adına sözleşmeyi imzaladığı ancak sözleşmenin imzalanmasından kısa süre sonra dernek yönetim kurulunca 12/04/2011 tarihinde T4'e lokal işletmesinin devrine ilişkin sözleşme imzalama yetkisi verilerek imzalanmış olan sözleşmenin, dernek tarafından zımnen kabul edildiği anlaşılmakla davalı T4'in sözleşmeden kaynaklı şahsi sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle; "1- Davalı T4' e karşı açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile usulden reddine, 2- Davalı T7ne karşı açılan davanın ise davacı vekilince 10/04/2015 tarihli duruşmada atiye bırakılmış olması nedeni ile açılmamış sayılmasına" karar verilmiştir....
bağı kurulan lise ve üniversite öğrencileri tarafından gerçekleştirildiğini, tanık dinleme aşamasında ise tanıkların her ne kadar hangi temizlik esnasında ne şekilde dernek defterlerinin kaybolduğunu bilmediklerini belirtmelerine rağmen davanın sanki dernek defterlerinin bilerek çöpe atmışlar gibi reddedilmesinin hatalı olduğunu, tanıklardan Raşit ve Berika'nın dernek defterlerini tanıması nedeniyle kendilerinin dernek defterlerini çöpe atmış olmasının zaten mümkün olmadığını, tanık gösterilirken bu isimlerin dernek defterlerini temizlik sırasında kaybettiler de denilmediğini, öğrenci imkanları ile edindikleri dernek merkezinin bir odalı bir yerden ibaret olduğunu, etkinliklerde kullandıkları tüm materyallerin de burada toplandığını, bir odalı olması sebebiyle dernek defterlerinin diğer envanterlerle birlikte bulunması, aynı yere konulması, birbirlerine karışmasının olağan bir durum olduğunu, derneğin dernek defterlerinin kullanmasında dikkatsiz davranmasının mümkün olmadığını, dernek...
Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneğinin başkanı olduğu, 27.8.2009 tarihinde söz konusu dernek yönetim kurulunca bir banka şubesinde dernek adına hesap açtırılarak çek karnesi alınması ve bununla ilgili tüm yasal sorumluluğun dernek başkanına ait olacağı hususunda karar alındığı, sanığın bu karar çerçevesinde dernek adına alınmış olan çek defterindeki 1869498 seri numaralı çeki 29.4.2009 keşide tarihli ve 5635 TL meblağlı olarak tanzim ederek özel mobilya alışverişinde kullandığı, bu şekilde üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanık savunması, katılan ile tanık ifadesi, bilirkişi raporu, çek fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2020 NUMARASI : 2020/229 2020/760 DAVA KONUSU : Ödeme Emrinin İptali KARAR : Taraflar arasındaki ödeme emrinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davalı kurum vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Davacı Dernek vekili, Derneğin önceki yönetim kurulu başkanı olan davalı ...’nın yetkili olmadığı dönemde sahte hazirun cetveli düzenleyerek olağanüstü genel kurul toplantısı yapıp kendisini başkan, dava dışı kişileri ise yönetim kurulu üyesi olarak gösterip lojman ihtiyacının karşılanması konusunda taşınmaz satışı ve takası için yönetim kuruluna, çekişme konusu 6077 ada 10 parseldeki 10 ve 11 nolu bağımsız bölümlerin satışı için davalı ... ile dava dışı ...’a sahte imzalarla yetki verilmesini sağladığını, bilahare taşınmazların 14.06.2007 tarihinde diğer davalı ...’e satış suretiyle devredildiğini, satış bedelinin Dernek hesabına intikal etmediği gibi ... 25....
Dosyaya celp edilen HAYAL PERDESİ KÜLTÜR VE SANAT DERNEĞİ tüzüğünün 38. maddesinde derneğin feshi ve malvarlığının tasfiye şeklinin belirtildiği, tasfiyenin genel kurulca fesih kararı verildiğinde derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesi son yönetim kurulu üyelerinden oluşan tasfiye kurulunca yapılacağı, bu işlemlere feshe ilişkin genel kurul kararının alındığı veya kendiliğinden sona erme halinin kesinleştiği tarihten itibaren başlanacağı gibi detaylı tasfiyeye ilişkin düzenlemeler bulunduğu görülmüştür....
Davacı tarafından, davalı derneğin 24/02/2019 tarihinde yapılan genel kurul toplantısına ilişkin üyelerin genel kurula çağrı ilanı, kurula katılan üyelerin imzalarının alındığı hazirun listesi ile gündem maddelerinin genel kurulda görüşüldüğüne dair divan tutanağının kendilerine verilen belgeler arasında bulunmaması Dernekler Kanununun 32/b maddesine aykırılık olarak değerlendirilmiş ve bu belgelerin bulunmaması nedeniyle genel kurul toplantısının iptali istenmiş ise de, davalı dernek yetkilisi tarafından genel kurula ilişkin hazirun listesi, üyelerin genel kurula çağrı ilanı ve kurula katılan üyelerin imzalarının alındığı hazirun listesi ile genel kurul tutanağının cevap dilekçesi ile mahkemeye sunulduğu anlaşılmaktadır....
Davacı tarafından, davalı derneğin 24/02/2019 tarihinde yapılan genel kurul toplantısına ilişkin üyelerin genel kurula çağrı ilanı, kurula katılan üyelerin imzalarının alındığı hazirun listesi ile gündem maddelerinin genel kurulda görüşüldüğüne dair divan tutanağının kendilerine verilen belgeler arasında bulunmaması Dernekler Kanununun 32/b maddesine aykırılık olarak değerlendirilmiş ve bu belgelerin bulunmaması nedeniyle genel kurul toplantısının iptali istenmiş ise de, davalı dernek yetkilisi tarafından genel kurula ilişkin hazirun listesi, üyelerin genel kurula çağrı ilanı ve kurula katılan üyelerin imzalarının alındığı hazirun listesi ile genel kurul tutanağının cevap dilekçesi ile mahkemeye sunulduğu anlaşılmaktadır....
Özetle dernek genel kurulunda dernek üyeleri tarafından seçilen derneğin yürütme ve temsil organı olan yönetim kurulu görevlerini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirmek zorundadır. Türk Medeni Kanunu'nun derneklere dair hükümleri ile Dernekler Kanunu hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; kanun koyucu, öncelikle genel kurulu olağan toplantıya çağırma görevini yönetim kuruluna verdiği, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen veya toplantının yapılmasına rağmen sonuç bildirisini süresinde mülki idare amirliğine bildirmeyen dernek yönetim kurulu başkanına idari para cezası verilmesini öngörerek, derneğin genel kurullarının kanun ve dernek tüzüğünde belirtilen zaman aralıklarında yapılmasını ve derneğin tüzel kişiliğinin devam etmesini öngörmüşken, yönetim kurulunun bu görevini yerine getirip dernek üyelerini usulüne uygun toplantıya çağırmasına rağmen üst üste iki genel kurul toplantısının yapılamamasını ise kendiliğinden sona erme sebebi kabul etmiştir....
Davacı vekili; müvekkilinin Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası derneğinin eski merkez yönetim kurulu üyesi olduğunu, davalının ise halen derneğin başkanlık görevini yürüttüğünü, derneğin 13 Mart 2006 tarihli yazısı ile davacının davalı tarafından harici aleme iade edildiğinin duyurulduğunu, ‘‘harici aleme iade’’ ibaresinin dernekten ihraç anlamına geldiğini, ihracın gerekçesi olarak muhasebede yapılan usulsüzlüklerin gösterildiğini, bu ihracın dernek üyelerine tebliğ olunduğunu, ihraç kararının loca tüzüğüne aykırı olduğunu, tek taraflı ve keyfi olarak ihraç kararı verildiğini, bu nedenle müvekkilinin kişilik haklarının davalı tarafından ihlal edildiğini belirterek uğranılan manevi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı vekili; davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, bildiride kullanılan ifadelerin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği gerekçesiyle istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir....