AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2021 NUMARASI : 2020/892- 2021/224 DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların Kayseri 4....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2021 NUMARASI : 2020/892- 2021/224 DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların Kayseri 4....
Kadının, davaya itirazının, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup olmadığı, az da olsa bir kusuru varsa dikkate alınabilir. Oysa kadının gerçekleşen bir kusuru bulunmamaktadır. Bu halde kadının "davanın reddini" istemesi hakkın kötüye kullanılması olarak görülemez. Öyleyse koca tarafından açılan boşanma davasının reddi gerekirken, yasal olmayan gerekçe ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi doğru görülmemiştir. b)Kadın tarafından açılan, "nafaka" davası, Türk Medeni Kanununun 197'nci maddesine dayanmaktadır. Bir başka kadınla ilişkisi sebebiyle kocanın eşiyle birlikte yaşamaktan kaçındığı toplanan delillerle gerçekleştiğine göre, kadın ayrı yaşamakta ve nafaka talebinde haklıdır....
Cevap dilekçesi: Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının ailesinin evliliğe müdahale ettiklerini, kadının ailesi tarafından doldurulduğunu, aile içindeki erkek ve ailesine hakaret ettiklerini, hor gördüklerini, tehdit ettiklerini, aşırı kıskançlık gösterdiğini, erkeğin dışarı çıkmasına izin vermediğini, birlik yükümlülüklerini yerine getirmediğini, yemek ve ev işi yapmadığını, Fransa'da soyadını değiştirmediğini, kapıda benim soyadım yazıyor defol git diye sürekli söylediğini, hakaret ettiğini, bayılma rahatsızlığını gizlediğini, erkeğin ailesini bayramlarda dahi aramadığını, saygı duymadığını, erkeğin ailesiyle görüşmesini istemediğini, Türkiye'ye ziyarete geldiklerinde erkeğin ailesini ziyarete gelmediğini, eşini arayıp sormadığını, kadının abisinin erkeğin babasına hakaret ve tehdit ettiğini, balkona iç çamaşırı ile çıktığını, arkadaşları ile alkol aldığını, her anlaşmazlıkta ailesinin evine gittiğini, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesinin 08/02/2023 tarih, 2022/10002 Esas, 2023/467 Karar sayılı ilamı ile bozulması üzerine Dairemizce duruşma açılarak yapılan yargılama sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA Davacı koca vekili, dava dilekçesinde özetle; kadının müvekkilin ailesine saygı göstermediğini, memleket ziyaretlerinde eşinin ailesini ziyaret etmediğini, müvekkilin ablasına hakaret ettiğini, kadının kıskanç olup kadının davranışları sebebiyle müvekkilinin ailesiyle görüşemediğini belirterek evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini ve ev eşyalarının iadesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA Davalı kadın, cevap dilekçesinde; kocasının hayatında başka bir kadın olduğunu, bu sebeple davranışlarının değiştiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
İstinaf incelemesine gönderilen dosyada, davacı vekilinin ibraz ettiği vekaletnamede çocuğun annesinin soyadını kullanmaya izin davasını takip etmek için özel yetki bulunmadığı, evveliyatla bu hususta vekile (Çocuğun, annesinin soyadını kullanmaya izin davası için özel yetki taşıyan) vekaletnamesinin aslını veya onaylı örneğini sunması için kesin süre verilmesi (HMK m. 77), bu süre içinde özel vekaletname verilmez veya davacı asil yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçe ile mahkemeye bildirmez ise vekil tarafından yapılan işlemlerin yapılmamış sayılacağının ihtar edilmesi ve tebligatların bu ikinci halde davacı asile yapılmak sureti ile davacı asile (özel yetkiyi içeren) vekaletnamesi bulunmayan avukat tarafından yapılan işlemleri kabul edip etmediği yönünde beyanda bulunması, beyanda bulunmaz ise vekil tarafından yapılan işlemlerin yapılmamış sayılacağının ihtarını içerir tebligat yapılmasından sonra yargılamanın yapılması için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar...
kullanmasına izin verilmesini talep etmiştir....
Ancak; Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacıların, 22 Mart 1989 tarihinde Berlin Steglitz evlendirme dairesinde evlenip ... soyadını taşıyacaklarını bildirdikleri, Alman vatandaşı olan ...'in doğum soyadı ... iken evlenme ile birlikte "..." olarak değiştiği, Türk Medeni Kanununun 187. maddesinde yer alan "Kadın evlenmekle kocasının soyadını alır" hükmü uyarınca, davacı Dirk Michael'in soyadının "..." olduğu anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında davacı ...'nin kocası olan Dirk Michael'in soyadının, evlenmeyle ... olduğu dikkate alınarak davacı ...'nin soyadının, "..." olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçeyle davanın ... yönünden de reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
ile tanınmış olması nedeniyle boşanmadan sonrada bu soy ismini kullanmasına izin verilmesini talep etmişlerdir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanan Kadının Çocuğa Kendi Soyadının Verilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı anne dava dilekçesinde davalı ile Gebze 4....