Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/254 Esas KARAR NO: 2022/806 DAVA: İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması veya Devrinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 10/04/2021 KARAR TARİHİ: 04/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (ticari işletmenin satılması veya devrinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında -----tarihli sözleşme akdedildiğini, müvekkilinin ---- hissesinin davalıya devretmeyi taahhüt ettiğini, davalının ---- bedelini işletme bünyesinden kazanarak ödemeyi taahhüt ettiğini, müvekkilinin, taraflar arasındaki sözleşme gereklerini yerine getirdiğini, ancak davalının sözleşme gereğince taahhüt ettiği şekilde işbu hisselere karşılık ödemeleri yapmadığını, müvekkilinin davalıdan olan alacağının tahsili için-----dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını davalının itirazı neticesinde icra takibinin durduğunu, Davalının kötü niyetli olarak ve müvekkilin alacağını...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2018/1483 Esas KARAR NO : 2021/576 DAVA : Menfi Tespit (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 25/07/2017 KARAR TARİHİ : 25/05/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili davacı ... arasında 28/12/2016 tarihinde yapılan ----------- adresindeki -----anlaşma yapıldığını, davacının bu sözleşmede taahhüt ettiği devir hakkının olduğunu, yapılacak kira sözleşmesinde kendilerinin de bu hakka sahip olarak işyerini devredeceğini taahhüt ettiğini, sözleşmede bu hususun belirtildiğini, ancak mal sahibi davalıya böyle bir hak verilmediğinin ve böyle bir devir --- yapamayacağının belirtildiğini, mal sahibi tarafından iş yerinin anahtarları alınarak davalıya verildiğini, iş yerinde tadilat işlemleri için 3.000,00 TL masraf...

      Kişilere ödenmek zorunda kalının masraf ile cezai şart alacağıdır Asıl davada yüklenici 7 kalem alacak ve zarar talebinde bulunmuştur. Bunlar, fazla yaptırılan bedeli ödenmeyen işler, işin uzamasından kaynaklanan zarar, vade farkı alacağı, yeniden değerleme alacağı, çek kırdırma zararı, haksız kesintiler ve teminat çekinin iadesidir. Asıl dava, ilk açıldığında harca esas değer 100.000 TL olarak gösterilmiş, 12/12/2018 tarihli açıklama dilekçesi ile 72 kalem işte fazla yaptırılan imalatlar sebebiyle 1.094.769,09 TL, İşin uzamasından kaynaklanan 121.336,37 TL alacağı, Vade farkı alacağı olarak şimdilik 1.000 TL, Davalıdan kaynaklanan sebeplerle işin uzaması sonucu yeniden değerleme alacağı olarak şimdilik 1.000 TL, Çek kırdırma sebebiyle doğan şimdilik 1000 TL zarar, Bazı malzemeler sebebiyle haksız yapılan kesintiler sebebiyle 23.152,48 TL zararın tahsili ile 165.000 TL tutarındaki çekin iadesi olmak üzere 1.406.257 TL talep ettiğini belirtmiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/495 esasında kayıtlı davasında cezai şart alacağını dava etmiş, mahkemece sözleşmede kararlaştırılan 30.000.00 YTL cezai şart alacağı hüküm altına alınmış, mahkeme hükmü Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. Eldeki davada ise, cezai şart alacağı dışında kalan sözleşmenin ifası uğruna yapılan harcamaların tahsili dava edilmektedir. Az yukarıda söylendiği üzere, cezai şart alacaklısı dönme cezasına ilişkin dava açıp cezai şart alacağını tahsil ettiği takdirde uğradığı bütün zararlar dönme cezası kapsamında kaldığından başkaca bir ad altında talepte bulunamaz. Aksinin kabulü halinde, sözleşmede kararlaştırılan ve tahsil edilen dönme cezasının bir anlamı kalmaz. Yapılan bu saptamalar karşısında, mahkemece davanın reddi yerine hukuki değerlendirmede yanılgıya düşülerek yazılı bazı gerekçelerle kısmen kabulü doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....

          e yaptığı 16.350,00 TL ödeme toplamı da mahsup edildikten sonra davacının 10.427,08 TL alacağı kaldığının saptandığı, davalının manevi tazminat iddiasının kanıtlanamadığı ancak davacının akde aykırı davranması nedeniyle davalı yararına 89.350,00 TL cezai şart alacağının oluştuğundan bahisle asıl davanın kısmen kabulüne 10.427,08 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalı (karşı davacıdan) tahsiline, davacının fazlaya dair talebinin ve cezai şart isteminin reddine, karşı davada davalı karşı davacının manevi tazminat isteminin reddine, cezai şarttan kaynaklanan alacak talebinin kabulüyle 89.350,00 TL alacağın davacı karşı davalıdan tahsiline, hükmedilen alacağa dava tarihinden itibaren ticari faiz uygulamasına karar verilmiş, hüküm davacı (karşı davalı) vekilince temyiz edilmiştir 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı (karşı davalı) vekilinin aşağıdaki bendin...

            Sözleşmesinin 4. 17. 30. maddesi ile ve alt kira sözleşmesinin 5. maddelerine göre taraflar arasında toplam 200.000 USD cezai şart kararlaştırılmış, ancak mahkemece kararlaştırılan cezai şartın fahiş olduğu ve sözleşme serbestisi kapsamında değerlendirilemeyecği gerekçesiyle birleşen davada davacının cezai şarta ilişkin alacak talebinin reddine karar verilmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/658 Esas KARAR NO : 2022/11 DAVA : Alacak (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 27/12/2019 KARAR TARİHİ : 14/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan asıl dosyada Alacak (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) ve birleşen dosyada Alacak (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ASIL DOSYA YÖNÜNDEN; Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; dava şartı olan arabuluculuğa taraflarınca başvurulduğunu ve anlaşmaya varılamadığını, müvekkili şirketin ilaç ve kimya sektöründe ciddi işler ve yatırımlar yapmış ve yapmaya devam eden bir firma olduğunu, söz konusu yatırımlarını davalılara ait şirket hisseleri, fabrika binası ve fabrika binası içerisinde yer alan tefrişat ve demirbaşları satın almak sureti ile devam ettirmek arzu ve niyetinde olduğunu, bu anlamda davalılar ile bila tarihli Şirket Satış...

                3.2.6.5.mad.gereğince kestiği cezai şart faturasını davalıdan talep edemeyeceği, tarafların talebi olan ceza-i Şart veya kötü niyet tazminatı ihtimal hesabının; 53.880,72 TL X 20 / 100 = 10.776,14 TL’sı olacağı..." yolunda görüş bildirildiği görülmüştür....

                Ancak, Sayın Mahkemenin davacı şirketin cezai şartı ve buna ilişkin olarak da icra cezai şartı ve gecikme zammını talep edebileceği yönünde kara vermesi hali için dava konusu olaya ilişkin cezai şart, icra cezai şart ve gecikme zammını belirlenerek aşağıda arz edilmiştir. Davalı, sözleşmenin 4.6. Maddesinde belirlenen teminatı eksik ödemiştir. Sözleşme 7.2. Maddesinde; "Abonenin, sözleşmenin herhangi bir hükmünü ihlal etmesi halinde tedarikçinin sözleşme Madde 7.1.'deki cezai şartı, Madde 4.2.'deki icra cezai şart Ve gecikme zammını uygulama hakkı vardır” hükmünü dayanak yapan davacı en yüksek faturanın 2 katı 2x94.609,10 TL=189.218,20 TL cezai şartı, cezai şart ödenmediğinden cezai şartın 9612 kadar 189.218,20 TLx0,12= 22.706,18 TL icra cezai şart, takip tarihine kadar da 5.361,18 TL gecikme zammı ile birlikte toplam alacağı 217.285,56 TL olarak belirlemiştir.....

                  Ayrıca rekabet yasağının belirlenmesinde ticari sırrın ne olduğu uzman mahkemelerce değerlendirilmesi gereken ve piyasa şartlarıyla sıkı sıkıya bağlı bulunan ticari bir konudur. Kaldı ki, davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4. maddesiyle kanun koyucu çok açık bir şekilde 818 sayılı Kanun'un 348. maddesinden kaynaklanan davaların mutlak ticari davalardan olduğunu öngörmüştür. Mutlak ticari davalar herhangi bir unsurun, bağlama noktasının veya sebebin davanın ticari niteliğini değiştirmediği, mahkemenin kanaatinin rol oynamadığı davalardandır....

                    UYAP Entegrasyonu