Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/475 Esas sayılı derdest dosya üzerinden verilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin 06/02/2023 tarihli gerekçeli ara kararının manevi tazminat bakımından verilen (1) numaralı ara kararının KALDIRILMASINA, 3- Düzeltilerek Yeniden Esas Hakkında Karar Vermek Suretiyle; a)Davacıların manevi tazminat bakımından ihtiyati haciz isteminin İİK un 257 inci maddesi uyarınca KABULÜNE, b)Davacıların adli yardımdan yararlanıyor olması nedeniyle İİK 259 uncu maddesi uyarınca teminatsız olarak dava değeri olan 1.700.000 TL ile sınırlı olarak hacizde ölçülülük ilkesi de değerlendirilerek davalılar adını kayıtlı araçlar ve taşınmazlar üzerine İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, c) İhtiyati haciz kararının 2004 Sayılı İİK 261. maddesinde öngörülen 10 günlük süre içerisinde talep edilmesi halinde ilk derece mahkemesinin yargı çevresi içindeki İcra Dairesine ibrazla yerine getirilmesine, ç)Davacıların maddi tazminatı ile ilgili ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati haciz...

araştırılması gerektiğini, davaya konu meskenin bulunduğu binanın yapıldığı yılda yürürlükte bulunan Deprem Yönetmeliğine uygun olarak inşa edilip edilmediği hususunun araştırılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte; sigorta poliçesindeki deprem rizikosunun amacı riziko yani deprem nedeniyle oluşan gerçek zararın giderilmesi olup rizikonun yapının yapım eksikliği nedeniyle mi yoksa deprem nedeniyle mi meydana geldiği, zararın Zorunlu Deprem Sigortası kapsamında bulunup bulunmadığının tespiti gerektiğini; aksi kanaatte bulunması durumunda dahi sigortalının doğru beyan yükümlülüğüne aykırılıktan dolayı Türk Ticaret Kanununun 1439....

O halde iddia ve savunmaların karşılanması için binaya ait yapı ruhsatı- proje vs. belgelerin ilgili yerlerden temin edilmesinden sonra; konusunda uzman 1 jeoloji mühendisi, 1 inşaat mühendisi ve 1 sigortacıdan oluşan bilirkişi heyetinden, deprem ile binanın yıkılması arasında illiyet bağının olup olmadığı, sigortalı konutun riskli ve ağır hasarlı olarak tespitine neden olan hasarlarının, davaya konu deprem olayının doğrudan etkisiyle mi yoksa binanın yapısal özellikleri (yapım eksiği) ile zaman içinde ortaya çıkan yapısal bozulmaları nedeniyle mi meydana geldiğinin tespiti ile depremin doğrudan etkisiyle hasarın oluştuğunun (zararın ZDS teminatında olduğunun) saptanması halinde, ZDS Genel Şartları ve ZDS poliçesi gereği davacının talep edebileceği tazminat miktarının ne olduğu hususlarında ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir....

    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı ...Ş. aracı kılınarak zorunlu deprem sigortası poliçesi düzenlendiği, düzenlenen poliçenin 11/03/2011 tarihinde sona erdiği, daha sonra 23/10/2011 ve 09/11/2011 tarihlerinde meydana gelen depremlerde konutun zarar gördüğü bu haliyle davalı şirket yönünden pasif husumetin bulunmadığı, diğer davalılar yönünden ise, davacı tarafından alınan kredi karşılığı ilk yıl için zorunlu deprem sigortası yapıldığı, sonraki yıllar için yapılmadığı, bu durumun davacının sigorta prim bedelini yatırılmamasından kaynaklandığı, ilk yıl zorunlu deprem sigortası yaptırmış olan davalı bankanın takip eden yıl için poliçeyi düzenlettirmemiş olması nedeniyle davacıya bir güven vermediği, davacının da sonraki yıllar için poliçe sebebiyle prim tutarını ödemediği, ilk yıl için düzenlenen poliçeden haberdar olan davacının daha sonraki yıllar içinde poliçe düzenlemesini bilmesi gerektiği, yine deprem tarihi itibariyle taraflar arasındaki kredi...

      uygun bir ihbarda bulunmadığı ve işbu sebeple müvekkili kurum nezdinde hasar dosyası oluşturulamadığının tespit edildiğini, zorunlu Deprem Sigortası sahiplerinin, teminat kapsamındaki deprem ve deprem kaynaklı hasarlarının bildirimi için ihbar noktalarına başvurmaları ve hasar dosyası oluşturmaları gerektiğini, sigortalı tarafından usule uygun ihbarda bulunulmadığından doğan zarar müvekkili kurum sorumluluğunda olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte binada meydana gelen hasarın deprem sebebiyle meydana gelip gelmediği, tespitin nasıl ve kimlerce yapılacağı yasal düzenlemelerle (Zorunlu Deprem Sigortası Genel şartları, Doğal Afet Sigortaları Kurumu Çalışma Esasları Yönetmeliği) açıkça belirlendiğini, zorunlu deprem sigortası ile depremin doğrudan neden olduğu maddi zararlar teminat altına alındığını, sigorta poliçesindeki deprem rizikosunun amacı deprem nedeniyle meydana gelen hasarın yani riziko nedeniyle oluşan gerçek zararın giderilmesi olup rizikonun yapının yapım eksikliğinden...

        DAVA; Davacı vekilinin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; 23/10/2011 ve 09/11/2011 tarihlerinde meydana gelen deprem sırasında müvekkiline ait Van İli, Halilağa Mahallesi, 70 Pafta, 276 ada, 118 parselde bulunan Özşafakkent Sitesi A Blok Kat:2 No:8 de bulunan bağımsız bölüm ağır hasarlı hale geldiğini, davalı müteahhid binanın kendisi tarafından inşa edilmesi sebebiyle sorumlu olduğunu, davalının standartlara ve deprem yönetmeliğine uygun inşa etmemekle kusurlu davrandığını, deprem nedeniyle oluşan maddi tazminatın ödenmesinin güvence altına alınması zımnında, davalının taşınır ve taşınmaz mallarına hak ve alacaklarına HMK ve İİK nın ilgili hükmü uyarınca ihtiyati haciz konulması gerektiğini, söz konusu olay ile ilgili müvekkilinin maddi zarara uğradığını, bu nedenle davanın kabulü ile, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla meydana gelen deprem sırasında müvekkilinin maliki olduğu taşınmazın ağır hasar alması ve yıkılması sonucunda oluşan zarar için şimdilik...

        Dava konusu Esasların, Zaman Tanım Alanında Deprem Yer Hareketlerinin Tanımlanması üst başlığı altında 2.5. maddesinde; "Bu yönetmeliğe göre köprü taşıyıcı sistemlerinin zaman tanım alanında bir, iki veya üç boyutlu deprem hesabında gerekli deprem yer hareketlerinin tanımlanması için kullanılacak deprem kayıtlarının seçimi ve basit ölçeklendirme yöntemi ile ölçeklendirilmesi veya spektral uyuşum sağlanacak şekilde dönüştürülmesi için uygulanması gerekli kurallar 2.5.1, 2.5.2 ve 2.5.3’te tanımlanmıştır." kuralına, 2.5.1. Deprem Kayıtlarının Seçimi alt başlığı altında; 2.5.1.1 maddesinde; "Köprü taşıyıcı sistemlerinin zaman tanım alanında deprem hesabında kullanılacak deprem kayıtlarının seçimi, tasarıma esas deprem yer hareketi düzeyi ile uyumlu deprem büyüklükleri, fay uzaklıkları, kaynak mekanizmaları ve yerel zemin koşulları dikkate alınarak yapılacaktır....

          Sigorta Şirketi tarafından, 57487013 poliçe numarasıyla ...l Afet Sigortaları Kurumu Zorunlu Deprem Sigortası Poliçesi kapsamında garanti altına alındığını, 30.10.2020 tarihinde Seferihisar merkezli olmak üzere İzmir ilinde meydana gelen deprem nedeniyle müvekkile ait taşınmazın hasar görmesi nedeniyle poliçe kapsamında taraflarınca yapılan 16.12.2020 tarihli başvuru neticesinde 2000057943 sayılı hasar dosyasının açıldığını, davalı kurum tarafından 2000057943 hasar dosyası kapsamında müvekkil hesabına 14.427,20-TL ödendiğini, DASK’a yeniden yapılan müracaatta, gönderilen detaysız hesapta hasar bedelinin 18.303,42-TL olarak bulunduğunu, %2 oranındaki muafiyet bedelinin ise bu tutardan indirildiğini ve 14.427,42-TL olarak bedel hesaplamasının yapıldığını ancak %2’si 366,06-TL olduğundan, kabul anlamına gelmemek kaydıyla ödenmesi gereken tutarın 17.938,35-TL olduğunu, artçı depremlerle yıkım aşamasında bulunan binanın risk durumunun arttığından daha önce eksper tarafından yapıldığı iddia edilen...

            Bu sebeplerle asıl dava dosyasında davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair karar verilmiştir. Mahkememizce 18/10/2021 tarihli celse de usul ve yasaya uygun olan Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin; 14/10/2019 tarih, 2017/816 Esas ve 2019/9342 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına dair karar verilmiştir. Bu nedenle de davacıya ait sigortalı evde meydana gelen hasarın 29.09.2011 tarihinde meydana gelen depremden kaynaklanıp kaynaklanmadığı, zararın sigorta teminatı kapsamında kalıp kalmadığı, davacının talep edebileceği tazminat tutarının ne olduğu ve Yargıtay bozma ilamında açıkça belirtildiği üzere deprem gerçekleşmeseydi de sigortalı evde zarar meydana gelip gelemeyeceği hususlarında bilirkişi heyetinde rapor aldırılmasına karar verilmiş, bilirkişi heyetince sunulan 19/01/2022 tarihli kök rapor ve 13/06/2022 tarihli ek rapor içeriğinde açıkça davacıya ait evdeki hasar deprem kaynaklı olup deprem gerçekleşmeseydi hasar meydana gelmeyeceği bildirilmiştir....

              4. derecede deprem bölgesi için öngörülen etkilere göre hesaplama yapıldığını ve bunun sonucunda binanın deprem yüklerini taşıdığı, ancak düşey yükler açısından kesit yetersizliklerinin olduğunun ortaya çıktığını, deprem performans analizinden sonra yapının deprem ve düşey yükler açısından tüm yüklemelerde can güvenliği performans düzeyini sağlamadığının ortaya çıktığını, yapılan güçlendirme projesi ile can güvenliği performansı seviyesinin sağlandığının belirtildiğini, dava konusu ......

                UYAP Entegrasyonu