WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : boşanmadan sonra açılan katkı payı alacağı ... ile ... aralarındaki boşanmadan sonra açılan katkı payı alacağı davasının kabulüne dair Karşıyaka 3....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Sonra Açılan Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm boşanmadan sonra açılan ziynet alacağına ilişkin olup, inceleme görevinin Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren 12.02.2016 tarihli 2016/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünülmektedir. Ne var ki, Yargıtay Kanununda 6644 sayılı kanunla yapılan ve 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik gereğince dosyanın bu Daireye değil, işbölümü uyuşmazlıklarını çözmekle görevli Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/601 KARAR NO : 2019/646 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SALİHLİ AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/12/2018 NUMARASI : 2018/413 ESAS - 2018/949 KARAR DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; Salihli Aile Mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davanın kararına karşı, davalı Nüfus Müdürlüğü tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla; HMK'nun 353. maddesi gereğince; duruşma yapılmadan incelenmesine karar verilerek, HMK'nun 355. maddesi gereğince de; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak dosya incelendi,gereği düşünüldü; İDDİA : Davacı vekili 24.05.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; tarafların Manisa 2.Aile Mahkemesi'nin 2012/129- 224 E-K sayılı kararı ile boşandıklarını müşterek çocuk 05.01.2011 doğumlu Selçuk Rüzgar' ın...

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/06/2021 NUMARASI : 2019/404 2021/598 DAVA KONUSU : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması KARAR : KARAR YAZIM TARİHİ : 29/09/2021 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı-birleşen dosya davacısı kadın tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Çorlu 2.Aile Mahkemesinin 2014/408 esas 2016/434 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, kararın 21/03/2019 tarihinde kesinleştiğini, davalının boşanma kararından sonra müşterek çocuğu bırakıp evi terk ettiğini, çocuğun annesinin yanına gitmek istemediğini, icra ile geldiklerinde çocuğun bütün konuşmalarına rağmen ikna olmadığını, ağlayarak annesinin yanına gittiğini, mutsuz olduğunu, annesinin ailesini de doğru düzgün tanımadığını, çocuğun...

      Davalı, duruşmadaki beyanında; açılan davayı kabul etmediğini, 450 TL ücret aldığını, evli olup ekonomik durumunun kötü olduğunu beyan etmiş, ancak 100 TL nafaka ödeyebileceğini açıklamıştır. Mahkemece; boşanmadan sonra davalının yeniden evlendiği, masrafların da artış olduğu ve davalının Yeşilvadi Sır sitesinde kapıcı olarak asgari ücretle çalıştığı, ödeyebileceği iştirak nafakasında herhangi bir artış olmadığı gibi, davacı vekilinin sunmuş olduğu belgelerden tarafların ortak çocuklarının tüm tedavi masraflarının devlet tarafından karşılandığı, ilaç katkı payından dahi muaf olduğu anlaşılmakla; iştirak nafakasının arttırılması yönünde açılan davanın ispatlanamadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin her zaman ailesine karşı şefkatli bir eş ve baba olduğunu, evlilik birliği süresi içinde küçük Selen'in altını değiştiren banyosunu yaptıran müvekkilinin kendisi olduğunu, tarafların evlilik birliğinin bitmesinde davacının dava dilekçesindeki iddialar gibi olmadığını, davacının müvekkilini aldattığını, boşanmadan sonra müşterek çocuğun hiçbir şekilde sürekli olarak davacının yanında kalmadığını, müvekkilinin çocuğun anne sevgisine muhtaç olduğunu bilecek olgunlukta olduğundan çocuk ile davacının kişisel ilişki günlerine bakılmayıp 2- 3 gün annesinde 2- 3 gün babasında kalarak boşanma sürecinden en az zararla çıkmasının sağlanılmaya çalışıldığını, küçük Selen'in müvekkilinde kalmadığı zamanlarda dahi Selen'i kreşten alarak davacıya götürdüğünü, davacının müvekkilinin annesinin vefatı nedeniyle cenaze işlemleri ve baş sağlığı için eve gelen gidenlerle uğraştığı süreçte küçük Selen'in sadece 10 gün kendisinde kalmasını dahi sorun yaptığını...

        Tarafların barınma, gelir, sosyal ve psikolojik durumlarına göre çocuğun sağlıklı gelişimi için velâyeti üstlenmeye engel bir durumunun bulunup bulunmadığının araştırılması gerekir. Alınan rapor, çocuğun görüşü ve diğer deliler de göz önüne alınarak, çocuğun hangi ebeveyn yanında kalmasının menfaatine olacağı tespit edilerek velayet konusunda bir karar verilmesi gerekir. Yukarıdaki açıklamalar ve tüm dosya kapsamından; mahkemece yargılama sürecinde 17.06.2016 tarihinde ve 14.10.2016 tarihinde iki rapor alındığı görülmektedir. Bu raporlar arasında çelişki mevcuttur. Zira ilk raporda, kadının 2011 yılındaki boşanmadan sonra evlenme düşüncesiyle görüştüğü bir erkek ile aynı otel odasında ve yatakta uyudukları, bu sırada 2008 doğumlu İnci’nin aynı odada bulunduğu, yapılan görüşmede çocuğun çekingen bir şekilde ayıp şeyler olduğunu ifade ettiği, bu durumun ise çocuğun cinsel kimlik oluşumunu olumsuz etkileyeceğinden bahisle velâyetin babaya verilmesi uygun görülmüştür....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2020 NUMARASI : 2020/230 ESAS - 2020/791 KARAR DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : Yukarıda mahkemesi, karar tarihi, esas-karar sayısı, konusu ve tarafları gösterilen karar aleyhine, dahili davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderilmiş olup, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosya incelendi, işin gereği görüşülüp düşünüldü: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 07/09/2018 tarihinde boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye bırakıldığını ve halende anne ile kaldığını, bu nedenle müşterek çocuk Ayaz Emre Kalkan'ın soyisminin "Taşgit" olarak değiştirilmesine karar verilmesi talep edilmiştir. SAVUNMA: Davalı ve dahili davalının herhangi bir cevap dilekçesi vermedikleri anlaşılmıştır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Davanın Çocuğun İsminin Değiştirilmesi ve Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) davasında; davacı taraf; hükmün tamamına yönelik süresinde istinaf başvuru talebinde bulunmuştur....

          Aynı Kanunun 19/.... maddesi uyarınca “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” ve aynı Kanunun .... maddesine göre de “Velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri, ana ve babasının; ana ve babanın ortak yerleşim yeri yoksa, çocuğun kendisine bırakıldığı ana veya babanın yerleşim yeridir. Diğer hallerde çocuğun oturma yeri, onun yerleşim yeri sayılır. Vesayet altındaki kişilerin yerleşim yeri, bağlı oldukları vesayet makamının bulunduğu yerdir.” UYAP’tan alınan nüfus kaydına göre kısıtlı adayının annesinin velayeti altında bulunduğu ve kısıtlı adayının annesinin Bergama Sulh Hukuk Mahkemesinin ....11.2013 tarih ve 2013/481 E. - 2013/546 K. sayılı kararı ile kısıtlandığı anlaşıldığından, vesayet altındaki kişilerin ve onların velayeti altında bulunan küçüklerin yerleşim yeri de vesayet makamının bulunduğu yer olduğundan uyuşmazlığın Bergama Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

            UYAP Entegrasyonu