nun 166/4. maddesi gereğince boşanmalarına, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, davalının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 75.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 75.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine " karar verilmiştir. Davacı vekili, boşanma ve nafaka kararına bir diyeceklerinin olmadığını beyanla, kusur, maddi ve manevi tazminat takdiri ve miktarı, tazminat miktarlarına boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekir iken, dava tarihinden itibaren faiz uygulanması yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından, kadının kabul edilen boşanma davası, kendisinin reddedilen tazminat talepleri, kusur belirlemesi ile tedbir ve yoksulluk nafakası yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, nafakanın miktarı ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı tarafından açılan boşanma davasında, davalı taraf da karşı boşanma davası açmıştır. Davalardan biri hakkında taraflardan birinin temyizi, o tarafın temyiz etmediği dava yönünden, diğer tarafa katılma yoluyla temyiz hakkı vermez....
Ayrıca, boşanma kararının "eklentisi" olan yoksulluk, iştirak nafakası, maddi-manevi tazminat, yargılama gideri ve vekalet ücreti de aynı kurala tabi olup, icra takibine konu edilebilmesi için boşanma hükmünün kesinleşmesi gerekir. Bir başka anlatımla boşanma hükmü kesinleşmiş ise eklentilerin (Yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminat vs.) infaz edilmesi için eklentiler yönünden kararın kesinleşmesi gerekmez. Somut olayda; 05.08.2015 tarihinde başlatılan takipte; takibe konu ... 5....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;"davanın kabulüne, tarafların TMK 166/1. maddesi gereğince boşanmalarına, davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, davacı kadın için 15.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, ziynet eşyalarına ilişkin talebin ispatlanamadığından reddine" karar verilmiştir. Davalı erkek, manevi tazminat takdiri ve miktarı, delillerinin toplanmaması yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı kadın, yoksulluk nafakası verilmemesi, manevi tazminat miktarının az olması, ziynet eşyaları alacağı davasının reddine karar verilmesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dosya Dairemize geldikten sonra taraflar 29/06/2020 tarihli boşanma sözleşmesi ibraz etmişlerdir. Davacı kadın, 02/12/2020 tarihli yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı davasından feragat ettiğine ilişkin dilekçe ibraz etmiştir....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-Davalı erkek vekilinin tüm istinaf taleplerinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİ İLE erkeğin maddi-manevi tazminat talebinin REDDİNE, davacı kadın vekilinin tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, B-Davacı kadın vekilinin yoksulluk nafakası miktarına ve maddi-manevi tazminat miktarına yönelik istinaf talebinin HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 3.bendi ile 2.bendindeki yoksulluk nafakasına yönelik kısımların KALDIRILARAK yeniden hüküm tesisine, (2.bentteki tedbir nafakasına yönelik kısmın 2a bendi olarak aynen muhafazasına,) BUNA GÖRE; 2.bentteki yoksulluk nafakası yerine geçmek üzere 2b bendi olarak: Davacı kadın için boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren aylık 550,00TL yoksulluk nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına ödenmesine, 3.bent yerine geçmek üzere: Davacı kadın için boşanma hükmünün kesinleşmesinden...
Yoksulluk nafakası koşulları davacı kadın yararına gerçekleşmiş olup, erkeğin sosyal ekonomik durumu da göz önüne alınarak kadın lehine uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken yazılı gerekçe ile bu talebin reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Türk Medeni Kanunu'nun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen davacı eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm tazminatlar, yoksulluk nafakası, vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davalı - karşı davacı kadın 5.10.2006 tarihli dilekçeyle davadan ve temyiz talebinden vazgeçmiştir. Hüküm kesinleşinceye kadar davadan feragat edilebilir. Tarafların boşanmalarına dair karar temyiz edilmeksizin 9.9.2006 tarihinde kesinleşmiştir. Bu nedenle feragat boşanma hükmü açısından hukuki sonuç doğurmayacaktır. Davadan feragat, davanın ferilerini de kapsar. Karşı davacı tazminatlar yoksulluk nafakası ve avukatlık ücreti haklarından da vazgeçmiş sayılır. O halde maddi , manevi tazminat, yoksulluk nafakası ve avukatlık ücreti istemleri yönünden feragat konusunda bir karar vermek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmektedir....
nun 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, davacı kadın için dava tarihinden itibaren aylık 200 TL tedbir nafakası takdirine, karar kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası olarak devamına, davacının maddi-manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 4.000 TL maddi, 2.000 TL, manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildiği, karara karşı davalı tarafın boşanma kararına bir itirazlarının olmadığını, diğer kararların hatalı olduğunu, davacının eşini sevmediğini, istemediğini, söylediğini ispatlamasına rağmen aleyhine haksız olarak yoksulluk nafakası, maddi-manevi tazminat verildiğini, yine davacı vekilinin maddi-manevi tazminat talebinden vazgeçtiğini belirtmesine rağmen bu konuda karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek fer'i nitelikteki yoksulluk nafakası, maddi-manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi talebiyle istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır....
Bu itibarla davalı-karşı davacı kadının, kusur belirlemesi, tazminat talebinin reddi, nafakaların miktarı ve yoksulluk nafakasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün, yukarıda gösterilen sebeple, davalı-karşı davacı kadının, kusur belirlemesi, tazminat talebinin reddi, nafakaların miktarı ve yoksulluk nafakasına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi.09.05.2022 (Pzt.)...
Aile Mahkemesinin 2008/1234 E. 2011/913 K. sayılı ilamında davacının Aslıhan Sevim davalının ..., dava konusunun boşanma olduğu mahkemece tarafların boşanmasına velayet ve şahsi münasebet tesisine, davacı lehine de maddi ve manevi tazminatı, yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedilmiş olup takip dosyasından takip talebinde boşanma kararının eklentileri olan yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi alacakları yargılama ve vekalet giderlerinin takibe konulduğu anlaşılmıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, fer'i alacakların boşanma kesinleşmeden icraya konulamayacağı, ayrıca boşanma kesinleşmeden yoksulluk ve iştirak nafakasının istenemeyeceği nedenleriyle iptallerinin istendiği görülmektedir. HMK.nun 367/2. maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemezler. Ayrıca, boşanma kararının eklentisi olan tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik hükümleri de aynı kurala tabidirler....