Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli,olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi,kullanılan hilenin şekli,kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır. Somut olayda; sanıkların, düşük ayarlı bilezikleri 22 ayar olduğunu söyleyerek kuyumcu olan mağdurlara satmaya teşebbüs ettikleri iddiası ile kamu davası açılmış ise de, sanıkların atılı suçu işlediklerinin sabit olmaması nedeniyle beraat kararı verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Kasten yaralama HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, müştekiden kaynaklanan haksız tahrik oluşturabilecek herhangi bir söz ya da davranış bulunmaması nedeniyle; tebliğnamenin TCK'nin 29. maddesi uyarınca haksız tahrik hükümlerinin tartışılması gerektiği yönündeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir....

      Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın savunmasında 1,5 yıl öncesine kadar tedavi gördüğünü ve davranış bozukluğu teşhisi konulduğunu belirtmesi karşısında,suç tarihi itibariyle TCK'nın 32. maddesi uyarınca “akıl hastalığı veya zayıflığı nedeniyle, işlediği fiillerin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiillerle ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalmış veya önemli derecede azalmış olup olmadığı” konusunda usulünce sağlık kurulu raporu alınarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ...'in ve katılan ...'...

        nedeniyle suçtan pişmanlık gösterdiğine dair olumlu hiçbir haline tesadüf edilmediği, yargılamaya olumlu hiçbir katkısının bulunmadığı” şeklindeki gerekçelerle takdiri indirim hükümlerinin uygulanmaması suretiyle hükümde çelişki yaratılması, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 19.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, mağdurdan kaynaklanan haksız tahrik oluşturabilecek herhangi bir söz ya da davranış bulunmaması nedeniyle koşulları oluşmadığı halde sanık hakkında TCK'nin 29. maddesi gereğince (1/2) oranında haksız tahrik indirimi uygulanması suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, mağdurdan kaynaklanan haksız tahrik oluşturabilecek herhangi bir söz ya da davranış bulunmaması nedeniyle koşulları oluşmadığı halde, sanık hakkında TCK'nin 29. maddesi gereğince (1/2) oranında haksız tahrik indirimi uygulanması, kabule göre; ilk haksız hareketin kimin tarafından yapıldığının belirlenememesi sebebiyle, TCK'nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümleri uygulanırken, TCK'nin 3. maddesi uyarınca orantılılık ilkesi dikkate alınarak (1/4) oranında indirim yapılması gerekirken, sanık hakkında (1/2) oranında indirim yapılmak suretiyle eksik ceza tayin edilmesi, aleyhe temyiz olmadığından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı...

              Mahkemede uyuşmazlığı sözleşmeye aykırı davranış nedeniyle BK.nun 96. ve 106.maddeleri uyarınca açılmış tazminat davası olarak nitelendirmiştir....

                Ancak; 1-Sanığın, katılana hitaben ''in aşağıya lan'' şeklinde sözler söylemesi eyleminin hakaret suçunu oluşturmayacağı, kaba davranış niteliğinde olduğu gözetilmeden, hakaret suçundan mahkumiyet hükmü kurulması, 2-Sanığın eylemlerini, katılanın, nişanlısını taciz etmesi ve iş anlaşmazlıkları olması nedeniyle işlediği kabul edilmesine rağmen, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak tehdit suçunda TCK'nın 29, kabule göre hakaret suçunda ise aynı Kanunun 129. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, Kabule göre; 3-Hakaret suçunda TCK'nın 62. maddesi uygulanırken hesap hatası yapılarak ''2 ay 27 gün'' yerine ''1 yıl 8 ay hapis'' cezası olarak fazla cezaya hükmedilmesi, Kanuna aykırı ve sanık ...'...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : İcrai davranışla görevi kötüye kullanma HÜKÜM : İhmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 257/1. maddesinde düzenlenen görevi kötüye kullanma suçunun, kamu görevlisinin görevinin gereklerine aykırı hareket etmesi ve bu aykırı davranış nedeniyle, kişilerin mağduriyeti, kamunun zararına neden olunması ya da kişilere haksız kazanç sağlanması ile oluşacağının öngörüldüğü, posta dağıtıcısı olarak görev yapan sanığın usulsüz yapmış olduğu tebligatı haricen öğrenen mağdur ...'...

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre, mağdurdan kaynaklanan haksız tahrik oluşturabilecek herhangi bir söz ya da davranış bulunmaması nedeniyle koşulları oluşmadığı halde, gerekçesi de gösterilmeden sanık hakkında TCK'nin 29. maddesi gereğince (3/4) oranında haksız tahrik indirimi uygulanması suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu