Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

F) Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 11/02/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    in arayarak eski müdürün işten ayrıldığını, yerine gelen müdürün görüşmek istediğini söylediğini, yapılan görüşmede yeni müdürün müvekkiline izin bitiminde işe başlayıp başlamıyacağını sorduğunu, müvekkilinin başlıyacağını belirttiğini, aynı bölümde bir kişiye daha ihtiyaç olup olmadığını müvekkiline sorulduğunu, müvekkilinin gerek olmadığını söylediğini, bu görüşmeden sonra 03.11.2009 tarihinde müvekkilinin yerine bir bay personelin alındığını, müvekkilinin bu durumu işyerine sorduğunda kendisine kıdem tazminatı ihbar tazminatı ve beş aylık ücret tutarında ikramiye vereceklerini işe iade davası açmamak şartı ile istifa edip bu tazminatı alabileceğinin söylendiğini, müvekkilinin çalışmak istediğini söylemesi üzerine müvekkiline işe yeni başlamışların yaptığı ... olan raporlama görevinin teklif edildiğini, müvekkilinin bu teklifi kabul etmediğini, genel müdür yardımcısının müvekkiline doğum iznine çıkarken emri vaki yaptığını, doğum sebebi ile ücretsiz izin kullanmasından hoşnut olmadığını...

      Bozma üzerine mahkemesince yüzyüzelik ilkesi nazara alınarak takdiren basit yargılama usulünün uygulanmamasına karar verilerek sanığın halkın bir kesimini sosyal sınıf din mezhep cinsiyet, bölge farklılığına dayanarak alanen aşağılama suçundan 20 eşit taksitte 4.500,00 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir. II. TEMYİZ SEBEPLERİ Sanık müdafiinin temyiz istemi suçun unsurlarının oluşmadığına ve sanığın cezasında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 218 nci maddesi gereğince artırım yapılmaması gerektiğine ilişkindir. III. OLAY VE OLGULAR Dava konusu olay sanığın facebook sosyal paylaşım sitesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu kast ederek, "... memleketi Dersim'dir (dinsiz alevilerin yatağı) ..." diyerek halkın bir kesimini mezhep farklılığına dayanarak alenen aşağılamak suretiyle atılı suçu işlediği iddiasına ilişkindir. IV. GEREKÇE 1.Bandırma 1....

        4 aylık tazminat talebine gelince; iş yasasının 5. maddesinde işverenin işçiler arasında dil, ırk, cinsiyet, siyasal düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep gibi sebeplerle farklı işlem yapması halinde 4 aylık tazminata karar verilebileceği düzenlendiği, oysa somut olayda, iş yasasının 5. maddesinde belirtilen şartların bulunmadığı gerekçesi ile eşit işlem borcu tazminatı ve yıllık ücretli izin alacağı istemlerinin reddine, diğer fark alacakların ise kabulüne karar verilmiştir....

          İndirimden yararlanmayı, kanun yoluna başvurmadan ödemeye bağlamakla, hak arayan ve aynı zamanda somut olayda olduğu gibi haklı çıkan ile hak aramayan arasında açıkça bir ayrım yapılmasına neden olunduğu gibi mahkeme kararı ile belirlenen asgari işçilik oranına indirim uygulanmayarak mahkemenin verdiği karar etkisizleştirilmektedir. Bu ise açıkça hak arama özgürlüğünün ihlalidir ve mahkeme kararını anlamsız hale getirmektedir. Kısaca asgari işçilik oranına itiraz eden ve haklı çıkan tarafın elde ettiği hakkı, indirimden yararlandırmayarak ortadan kaldırmaktır. 21.Anılan yönetmelikteki düzenleme hak arama özgürlüğü kapsamında hak arayanın elde ettiği hakkı, anlamsız kıldığı için AHİS’nin 6. Maddesi ile ve hak arayan ile hak aramayan arasında bu temel hak yönünden ayrım yaptığı için aynı sözleşmenin 14. maddesi ile çatışmaktadır. Aynı zamanda bu düzenleme Anayasa’nın 10 ve 36. maddeleri ile de uyumlu değildir. 22.Hak arama özgürlüğü temel haklardandır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alanen aşağılama, adil yargılamayı etkileme HÜKÜM : Görevsizlik Gereği görüşülüp düşünüldü: Anayasa Mahkemesinin 25.10.1994 ve 01.07.1998 tarihli kararı, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 19.06.2012 tarih, 2012/722 Esas ve 2012/234 Karar ile 05.07.2011 tarih, 2011/3-116 Esas ve 2011/157 Karar sayılı ilamları, Anayasa'nın 07.05.2010 tarih ve 5982 sayılı Kanun'un 15. maddesiyle değişik 145. maddesi gözetildiğinde askeri yargının görev alanının, asker kişilerin askerlik hizmetiyle ilgili işledikleri suçlara bakmakla sınırlı olduğu; ayrıca hükümden sonra, 21.01.2017 tarih ve 6771 sayılı Yasayla Anayasa'ya eklenen Geçici 21. maddesinin E fıkrasının birinci ve son bentleri uyarınca askeri mahkemelerin kaldırıldığı da gözetildiğinde; oluşa, dosya kapsamına ve sanık hakkında TCK.nun 216/2. ve 288. maddelerinde düzenlenmiş olan halkın bir kesimini sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet...

              Davacının davalı işyerinde çalışmakta iken iş aktini vekili vasıtasıyla gönderdiği 20/9/2016 tarihli ihtarname ile; -2012 yılı sonuna kadar dini bayramlarda verilen ikramiyenin kaldırılması -Davacının rızası hilafına fazla mesai yaptırılmayarak fakirleştirilmesi, -Davacıya mobing yapılması, -eşit işe eşit ücret ödenmeyerek eşit davranma ilkesinin ihlal edilmesi -iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili gerekli önlemlerin alınmaması, -yıllık iznin rıza hilafına parçalı olarak kullandırılması, yıllık izin kurulu oluşturulmaması, yıllık izin günlerinin keyfi olarak belirlenmesi, yıllık izin ücretinin peşin olarak ödenmemesi, hafta sonu tatillerinin son bir seneye kadar izne eklenmemesi vs. nedenlerle; İş aktinin feshedildiği, davacının ayrılışının işveren tarafından 03 koduyla SGK ya bildirildiği anlaşılmaktadır....

              Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı ile davalı şirketin davacıya karşı ayrımcılık yaptığı olgusunun kesin hüküm ile sabit olduğunu, davalının İş Kanunun 5/6 maddesinde düzenlenen ayrımcılık tazminatına mahkum edilmesi koşullarının oluştuğunu, İş Kanunun 5/6 maddesi gereğince, tahkikat neticesinde belirlenecek Kanunda öngörülen en yüksek tutar üzerinden ayrımcılık tazminatına mahkum edilmesini ve bu miktarın en yüksek banka mevduat faizi ile davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili Av. ... mahkememize sunmuş olduğu 18/08/2015 havale tarihli cevap dilekçesi ile özetle; davacının belirsiz alacak davası açtığını ancak HMK'nun 107....

                Kanun'un 5. maddesinin ikinci fıkrasında tam süreli-kısmî süreli işçi ile belirli süreli-belirsiz süreli işçi arasında farklı işlem yapma yasağı öngörülmüş, üçüncü fıkrada ise cinsiyet ve gebelik sebebiyle ayrım yasağı düzenlenmiş ve bu durumda olan işçiler bakımından iş sözleşmesinin sona ermesinde de işverenin eşit davranma borcu vurgulanmıştır. Bununla birlikte, işverenin işin niteliği ile biyolojik nedenlerle faklı davranabileceği bahsi geçen hükümde açıklanmıştır. Yine değinilen maddenin dördüncü ve beşinci fıkralarında, işverenin ücret ödeme borcunun ifası sırasında cinsiyet nedeniyle ayrım yapamayacağından söz edilmektedir. Burada sözü edilen ücretin genel anlamda ücret olduğu ve ücretin dışında kalan ikramiye, pirim v.b. ödemleri de kapsadığı açıktır. Bundan başka 4857 sayılı Kanun'un 18. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde sözü edilen sendikal nedenlere dayalı ayrım yasağı da mutlak ayrım yasağı kapsamında değerlendirilmelidir....

                  ile kullandırılmayan yıllık izin alacağının tespiti ile fark ücret alacağı, ikramiye alacağı, eksik ödenene ödenmeyen yol ve yemek yardımı, eşit işlem borcuna aykırılık tazminatı, mobbing ve manevi tazminat alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu