Sayılı ilamıyla boşandıklarını, kararın 19/11/2020 tarihinde kesinleştiğini, müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiğini, kişisel ilişki düzenlenmesinin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle baba ile kişisel ilişki kurulmasına karar verildiğini, davalı baba ile kurulan kişisel ilişki neticesinde müşterek çocuğun ruh sağlığı ve huzurunun bozulduğunu, müşterek çocuğu evine götürdüğünde davalının annesinin çocuğa baktığını, kendisinin çocuk ile ilgilenmediğini beyanla davalı ile müşterek çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasını, mahkeme aksi kanaatte ise davalı ve müşterek çocuk arasında kurulan yatılı kalacak şekilde ve uzun süreli kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek en aza indirilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır....
Temyiz Sebepleri Davalı-karşı davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; İstinaf dilekçesindeki taleplerini ve itirazlarını tekrar ederek kadının , evliliğin boşanma aşamasına gelmesinde tam ve ağır kusurlu olduğunu, yoksulluk nafakası şartlarının oluşmadığını, müşterek çocukların velâyetinin babaya verilmesi ve anne ile şahsi ilişki tesisi daha uygun olacağını, bunun mümkün olmaması halinde müşterek çocuklarla müvekkil arasındaki şahsi ilişki tesisinin çocuklarla farklı şehirde yaşanılıyor olmasının ve babalar günü ,çocukların doğum günlerinde yanlarında olmak istediğini beyan ederek kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ile velayet ve kişisel ilişki düzenlenmesi yönlerinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
uygun davranış geliştirip birlikte kalmadığı ebeveyni ile görüşmek istemediğini söyleyebileceği, küçüğün bu şekildeki beyanlarının kişisel ilişkinin kaldırılması için yeterli ve başlı başına bir sebep olmadığı, dinlenen tanık beyanlarından küçüğün babasıyla görüşmeye hevesle gittiği, kuzenlerinin gelmemesi yüzünden sıkılması yada hastalanması nedeniyle kişisel ilişkinin kaldırılamayacağı, davalı babanın müşterek çocuk ile görüşmesinin en tabi haklarından olup küçükle kurulan şahsi ilişkinin bu gerekçelerle kaldırılamayacağı” gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı anne tarafından istinaf edilmiştir....
Günü saat 14:00, sömestr tatilinin ilk Cumartesi güne saat 14:00- Pazar günü saat 18:00 saatleri arasında, Haziran ayında 10 gün, Ağustos ayında 10 gün geceli gündüzlü kişisel ilişki kurulduğu", her hafta sonu olacak şekilde şahsi ilişki kurulmasının davacı annenin de hafta sonları çocuk ile zaman geçirmesini engellediği, yine anlaşmalı boşanma ilamında yaz tatillerinde kurulan şahsi ilişkinin de infaz kabiliyetinin bulunmadığı, çocukların üstün yararı, "çoğun içinde az da vardır " ilkesi nazara alınarak baba ile çocuklar arasında şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi gerektiği..."gerekçesi ile; "Davanın KISMEN KABULÜ ile; Antalya 10. Aile Mahkemesinin 2020/593 esas 2020/672 karar sayılı ilamı ile kurulan kişisel ilişki kaldırılarak, davalı baba ile müşterek çocuklar Almisa ve Tuğba arasında her ayın 1. ve 3. Cumartesi günü saat 09:00- Pazar saat 18:00, Dini Bayramların 2. Günü saat 09:00- 3....
Aile Mahkemesinin ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocukların velayetlerinin davalı babaya verildigini, davalı babanın Konya’ya kötü niyetli olarak çocuklar ile anne arasındaki şahsi ilişkiyi engellemek amacıyla taşındığını, şahsi ilişkinin kurulması noktasında sorun çıkardığını, çocukların telefonla anneleriyle görüşmelerini engellediğini tarafların yaşadıkları şehirlerin farklı olması nedeniyle müvekkilinin çocuklarını göremediğini, yol giderlerinin ve konaklama giderlerinin müvekkilinin ekonomik gücünü aştığını belirterek çocukların her ayın birinci haftasında yaz tatillerinin tamamında ara tatiller ve yarıyıl tatilinin tamamında müvekkilinin yanında kalacak şekilde ve müşterek çocuklarla her gün en az bir kez telefonda görüntülü konuşma şeklinde şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesine müvekkilinin Konya iline gitmesi durumunda otel masraflarının davalı tarafından karşılanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesinin ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocukların velayetlerinin davalı babaya verildigini, davalı babanın Konya’ya kötü niyetli olarak çocuklar ile anne arasındaki şahsi ilişkiyi engellemek amacıyla taşındığını, şahsi ilişkinin kurulması noktasında sorun çıkardığını, çocukların telefonla anneleriyle görüşmelerini engellediğini tarafların yaşadıkları şehirlerin farklı olması nedeniyle müvekkilinin çocuklarını göremediğini, yol giderlerinin ve konaklama giderlerinin müvekkilinin ekonomik gücünü aştığını belirterek çocukların her ayın birinci haftasında yaz tatillerinin tamamında ara tatiller ve yarıyıl tatilinin tamamında müvekkilinin yanında kalacak şekilde ve müşterek çocuklarla her gün en az bir kez telefonda görüntülü konuşma şeklinde şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesine müvekkilinin Konya iline gitmesi durumunda otel masraflarının davalı tarafından karşılanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dosya arasındaki belgelerden, tarafların boşanmalarına ilişkin yapılan yargılama sırasında müşterek çocuk ile davacı baba arasında kişisel ilişkinin düzenlendiği, buna göre yukarıda belirtilen biçimde davacı baba ile müşterek çocukların görüşmesinin belirtildiği, dosya kapsamına göre en son davacının 2018 yaz tatilinde çocukları ile yüzyüze birkaç gün görüştüğü sabittir. Kişisel ilişki tesisine dair kararda görüşmenin belli bir adreste yapılacağına dair hüküm bulunmamaktadır....
Hukuk Dairesinin 2019/3378 Esas ve 2019/6748 Karar sayılı kararı ile tarafların aynı ilde ikamet ettikleri dikkate alınarak yatılı olarak kişisel ilişkinin kurulduğunu, davalının çocuğunu görmeye gelmediğini, bir senelik süre zarfında çocuğu sadece iki defa yatılı olarak aldığını, kış aylarına denk geldiği bu sürede çocuğu sobası dahi yanmayan, kime ait olduğu belli olmayan bir eve götürdüğünü, davalı tarafın sabit bir ikametgahının olmaması nedeniyle müşterek çocuğu götürebileceği belli adresinin bulunmadığını, tüm bu nedenlerle davalıya yatılı olarak tesis edilmiş olan şahsi ilişkinin 1-31 Temmuz 2020 tarihleri arasında kısıtlanarak günlük şahsi ilişkiye dönüştürülmesini, pandemi süreci, davalının belirli bir adresinin bulunmaması ve çocuğun nafakalarını düzenli olarak ödememesi nedeniyle kişisel ilişkinin günlük olarak kurulmasını dava ve talep etmiştir. II....
Aile Mahkemesi’nin 2019/234 Esas sayılı dosyasında yargılaması yapılan velayetin değiştirilmesi davasında bizzat kendisinin belirlediği süreleri aradan 4- 5 ay geçmeden kabul etmeyip tekrar dava açmasının hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olduğunu, çocukla her hafta kişisel ilişkinin kaldırılmasının çocuğun bakım ve gözetimi konusunda ihmallere neden olacağını, çocuğa davacı-karşı davalıdan çok müvekkilinin baktığını, davacı-karşı davalının polis olarak görev yapması nedeniyle mesai mefhumu olmadığından müşterek çocukla yeterince ilgilenmediğini, davacı-karşı davalının annesinin yaşı itibarıyla çocuğun enerjisini kaldıracak yaşı geçtiğini, babaannesinin çocuğa devamlı bağırdığını çocuğun beyan ettiğini belirterek, asıl davada müşterek çocukla müvekkili arasındaki kişisel ilişkinin değiştirilmesi yönündeki talebin reddine karar verilmesini, müvekkili lehine hükmedilmiş olan yoksulluk nafakasının kaldırılması yönündeki talebi ise kabul ettiklerini belirtmiş, birleşen dava dosyası yönünden...
Davacı kadın her ne kadar çocuklar ile baba arasındaki şahsi ilişkinin daraltılmasını, yatılı olmayacak şekilde şahsi ilişki kurulmasını istemiş ise de; sosyal inceleme raporları, tanık anlatımları, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davalı baba ile müşterek çocuklar arasındaki şahsi ilişkinin daraltılmasını gerektirecek, çocukların yüksek menfaatleri aykırı olağanüstü bir durum tespit edilememiştir. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi ana ve baba için bir hak olduğu gibi, çocuk için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır....