"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (...) tarafından, karşı boşanma davası, kusur belirlemesi ve manevi tazminat taleplerinin reddi yönünden, davalı-karşı davacı (...) tarafından ise kusur belirlemesi, tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ile iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından...
İlk derece mahkemesince kadının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle boşanma davasının kabulü ile erkek yararına 1.000 TL manevi tazminata, birleşen davanın ise konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı-davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, tazminat, nafaka ile birleşen davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinin düzeltilmesine, erkeğin manevi tazminat talebinin reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir....
Kural olarak sadakat yükümlülüğüne aykırılığın açılan boşanma davasında ileri sürülmesi ve buna bağlı olarak Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesi gereğince manevi tazminat istenmesi beklenir. Ancak manevi tazminat isteğinin boşanmanın kesinleşmesinden sonra Türk Medeni Kanunu'nun 178. maddesindeki 1 yıllık süre de gözetilerek istenmesi mümkündür (22.01.1988 tarihli 1986/5 esas, 1988/1 karar sayılı İçt. Bir. Kararı). Hükmün kesinleş-mesinden sonraki manevi tazminat isteği Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesinde açık olarak belirtildiği üzere "boşanmaya sebep olan olaylar" yüzünden olmalıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tazminat (Boşanma) Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar, nafakalar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre *ve özellikle tarafların açtığı boşanma davalarını kabulle sonuçlandığının ve temyiz edilmeden kesinleşmiş bulunduğunun anlaşılmasına göre aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı lehine hükmedilen boşanmanın eki niteliğindeki (TMK. m. 174/1-2) maddi ve manevi tazminat boşanma hükmünün kesinleşmesiyle ödenebilir hale geldiğinden boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren faiz verilmesi gerekirken dava tarihinden itibaren faiz verilmesi doğru değilse de; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden düzeltilerek onanmasına kara verilmiştir...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı koca tarafından; davanının reddi yönünden, davalı tarafından ise boşanma isteğini kabul etmesine rağmen boşanmaya karar verilmemesi ve tazminat taleplerinin karşılanmaması ile tedbir nafakası miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesindeki anlaşmalı boşanma koşulları gerçekleşmiş olmadıkça, davalının sadece boşanma isteğini kabul etmesinin bir sonuç doğurmayacağına (TMK. m. 184/3) ve boşanmanın fer'i (eki) olan Türk Medeni Kanununun 174/1-2. maddesindeki tazminat talepleri hakkında, boşanma talebinin reddi halinde ayrıca bir karar verilmesi gerekmediğinin tabii bulunmasına göre tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteklerinin...
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma davalarında vekalet ücreti boşanma isteminin kabul veya ret durumuna göre takdir edilir. Boşanma davası içinde istenen, boşanmanın eki niteliğinde olan tazminat talepleri nispi harca tabi olmadığı gibi, bu taleplerin kabul veya reddi halinde ayrıca vekalet ücreti verilemez. Bu durumda; boşanma davasının feri niteliğindeki tazminat taleplerinin red edilen kısmı üzerinden davalı-karşı davacı kadın aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple kadın yararına takdir edilen maddi-manevi tazminat yönünden BOZULMASINA, 1. bentte gösterilen sebeple davacı-karşı davalı erkeğin temyiz dilekçesinin kendi açtığı ve reddedilen boşanma davası ile kadının açtığı davada verilen boşanma kararına yönelik olarak REDDİNE, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarınlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 27.06.2016 ( Pzt. )...
Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (MK.Md,4 BK.md.42 ve 44 ) dikkate alınarak * davalı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. 4-Toplanan delillerden davalı kadının boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılmış ve Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları kadın lehine gerçekleşmiştir. Davalı kadın için uygun miktar yoksulluk nafakası takdiri gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi ve maddi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek tarafından TMK 166/son maddesine dayalı olarak boşanma davası açılmış, davalı karşı davacı kadın tarafından ise karşı dava olarak TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma, tazminat ve ortak malların tasfiyesine yönelik dava açılmış, davalı-karşı davacı kadın 25.03.2019 tarihli duruşmada boşanma davasından feragat ettiğini ancak boşanmaya karar verilecekse tazminat ve mal rejimi tasfiyesine yönelik talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesinin 02.11.2021 tarihli, 2021/1442 Esas, 2021/1723 Karar sayılı ilamı ile davalı-karşı davacı kadının reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tedbir nafakası ve davacı-karşı davalı erkek yararına hükmedilen tazminat miktarları yönünden istinaf taleplerinin kabulüne, hükmün yeniden tesisine karar verilmiş, her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-karşı davacı kadın yararına tedbir nafakasına, davacı-karşı davalı erkek yararına maddi ve manevi tazminata, davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine hükmedilmiş, karar davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat miktarları ve tedbir nafakası yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, yoksulluk nafakasının reddi ve tedbir nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmiştir....