WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1575 KARAR NO : 2021/1550 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YERKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/05/2021 Tarihli Ara Karar NUMARASI : 2020/181 DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen dosyada verilen ara karara karış davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili 02/07/2020 tarihli dilekçesinde özetle; Davalının kusurlu tutum ve davranışları yüzünden evlilik birliğinin temelden sarsıldığını ve boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı birleşen dosya davalısı vekilinin 20/11/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; davanın kabulü ile şiddetli geçimsizlik nedeniyle eşlerin boşanmalarına, müşterek çocuklar Mert ve Tuğba Çalışkan'ın velayetlerinin davacı babaya verilmesine karar verilmesini, mahkeme masraflarının da karşı yana tahmilini davacı vekili olarak arz ve talep etmiştir....

Maddesi uyarınca nispi butlan nedeniyle iptaline, davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasının reddine, davacı lehine 8.000,00 TL maddi, 9.000,00 TL manevi tazminat ile aylık 350,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına, davalının nafaka ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istemiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, TMK'nın 149. maddesi gereğince evliliğin nispi butlan nedeni ile iptali olmadığı takdirde, 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve ferilerine ilişkindir....

Davalı-karşı davacı vekili; kusur tespiti, reddedilen manevi tazminat talepleri ile, nafaka, ziynet alacağı ve vekalet ücreti yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava, TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağına, karşı dava ise TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. Her ne kadar davacı tehir-i icra talebinde bulunmuş ise de; HMK'nın 350. ve İİK'nın 36. maddesi şartları yerine getirilmediğinden talep reddedilmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/02/2020 NUMARASI : 2018/296 ESAS - 2020/87 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı taraflarca istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı-davalı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile boşanmalarına, müvekkili lehine 30.000,00'er TL maddi ve manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

Asıl dava, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağına, birleşen dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanmaya ilişkindir. 1- Davalı-davacının TMK'nın 162. maddesi gereğince açılan davada vekalet ücretine ilişkin istinaf itirazlarının incelenmesinde; Yargılama gideri davada haksız çıkan taraftan alınır (HMK m. 326). Vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir (HMK m. 323). Davacı-karşı davalı kadın tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 162 ve 166/1. maddesinde düzenlenen hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı boşanma davası açılmıştır. Mahkemece davacı-karşı davalı kadın tarafından terditli olarak açılan boşanma davalarından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açtığı davanın (TMK m.166/1) kabulüne karar verilerek boşanma hükmü kurulmuş, Türk Medeni Kanunu'nun 162....

Öyleyse kadının evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı açtığı karşı boşanma davasının da kabulüne karar verilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddi doğru olmamış ise de, tarafların Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinde düzenlenen fiili ayrılık hukuki sebebine dayalı olarak açtıkları boşanma hükmü taraflarca temyiz edilmeyip kesinleşmekle, kadının evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı açtığı karşı boşanma davası konusuz kalmıştır. Bu nedenlerle mahkemece konusuz kalan davalı-davacı kadının boşanma davası hakkında açıklanan çerçevede bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 3-Yukarıda 1. bentte açıklanan sebeplerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-davalı erkek tamamen kusurlu olduğuna göre; davalı-davacı kadının maddi tazminat (TMK m.174/1) talebinin reddi de doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

    Mahkemece; "Yapılan yargılama sonunda dosyada mevcut bilgi ve belgeler ile tanık anlatımları birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 05/08/1998 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden reşit olmayan müşterek iki çocuklarının bulunudğu, davanın TMK 166/1 maddesi kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davası olduğu, tarafların önce Almanya ülkesinde yaşadıkları, 2010 yılında Türkiye'ye kesin dönüş yaptıkları, tanık olarak dinlenilen Ayşe ile müşterek çocuklar Melek ve Mehmet'in benzer beyanlarına göre davacının Almanya ülkesine tek başına döndüğü, ancak Türkiye'ye gelip eşiyle aynı evde kaldıktan sonra geri döndüğü, sonrasında başka bir kadınla eşini aldattığı, bu durumun ortaya çıkmasından sonra Türkiye'de yaşayan ailesinin yanına gelmemeye başladığı ve eldeki boşanma davasını açarak boşanmak istediği anlaşılmakla, bu haliyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalının her hangi bir kusurunun bulunmadığı, aksine davacının başka bir kadınla...

    Dava, TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve ferilerine, ilişkindir. İlk derece mahkemesinin olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olan taleplerin istinaf mahkemesine ulaşabilmesi, kural olarak bu taleplerin de istinaf konusu edilmesine bağlıdır. İstinaf ile ilgili hükümler incelendiğinde, istinaf mahkemesinin esas hakkında bir karar verebilmesinin, ilk derece mahkemesince verilmiş esas hakkında bir kararın varlığına bağlı olduğunu söylemek mümkündür. O halde, ilk derece mahkemesince verilmiş olan esas hakkında bir karar yoksa istinaf mahkemesinin de esas hakkında bir karar veremeyeceğine ilişkin genel prensipten hareket edildiğinde, ilk derece mahkemesince olumlu veya olumsuz bir karar verilmeyen esasa ilişkin talepler hakkında da istinaf mahkemesinin kural olarak incelemede bulunamayacağını söylemek mümkündür....

    Dava TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve ferilerine ilişkindir. Somut olayda; davalı vekili tarafından 09.03.2021 tarihli celsede sözlü yargılama için süre talep edildiği, ilk derece mahkemesi tarafından davalı vekiline sözlü yargılama için süre verilip duruşmanın 31.03.2021 tarihine ertelendiği, ancak davalı vekili tarafından, 31.03.2021 tarihli sözlü yargılama celsesi için covid pozitif olduğuna dair test sonucunun eklenerek karantinada olduğu bildirilmek sureti ile duruşmanın başka bir güne bırakılmasına ilişkin mazeret dilekçesi sunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından da HMK 186. maddesi gereğince birden fazla kez sözlü yargılama için duruşmanın ertelenemeyeceği bildirilerek davalı vekilinin mazeretinin reddine karar verildiği ve dosyanın karara çıkarıldığı anlaşılmaktadır....

    UYAP Entegrasyonu