Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya kapsamındaki iş sözleşmesine göre, taraflar arasında denkleştirme uygulaması bulunmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda da, taraflar arasında denkleştirmenin kararlaştırıldığı, davacının günlük 12 saatlik çalışma süresinin net çalışma süresi olmayıp, bu süreden 1,5 saat ara dinlenme süresi düşülmesi gerektiği, bu halde davacının günlük çalışma süresinin 10,5 saat olduğu ve 11 saati aşan denkleştirilemeyecek bir sürenin bulunmadığı, davacının iki haftalık periyotta (10,5x7=73,5-45=) 28,5 saat haftalık fazla çalışma yapmış ise de sonraki iki haftalık periyotta çalışmadığı, denkleştirme uygulandığında fazla çalışma olmadığı; denkleştirme yapılmadığı kanaatinde olunması halinde ise fazla çalışma ücretinin (%40 indirimle) 76.229,69 TL olduğu hesaplanmıştır....

    GEREKÇE: Dava, bayilik sözleşmesinin haksız yere feshedildiğinin tespiti ile denkleştirme tazminatı istemine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında 01.08.2016 tarihli Yetkili Satıcılık Sözleşmesi imzalanmıştır. 6102 sayılı TTK'nın 122....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.04.2012 gününde verilen dilekçe ile mirasta denkleştirme istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasta denkleştirme istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Tarafların murisi .............'ın ölümünden önce yaklaşık 10 yıl kızı ...'ın yanında kaldığı ve mirasçılardan ...'ın babasına ait ......... Bankası Uzunköprü şubesinde bulunan hesabından 29.187,21 TL'yi 11.07.2011 tarihinde çektiği uyuşmazlık konusu değildir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MURİS MUVAZAASI NEDENİYLE Uyuşmazlık ve hüküm Türk Medeni Kanunu'nun 669.maddesinde düzenlenen "mirasta denkleştirme" olmazsa tenkis istemine ilişkin olup, davanın reddine dair verilen karar iki talep yönünden de temyiz edilmiş olmakla, asıl tablebin "mirasta denkleştirme" olduğu, bu konu incelendikten sonra tenkis konusunda inceleme ve değerlendirme yapılması gerektiği, "mirasta dentleştirme" davasını inceleme görevinin ise Yargıtay Yüksek 2.Hukuk Dairesine ait bulunduğu anlaşılmakla dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 2.Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 18.04.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava ve birleşen dava mirasta denkleştirme mümkün olmaz ise tenkis istemine ilişkin olup, taraflar arasında öncelikle mirasta denkleştirme isteğinin değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 23.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mirasta Denkleştirme Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun Miras Hukuku hükümlerinden kaynaklanan mirasta denkleştirme alacağına ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 17.07.2014 tarihli 2014/2 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 29.09.2014 (Pzt.)...

              geçtiği şekli ile denkleştirme esasına uygun olarak belirlenmekte olduğunu, davacının iddia ettiği şekilde bir çalışmanın hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur....

              İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 05/02/2019 NUMARASI : 2018/48 ESAS - 2019/71 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Davalı işveren cevap dilekçesinde özetle, hizmet sözleşmesine göre davacının ücretine fazla sürelerle çalışma, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil günlerine ilişkin ücretlerin dahil olduğunu, davacının ücretinin banka aracılığıyla ödendiğini, davacının herhangi bir ihtirazi kayıt koymadan ücretini aldığını, davacının iş akdini sonlandırmak istediğini kendisine kıdem tazminatının ödenmesini bildirdiğini, davacının sebepsiz olarak iş akdini sona erdirme isteğinin istifa olarak değerlendirildiğini, istifa eden işçiye kıdem tazminatı ödemesinin yapılmadığını, davacının fazla çalışma ve kıdem tazminatı alacağının bulunmadığını, davacının vardiya usulüne uygun olarak çalıştığını, davacının çalışma şeklinin denkleştirme esasına uygun olarak belirlendiğini beyan ederek haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddini savunmuştur....

              Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, davacının denkleştirme esasına göre çalışması nedeniyle fazla çalışma ücretinin reddi yerinde kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, fazla çalışma yapılan günlerin bordrolarla tahakkuk ettirilerek ödendiğini, bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmeden ek rapor alınmasına yönelik taleplerinin de reddini hatalı olduğunu beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Taraflar arasında uyuşmazlık, denkleştirme usulünün uygulanıp uygulanmadığı, buna bağlı olarak fazla measi alacağına hak kazanıp kazanmadığı, davacının ulusal bayram-genel tatil çalışması ve hafta tatili alacağı olup olmadığı, takdiri indirim yapılmasının gerekip gerekmediği konularındadır. Davacı davalı işyerinde fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil çalışması yapmasına rağmen ücretlerinin ödenmediğini beyan ederek talepte bulunmuş, davalı ise işyerinde denkleştirme esasına göre çalışma yapıldığını, davacının 5 hafta 6 gün, 6....

              Diğer yandan, davacı vekili dava konusu denkleştirme talebinin sözleşmeden kaynaklanmadığı ve sözleşmenin sona ermesinden itibaren bir yıl içinde talep edilebilecek bir hak olduğunun TTK'nın 122.maddesinde düzenlenmesi karşısında sözleşmedeki yetki şartının bağlayıcı olmadığını ileri sürmüştür. Ancak, denkleştirme tazminatı talebi, davalı ile temlik eden şirketler arasındaki sözleşmesinin sona erdirilmesi nedeniyle davacı tarafından talep edilebilecek bir hak olup, sözleşmeye sıkı sıkıya bağlıdır. Yasada, sözleşmenin sona ermesinden sonra, sözleşmenin taraflarından birinin isteyebileceği denkleştirme tazminatının hesaplanması ve şartlarına ilişkin düzenleme yapılması, bu hakkın sözleşmeden bağımsız bir hak olduğu anlamına gelmez (aynı yönde karar için bkz. Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2013/4001 Esas, 2014/1285 Karar sayılı ilamı). Buna göre temlik eden dava dışı şirketler ile davalı şirket arasında imzalanan 19/12/2015 tarihli sözleşmenin 11....

                UYAP Entegrasyonu