hiçbir pay verilmediğini, mal rejiminin boşanma davasının açılmasıyla sona ereceğini, hal böyleyken dava tarihinde hala davalıya ait olan mesken niteliğindeki taşınmaz edinilmiş mal olup tasfiyeye tabi olduğunu, taraflar arasında mal rejimi hakkaniyetli şekilde tasfiye edilemediğinden işbu davanın açılması zorunluluğu doğduğunu bildirerek mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL katılma alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının her ne kadar kendini haklı gösterse ise de iddiaların gerçeği yansıtmadığını, müvekkilin hiç bir şekilde davacının rızası dışında ziynet eşyasını almadığını, davacının müvekkiline ziynet eşyalarının borç niteliğinde vermediğini, davacının isteyerek evi terk ettiğini her hangi bir zorlama olmadığını, davacının dava dilekçesinde somut bir şekilde açıkladığını, davacının kişisel eşyalarını, ziynet eşyalarını evi terk ettiğinde yanında götürdüğünü, davacının evde kalan bir kaç giysisini de halasına elden verdiğini, müvekkilinin davacı adına ev almasından kısa bir süre sonra davacının boşanma davası açtığı gibi evdeki bütün ziynet eşyalarını da kötü niyetli olarak yanında götürdüğünü, müvekkilinin rızaen aldığı ziynetleri özel günlerde davacıya misli ile hediye vasfı ile geri verdiğini, düğün bitiminde ziynet eşyalarının davacıya bizzat elden teslim edildiğini, davacıya dava dilekçesinde belirtilen ziynet eşyalarının takılmadığını, bu sebeplerden...
Taraflar 11.08.2007 tarihinde evlenmiş; 31.07.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve 18.11.2009 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. Başka mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, eşler arasında mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar 4721 sayılı TMK.nun 202. maddesi uyarınca yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi, TMK.nun 225/2. maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Mahkemece; yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Şöyle ki, uyuşmazlık konusu 338 ada 75 parselde kayıtlı bulunan 18 nolu mesken öncesinde ... isimli şahsa ait iken, 06.11.2007 tarihinde 43.150 TL bedelle davalıya satıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır....
İlk derece mahkemesince, davalı-davacı kadın tarafından açılan ziynet alacağı ve mal rejiminin tasfiyesi davalarının iş bu dosyadan tefrikine karar verildiği, dosya istinaf aşamasında iken taraflarca açılan boşanma davalarından ayrı ayrı feragat edildiği ve davacı-davalı tarafça yargılama gideri talebinden de feragat edildiği anlaşılmaktadır. Feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir (HMK md:307). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir (HMK md:310). Feragat, kesin hüküm sonuçlarını doğurur (HMK md:311)....
Taraflar anlaşmalı boşanma mutabakatında boşanmanın feri unsurları yanında ihtiyari olarak, ziynet ve ev eşyalarının paylaşımı, aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi gibi hususlarda anlaşabilecekleri gibi, mal rejiminin tasfiyesi kapsamında yahut bundan bağımsız olarak bir kısım gayrimenkulün yahut sicile kayıtlı olan menkullerin tescili, menkullerin teslimi, bir miktar paranın ödenmesi, hisse devri ve bunun gibi bir çok hususu anlaşma boşanma protokolüne derc edebilirler. Anlaşmalı boşanma hükmünün kesinleşmesi ile birlikte boşanmanın feri niteliğinde olup olmadığına bakılmaksızın taraflara boşanma protokolünde yüklenilen edimler artık boşanmanın ayrılmaz bir parçası haline gelir. Boşanma protokolünde taraflara yüklenen edimlerin sebebi de tarafların iradeleri gereği münhasıran boşanma hükmüne bağlıdır....
Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK 222. m). -//- Somut olaya gelince; eşler, 06.11.1978 tarihinde evlenmiş, 24.03.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu taşınmazlar eşler arasında mal ayrılığının rejiminin geçerli olduğu 21.09.1994 ve 22.06.2001 tarihlerinde, otomobil ise, edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde satın alınarak davalı eş adına tescil edilmiştir....
Taraflar, 05.06.2005 tarihinde evlenmişler, 09.03.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 10.09.2012 tarihinde kesinleşmesi üzerine boşanmışlardır. Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202.m).Dava konusu taşınmaz ve araçlar edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 2005, 2007 ve 2008 yıllarında satın alınarak davalı adına tescil edilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1102 KARAR NO : 2023/838 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KARAMÜRSEL ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 11/05/2022 NUMARASI : 2020/297 ESAS, 2022/244 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYASI ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2015 yılında evlendiklerini, aralarındaki sorunlar nedeniyle, boşanmaya karar verdiklerini, davalının, müvekkiline ait olan ziynet eşyalarını müvekkilinin haberi olmadan bozdurduğunu, ziynet eşyalarının öncelikle nakten, bu mümkün değil ise, bu gün ki parasal değeri ile tarafına iadesine...
Taraflar 26.03.2004 tarihinde evlenmişler, 08.10.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü kararının 26.10.2010 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında evlilik tarihinden boşanma davasının açıldığı tarihe kadar 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Davaya konu ...... plakalı araç 22.12.2005 tarihinde davalı adına tescil görmüş, 14.02.2008 tarihinde ise davalının babası ....... 'a satılmıştır. Dava, mal rejiminin tasfiyesi ile katılma alacağı ve değer artış payı alacağı isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davada ... 2. Asliye Hukuk ve ... 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mal rejiminin resmen tasfiyesi ve ortak konutun Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesi gereğince miras payına mahsuben davacı adına tescili istemine ilişkindir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın TMK 658. maddesi gereğince sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2....