcunu ödemediğini, 2019- 2020 yılları aidat borçları ödenmeden tahsis talebinin sözleşmeye aykırı bulunduğunu, davacının taşınmazı devre mülk değil; sözleşme ile devre tatil'e tahsisli olup davacının 1/35 pay sahibi olduğu taşınmazın; ek/2 tapu senedi ve tapu siciline göre devre mülk olmadığı, davacı taşınmazın satın aldığı 1/35 hissesini devre tatil hakkı maksatlı, yönetiminin planlamasına uygun ve dönüşümlü kullanmayı, belirlenmiş aidatı ödemeyi, devre tatil sözleşmesinin 7 ve 8C maddeleri ile kabul ve taahhüt ettiğini, hal böyleyken davacının şimdi bu iddiaları kanuna, yönetmeliğe, sözleşmeye, 7 yıldır süregelen kullanım planlamasına aykırı olduğunu, kimsenin kendi...