Yapılan incelemede, dava konusu 22.05.1970 tarih 13 sıra nolu taşınmazın bulunduğu bölgede 1970 yılında yapılan kadastro tespiti ile 86 parsel numarasını aldığı ve davacının bu parselde 1/4 oranında paydaş yapıldığı, tapulama tutanağının itiraz edilmeksizin 28.12.1970 tarihinde kesinleştiği, sonrasında yapılan ifraz işlemleri sonucu oluşan 821 ve 822 parsel sayılı taşınmazlarda davacının 1/4 oranında paydaş olduğu anlaşılmaktadır....
DAVA Davacılar vekili dava dilekçesinde; dava konusu 1909 ada 2 ve 9 ile 1910 ada 1 parsel sayılı taşınmazlarda dava dışı Selahattin'in hisselerini gerçekte satış olmasına rağmen ön alım hakkının kullanılmasını engellemek amacıyla muvazaalı olarak trampa işlemiyle davalıya devrettiğini, müvekkillerinin gerçekte satış olan bu işleme karşı ön alım haklarını kullanmak istediklerini belirterek, dava konusu taşınmazlarda davalı adına kayıtlı hisselerin müvekkilleri adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu trampa işleminin muvazaalı olmadığını, dava konusu hisseler karşılığında bir daire verildiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur. III....
parsellerden 2060 numaralı parsel de 2064 ve 2688 parsellere ifraz edilmiş olup, çekişmeli 240 ada 9 ve 241 ada 34 parseller ifraz parselleridir ve Hazine adına kayıtlı iken 22/03/1989 tarih 897 yevmiye ile ......
Yönetimi dava dilekçesinde özetle,......evkiinde özel orman statüsündeki (I), (II), (III), (IV) ve (V) no'lu (3478), (3479), (3480), (3481) ve (3482) parseller üzerinde bulunan 114 ada 11 parsel sayılı taşınmazın Devlet ormanı olduğunu belirterek, özel orman olarak sınırlandırma işleminin ve tapusunun iptali ile Devlet ormanı vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, müdahalenin önlenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın özel orman olarak sınırlandırma işleminin ve tapu kaydının iptali ile Devlet ormanı vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, elatmanın önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman savına dayalı, tapu kaydının iptali, özel orman sınırlamasının iptali ve el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1987 yılında kesinleşen orman kadastrosu, 1964 yılında kesinleşen genel arazi kadastrosu yapılmıştır....
Mahkemece dava kabul edilmiş, hükmü davalılardan Tapu Sicil Müdürlüğü temyiz etmiştir. 5520 sayılı yasayla değişik Tapu Kanununun 31.maddesi uyarınca tapu kaydında yüzölçümü miktarının düzeltilebilmesi bir taşınmaz malın gerçek yüzölçümünün Tapu sicilindekinden daha az veya fazla olması, gerçeğin tapu sicilinde yazılı yüzölçümü ile örtüşmemesi dava konusu taşınmazın sınırdaki taşınmazlarla da bir çekişmesinin bulunmaması halinde olanaklıdır. Somut olayda ise, dava konusu 897 parsel sayılı taşınmaz çapa bağlıdır. Böylesine çapa bağlanmış taşınmaz malların yüzölçümü çap kaydının uygulanması ile belirlenir. Ancak, taşınmazın kadastro tespiti veya sonradan yapılan kadastro işlemleri sırasında ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası varsa bunun düzeltmesi 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesine göre düzeltilebilir....
çıkarma işleminin yasal olduğunu bildirerek davanın reddini, tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istediği, yörede 1744 Sayılı Yasanın 2. maddesi uyarınca yapılan çıkarma işleminin Danıştay 8....
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve dava konusu parselin 2/B uygulamasına bağlı arsa niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B uygulaması nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davası niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1944 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1951 yılında 5653 Sayılı Yasaya göre makiye ayırma çalışması, 1994 yılında yapılarak dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi 28.01.1970 tarihinde kesinleşmiştir....
Muazzez Karpuz'un dava konusu taşınmazı alacak ekonomik durumu bulunmadığını beyan ederek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hasan Ali Aydın mirasçıları olan müvekkillerinin hisseleri oranında müvekkilleri adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Valiliği Mera Tahsis Komisyonu kararının ve mera olan sicil kaydının iptali ile dava konusu taşınmazdan ifraz edilerek orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline; ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan ... parsel nolu 5.500,00 m2 yüzölçümündeki orta malı mera niteliğindeki taşınmazın yapılan keşif sonucu fen bilirkişisi ... ile orman mühendisi bilirkişisi ...’ün düzenlemiş oldukları 07/09/2012 tarihli raporunda krokide (B) harfiyle gösterdiği ve yeşil ile boyalı 1.556,00 m2’lik kısmının mera olarak tahsisine ilişkin ......
Burada kendi malzemesi ile bina yapan davacının inşaata başladığından bitimine kadar zemin mülkiyetinin ileride kendine geçirileceği inancında olduğu, bu maksatla hareket ettiğinde kuşku yoktur. 625 parsel üzerindeki bilirkişi krokisinde ... ile gösterilen yerde davacının yaptığı binanın zemin değerinden fazla olduğu da saptanmıştır. Uygulamadaki deyimi ile söylemek gerekirse, temliken tescil davasının kabulünde aranan objektif ve subjektif koşullar olayda gerçekleşmiştir. Kuşkusuz bu yerin tescili için kamu düzeni ile ilgili 3194 sayılı İmar Kanunu hükümlerince ifraz olanağı olup olmadığına da bakmak gerekecektir. Mahkemece bu yön de araştırılmış, idarenin 6.1.2005 tarihli yazısı ile taşınmazın daha önce 625 parsel iken 760 ve 761 parsellere ifraz edilmesi nedeniyle yeniden ifrazın mümkün olmadığını bildirmesi, 3194 sayılı İmar Kanununun 18/son ve Yönetmeliğin 14. maddelerinin de paylı tescile olanak vermemesi nedeniyle dava reddedilmiştir. Dava, 28.5.2003 tarihinde açılmıştır....