Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Aralarında mecburi dava arkadaşlığı bulunmayan davacı ve küçüklerden herbiri için temyize konu artırılan nafaka miktarı 1540 TL'yi geçmemektedir.5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK. nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2011 tarihinden itibaren 1.540 TL. ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 tarih ve 2005/3-169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır.Hüküm, yıllık nafaka (farkı) miktarı itibariyle kesin niteliktedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nafaka alacaklarının kim olduğu ve ne miktarda tahsil edileceğine ilişkin tavzih kararı verilmesi masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davada nafaka talebinde bulunulmuş, mahkemece verilen karar 26.7.2002 tarihinde kesinleşmiş, kesinleşen bu karar üzerine davacı tarafından “nafaka alacaklılarının kimler olduğu ve söz konusu nafaka alacaklılarına kişi başına ne kadar nafaka takdir edileceği hususunda davacı tarafça tavzih talebinde bulunulmuştur. Mahkemece, tavzih dilekçesinin reddine ve karar kesinleştiğinde dosyanın görevli aile mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş,karar davacı tarafça temyiz edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk ( Aile ) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka Yukarıda tarihi, numarası, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; Dairenin * 15.05.2006 gün ve 1577 – 7558 sayılı ilamiyle* bozulmasına karar verilmişti. Sözü geçen Dairemiz kararının nafaka yönünden düzeltilmesi istenilmekle, evrak okundu, gereği görüşülüp düşünüldü. * Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 23.6.1996 gün 4146 sayılı kanun ile değişik 440/III-1 maddesi ile taşınır mal ve alacak davalarında karar düzeltme sınırı 1.1.1998 tarihinden itibaren 300.000.000 liraya 1.1.2000 tarihinden itibaren 600.000.000 liraya 21.7.2004 tarihinden itibaren 6.000.000.000 liraya çıkarılmıştır. Hukuk Genel Kurulu; 30.03.2005 gün ve 196-239 sayılı kararında açıklanan gerekçelerle, temyiz ve karar düzeltmelerde, bağlanan yıllık nafaka miktarının gözetileceğini açıklamıştır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki boşanma ve birleşen nafaka davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı kadının birleşen nafaka davasının Türk Medeni Kanununun 197....

          Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. 176/4.maddesinde ise; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." denilmektedir. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı.... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların boşanma ilamı 06.02.2014 tarihinde kesinleşmiş, boşanma ilamıyla davacı lehine aylık 400 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, eldeki artırım davası 18.01.2016 tarihinde açılmıştır....

            Diğer taraftan nafaka miktarı belirlenirken, çocuğa fiilen bakan anne babanın, bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların dikkate alınması zorunludur. Hakim, nafaka takdirinde; nafaka alacaklısı çocukların ihtiyaçlarıyla nafaka yükümlüsünün gelir durumu arasındaki dengeyi kurarak, hakkaniyet ölçüsünde nafakaya hükmetmelidir Dosyadaki bilgi ve belgelerden, tarafların 14.04.2014 tarihinde boşandığı, müşterek çocuk 1999 doğumlu ...'un velayetinin davacı anneye bırakıldığı, davacının işçi olduğu, aylık 1.273.50 TL gelirinin olduğunu, davalının ise Bağ-Kur kaydı olup, aylık 1.273.50 TL aldığı, adına kayıtlı beş adet arsa ile bir adet tarla niteliğinde taşınmazının olduğu tespit edilmiştir. Somut olayda; dava tarihi itibariyle davalının sosyal ekonomik durumu tam olarak tesbit edilip araştırılmadan eksik araştırma ve inceleme sonucunda hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir....

              Bu nedenle mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır. ./.. -2- Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar .... Aile Mahkemesi' nin 17.07.2014 tarih ve....sayılı ilamıyla boşanmışlar, boşanma ilamı 01.10.2015 günü kesinleşmiş, boşanma ilamıyla davacı lehine aylık 350 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, eldeki artırım davası ise 12.11.2015 tarihinde açılmıştır....

                Ancak, takip talebi incelendiğinde , 5 çocuk içinde ayrı ayrı 150 şer ay nafaka talep edildiği bu hesaba göre istenen toplam nafaka miktarının 45.000,00 TL olduğu , çocuk başına 9.000,00 TL nafaka istendiği anlaşılmıştır. Bu durumda , çocuk başına 12,5 yıllık nafaka istenmektedir. Takip tarihinden geriye doğru 12,5 yıl geriye gidildiğinde 30 aylık nafakalar zamanaşımına uğramıştır. Yani her çocuk için 30x60 TL= 1.800,00 TL lik nafaka, beş çocuk için toplam 9.000TL lik nafaka zamanaşımına uğradığından bu kısım için icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekir. Ancak davacının talebin takibin durdurulması ile kısıtlı olduğundan söz konusu miktar bakımından takibin durdurulması gerekir. Diğer taraftan , çocukların reşit olduğu tarihten sonra tahakkuk eden nafakalar yönünden de davalı annenin takip hakkı bulunmadığından bu tutar nafakalar için aktif husumet yokluğundan takibin iptali gerekir....

                Lehlerine nafaka takdir edilen çocuklar arasında HMK'nın 59. maddesi gereğince ihtiyari dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Davacı taraf reddedilen nafaka miktarlar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Müşterek çocuk Defne Su yönünden reddedilen nafaka miktarı (450,00.-TL x 12 = 5.400,00.-TL olup hükmün verildiği tarih itibarı ile öngörülen kesinlik sınırının altındadır. Bu durumda, hüküm tarihi itibarı ile kesin olduğu yasada açıkça belirtilen kabul edilen müşterek çocuk Defne Su yönünden reddedilen nafaka miktarı yönünden davacı taraf istinaf kanun yolu başvurusunda bulunamaz....

                Aile Mahkemesi 2010/407 Esas 2010/462 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, çocuklarının velayetinin davalı üzerine verildiğini aylık 500 TL nafaka olarak başladığını, ödemeleri düzenli olarak yaptığı halde davalının nafaka artırım davası açarak nafaka artırımının 650 TL olduğunu, nafaka artışlarının her yıl Tefe Tüfeye göre artırılması sonucunda şu anda 1.080 TL nafaka ödediğini, kendisinin şu an 3.500 TL maaş almakta olduğunu bunun 1.000 TL sinin kira ödemesi olduğunu, elektirik su giderlerinin 400 TLyi bulduğunu, çocuğunun bakımıyla kendisinin ilgilendiğini, bunun harcamasının 1.000 TLyi bulduğunu, elinde kalan miktarla hasta çocuğuyla geçinmek zorunda kaldığını elinde kalan miktarın az olduğunu, bu durumun kendisini olumsuz etkileyip mağdur durumda bıraktığını, bu nedenle nafakada indirime gidilmesi ve artışların sonlandırılmasını talep ve dava etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu