Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE İleri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin katılanın istikrarlı beyanları, tanık beyanı ve adli doktor raporu ile saptandığı, alınan raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, katılanın adli raporuna yansıyan yaralanması dikkate alındığında belirlenen temel cezanın yerinde olduğu, dosya içeriğinden varlığı anlaşılan, katılandan sanığa yönelen ve haksız tahrik oluşturan bir eylem bulunmadığı, sanık ile katılanın mal paylaşımı nedeniyle tartıştıkları ve sanığın katılanı sopa ile kasten yaraladığı ve meşru savunma koşullarının mevcut olmadığı, takdiri indirimin Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmasına karar verildiği anlaşılmıştır. V....

    Sayılı dosyası), 4721 sayılı TMK.nun 225/2. maddesine göre, boşanma kararı verilmesi halinde mal rejimi dava tarihi itibariyle sona ereceğinden, ilgili kanun hükümlerine göre malların tasfiye edilerek edinilmiş mallara katılma rejimine göre paylaştırılmasına, davalı üzerinde bulunan mallar üzerine tedbir konması için bu davayı açma zarureti hasıl olduğunu bildirerek davalı üzerine kayıtlı olan, ''İstanbul ili, Büyükçekmece ilçesi, Büyükçekmece Merkez Mahallesi, 305 ada 1 parsel numaralı taşınmaz ile İstanbul ili, Esenyurt ilçesi, 1750 ada 4 parsel numaralı taşınmaz üzerine ileride mal paylaşımı davasına konu edilecek olmaları sebebiyle, davalı yan tarafından elden çıkarılmaları ihtimaline binaen mahkeme tarafından tedbir konmasına, malların tasfiyesine ve malların edinilmiş mallara katılma ile ilgili mal rejimine göre paylaşılmasına" karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal paylaşımı ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Aile Mahkemesinden verilen 13.01.2012 gün ve 333/35 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığın tüm aşamalardaki savunmalarında suçlamayı kabul etmediğini belirtmesi, sanığı katılanın evini yakarken gören görgü tanığı veya olay yerini gösteren kamera görüntülerinin olmadığı, dosyada yer alan raporda petrol türevi yangın başlatıcı ve hızlandırıcı bir madde bulunamamış olduğu belirtilerek yangın başlatıcı ve hızlandırıcı maddenin tespit olunamadığı, taraflar arasında mal paylaşımı nedeniyle önceye dayalı husumet bulunduğu anlaşılarak buna göre; sanığın o bölgeden geçmesi dışında atılı suçu işlediğine veya iştirak ettiğine dair hükümlülüğüne yeterli, kesin ve inandırıcı hukuka uygun kanıtlar bulunmadığı gözetilmeden anılan suçtan beraati yerine yazılı biçimde hükümlülüğüne karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün...

        Mahkemece; "Mahkememizce yapılan yargılama sonunda; Tarafların nüfus kayıtlarının incelenmesinde; tarafların 22/06/2009 tarihinde evlendiği, evliliklerinden iki çocuk olduğu, tarafların boşanma hususunda anlaşmış olmaları, evlilik birliğinin dava tarihi itibariyle bir yılı tamamlamış olması, tarafların boşanma iradelerini herhangi bir baskı ve etki altında kalmaksızın serbestçe ifade ettikleri, tarafların boşanmanın mali ve hukuki sonuçları konusunda anlaştıkları, her iki tarafın da boşanmayı istediği ve bu yönde protokol ibraz ettikleri ve protokolün onaylanmasını istedikleri, evlilik birliğinin devamında taraflar, toplum açısından korunmaya değer bir yarar kalmadığı, TMK. 166/3. maddesindeki koşulların oluştuğu toplanan tüm deliller, davacı ve davalı beyanları, sunulan protokol ile tüm dosya kapsamından anlaşıldığından tarafların boşanmalarına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        DAVA TÜRÜ : Mal Paylaşımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Temyize konu asıl uyuşmazlık, katılma alacağına ilişkin olup inceleme görevinin Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren 09.02.2018 tarih 2018/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince, Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünülmektedir. Ne var ki; dosyanın, dava dosyasını inceleme görevinin Dairemize ait olduğu gerekçe gösterilerek Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 26.10.2018 tarih, 2018/14361 esas, 2018/1856 karar sayılı ilamı ile Dairemize gönderildiği anlaşıldığından, iş bölümüne ilişkin karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir (Yargıtay Kanunu m. 60)....

          -TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davalının evlilik birliği içerisinde edindiği ve davacının katılma payı alacağı talep edebileceği tek mal varlığının adına kayıtlı 34 XX 567 plakalı aracı olduğunu, boşanma davasının açılmasıyla 28/02/2022 tarihi itibariyle taraflar arasındaki edinilmiş mallara katılma rejiminin sona erdiğini ve bu tarihten sonra edinilen mallardan karşılıklı olarak bir talepte bulunulabilmesinin mümkün olmadığını, edinilmiş mallara katılma rejiminin boşanma davasının açılmasıyla son bulduğundan katılma payı alacağı hesaplanırken bu tarihteki mal varlıkları ve mal varlıklarının aynı tarihteki değerlerinin esas alınacağını, davacının bu aracın ancak 30.000,00....

          Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Asıl davanın çekişmeli boşanma olarak açıldığı, tarafların yargılama devam ederken mahkememize anlaşmalı boşanma protokolü sunduğu davacı taraf ile davalı tarafın 05/10/2021 havale tarihli anlaşma protokolü doğrultusunda duruşmada anlaşmalı boşanmayı kabul ettikleri, tarafların dava konusunun boşanma, velayet ve şahsi ilişki tesisi hususlarında olduğu, tarafların ev eşyası paylaşımı, ziynet eşyası paylaşımı, menkul ve gayrimenkul paylaşımı, tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat, mal rejimi tasfiyesi, yargılama gideri ve vekalet ücreti hususlarında taleplerinin olmadığı ve tarafların anlaştıkları şekilde boşanmalarına karar verilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır....

          olacak değişiklikler nedeniyle hakkın elde edilmesinin zorlaşması veya tamamen imkansız hale gelmesi ihtimalinin söz konusu olduğunu, yerel mahkemece taşınmaz ve bankalar üzerindeki ihtiyati tedbir talebimizin reddedilmesinin son derece hatalı olduğunu, ihtiyati tedbir kararının mal paylaşımı davası sonunda elde edilecek hak ve alacağı temine yönelik olduğunu, bu nedenlerle de boşanma davası devam ederken talepleri kapsamında ihtiyati tedbir kararının reddedilmesinin müvekkilinin hak kaybına neden olacağını, boşanma davasının ne şekilde neticeleneceği, yerel mahkeme kararı sonrasında taraflarca diğer kanun yollarına başvurulup başvurulmayacağı hususlarının belirsiz olduğunu, yerel mahkemenin dosyası dava konusu mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı, değer artış payı ve katılma alacağı taleplerinden ibaret olmakla bu taleplerin değerlendirilmesi için de boşanma davasının sonuçlanması (kesinleşmesi) beklenmesi, bu süreçte mahkemenin her iki tarafın da hak ve alacaklarını korumak...

          Dava; mal rejiminin boşanma nedeniyle sona ermesi nedenine dayalı katılma alacağı isteğine ilişkindir. Taraflar 30/03/1989 tarihinde evlenmiş, 15/03/2011 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 31/10/2013 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir (TMK.nun 225/2. m.) Taraflar arasında TMK.nun yürürlüğe girdiği 01/01/2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı tarihe kadar başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202 m)....

          UYAP Entegrasyonu