Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

bu konuda icra dosyasına haricen tahsil bildiriminde bulunduğunu, itirazın kaldırılması davasına konu ödeme emrinin birikmiş nafaka alacağına ilişkin olduğunu, davacı-takip alacaklısı tarafın icra dosyasında talep üzerine düzenlenen 14/05/2020 tarihli ödeme emrine davalı-takip borçlusunun itiraz etmesi üzerine itirazın kaldırılmasının istendiğini, davanın konusunun 14.05.2020 tarihli ödeme emrine yönelik itirazın kaldırılması davası olması ve itirazın kaldırılması davasına konu ödeme emrinde istenilen 2019 yılı 8,9,10,11 ve 12.aylara ait toplam 5 aylık birikmiş nafaka alacağı taraflar arasında ihtilaf konusu olmayan ve taraflar arasında düzenlenen protokole göre ödendiğini, her ne kadar davacı taraf istinaf dilekçesinde ve dava dilekçesinde 2020 yılı Eylül ayı nafaka bedelinin ödenmediği, rapora göre de müvekkilinin birikmiş nafaka alacağının bulunduğu ileri sürülmüş ise de davacı tarafın birikmiş nafaka alacağı olup olmadığını, 2020 Eylül ayı nafaka bedelinin ödenip ödenmediği hususu...

    Borçlunun, nafakanın kaldırılması veya azaltılması talebiyle dava açmış olması halinde, ileri sürdüğü sebepler göz önünde bulundurularak, tazyik hapsinin uygulanması bu davanın sonuna bırakılabilir." hükmü ile düzenlenmiştir. Somut olayda; borçlu kabahatli aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle çıkarılan icra emrine birikmiş nafaka alacağının faizi ile birlikte hesaplanan miktarı ile tahsilinin talep edildiği dikkate alındığında, takibin adi alacak hükmünde olduğu ve bu paranın ödenmemesinin nafaka hükümlerine aykırı davranmak suçunu oluşturmayacağının kabulü gerekir. Açıklanan nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 13/05/2014 tarihli ve ... değişik iş sayılı kararının CMK'nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, kabahatli hakkında nafaka borcunu ödememek eyleminden dolayı hükmolunan tazyik hapsinin kaldırılmasına, 18/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2023 NUMARASI : 2023/155 ESAS 2023/458 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili T1 için aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının 2.500,00 TL'ye çıkartılmasını, müşterek çocuk Miraç Efe için aylık 800,00 TL iştirak nafakasının 2.000,00 TL'ye çıkartılmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı cevap dilekçesi ile davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde: Davanın kısmen kabulü ile; Eskişehir 3....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1194 KARAR NO : 2021/2787 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : OSMANİYE İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/03/2020 NUMARASI : 2019/482 ESAS 2020/112 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali|Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Osmaniye İcra Hukuk Mahkemesi'nin 19/03/2020 tarih ve 2019/482 Esas 2020/112 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davalı T3 Vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA: Davacı borçlu T1 Vekili dava dilekçesinde özetle; Osmaniye 2.İcra Müdürlüğüne 29.09.2019 tarihli nafaka kapak hesabına Tokat İcra Daireleri aracılığıyla 25/11/2019 tarihinde müvekkilinin itirazını gönderdiklerini itirazlarının hiç incelenmeden aynı gün reddine karar verildiğini, müvekkili hakkında 2009 yılından bu yana nafaka nedeniyle icra takibi yapıldığını, müvekkilinin kendisine gelen her haciz müzekkeresine karşılık hiçbir sıkıntı ve zorlama çıkartmadan istenen...

      Ancak mahkemece, davacının diğer oğlu olan dava dışı ...'ın, hakkında yapılan sosyal ekonomik durum araştırmasında, PVC doğrama işi ile uğraştığı ve aylık 2.000 TL geliri bulunduğu saptanmış olmasına karşın, gerekçeli kararda dava dışı ...'ın 10.01.2015 tarihinde kısmi felç geçirdiği ve gelirinin bulunmadığı şeklinde bir tesbite yer verildiği ve nafaka miktarının takdirinde değerlendirmenin buna göre yapıldığı, ayrıca davalı tarafça iddia edilmiş olmasına karşın davacının miras yolu ile edindiği taşınmaz mal bulunup bulunmadığı hususunun da araştırılmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, mirasçılıkta da aynı sırada yer alan dava dışı diğer evlatların da nafakaya katılma yükümlülüğü gözetildiğinde, davacının dava dışı diğer oğlu ...'...

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2022 NUMARASI : 2021/1917 ESAS 2022/573 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuk Yusuf Buğra için aylık 400,00 TL olarak belirlenen nafakanın artırılarak en az aylık 2.500,00 TL olarak belirlenmesini, nafakanın günümüz ekonomik şartları ve enflasyon oranı doğrultusunda her yıl düzenli olarak artırılmasını ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Dava; nafaka (yardım nafakası) istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 328/1.maddesi "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder." Aynı yasanın 2.fıkrasında ise, "Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitim sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler." 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 364.maddesi; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür." 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 365/2.maddesi; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir." hükmünü içermektedir....

        Davalı vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde özetle, önceki iştirak nafakasının çocuğun ergin olması ile yasa gereği sona erdiğini, davacının ergin olup nafaka talep hakkının bulunmadığını, talep edilen nafaka miktarının hakkaniyete aykırı olduğunu, davacının annesinin 40'lı yaşlarda olduğunu ve çalışmasının mümkün olduğunu, ancak yıllardır müvekkilden aldığı nafaka ile geçindiğini belirterek, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir. Mahkekemece yapılan yargılama sonucunda, " davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davacı yararına aylık 550,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine; fazlaya ilişkin talebin reddine" karar verilmiştir. Davalı vekili nafaka takdiri ve miktarı, nafakanın kısmen kabulü kısmen reddine karar verilmesine rağmen müvekkili lehine vekalet ücreti verilmemesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

        Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 450,00 TL olan yoksulluk nafakasının 700,00 TL'ye yükseltilmesine ve nafaka miktarının her yıl . oranında artırılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK'nın 331. maddesi gereğince durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır. Buna göre mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı zorunlu kılması gerekmektedir. Artırım davasında; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalıdır....

          Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun 329/1. maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderleri de gözönünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi) TMK.'nın 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası miktarı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır. Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; 1997 doğumlu olan müşterek çocuğun dava tarihi itibari ile lise öğrencisi olduğu, davacı annenin hemşire olduğu ve aylık 2.600 TL maaş aldığı, davalı babanın da polis memuru olduğu ve aylık 2.800 TL maaş aldığı anlaşılmaktadır....

            UYAP Entegrasyonu