Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Toplanan delillere, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, çocukların ihtiyaçlarına, giderlerine ve TMK'nun 4. maddesinde vurgulanan "hakkaniyet" ilkesine göre ilk derece mahkemesince hükmedilen nafaka miktarı az bulunmuştur. Buna göre davacının istinaf itirazının kabulü ile ilk derece mahkeme kararının katılım nafakası yönünden düzeltilerek yeniden hüküm tesisine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

Davalı mahkemede alınan beyanında özetle; Davacı ile anlaştıklarını, 02/09/2022 tarihli boşanma protokolünü mahkeme dosyasına sunduklarını, anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmesini talep ettiğini, müşterek çocuğun velayetinin davacıya verilmesine, çocuk lehine aylık 1.000 TL iştirak nafakası ödemeyi kabul ettiğini, yıllık tüfe oranında artışı kabul ettiğini, davacı tarafın kendisinden tedbir nafakası, yoksulluk nafakası talep etmeyeceğini, kendisininde tedbir ve yoksulluk nafakası talep etmediğini, ziynet eşyaları konusunda anlaştıklarını, davacıdan maddi ve manevi tazminat talebi ile mal rejimine ilişkin talebinin olmadığını beyan etmiştir....

Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde özetle, boşanma davasından sonra 8 ay geçmeden davacının davayı açmasının haksız olduğunu müvekkilinin ekonomik durumunun iyi olmadığını müşterek çocuklara davacı tarafından bakılacağı için malların davacı tarafa bırakıldığını haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; velayeti anneye verilen ortak çocuk için 600,00- TL katılım nafakasının dava tarihi itibariyle davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, ortak çocuklardan Beren Deniz Bozdoğan için talep ettiği katılım nafakası talebinin kısmen kabulü ile; 400,00- TL katılım nafakasının dava tarihi itibariyle davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, belirlenen katılım nafakasının her yıl ÜFE değişim oranın da kendiliğinden artırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ ; Davacı anne, nafaka miktarının ihtiyacı karşılamaktan yetersiz olduğu talebi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı/ karşı davalı kadın vekili hükmün; boşanma ve velayet kısmı hariç olmak üzere kusur belirlenmesi, asıl davanın reddi, davacı ve müşterek çocuk lehine bağlanan nafakanın miktarı, reddedilen yoksulluk nafakası ve tazminat talepleri ile aleyhine hükmolunan tazminatlar yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı/ karşı davacı erkek istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. Karşı dava; erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (kadın) tarafından, her iki dava yönünden; davalı-davacı (koca) tarafından ise manevi tazminatın miktarı ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadının katılım yolu ile temyizinin harcı ve kaydı bulunmadığından incelenmesine yer olmadığına, 2-Davalı-karşı davacı kocanın temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

    ödeneceğinin tespitine, evlilik birliği içerisinde edinilen davalı adına kayıtlı 34 XX 387 plaka sayılı BMW marka, AA sedan model aracın davalıda kalacağının tespitine, tarafların karşılıklı olarak maddi ve manevi tazminat, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, eşya alacağı, çeyiz alacağı, ziynet alacağı ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığının tespitine, tarafların karşılıklı olarak birbirinden mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı, katılım alacağı, değer artık payı taleplerinin bulunmadığının ve bu haklarından feragat ettiklerinin tespitine " hükmetmiştir....

    O halde baba yanında kalan çocuk yararına davacı kadına tedbir nafakası verilmiş olması usul ve yasaya yakırı ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

      Dava, velayet hakkı kendisine bırakılan anne tarafından açılan çocuk için iştirak nafakası davasıdır. 4721 Sayılı TMK.nun 185/2 maddesine göre; “eşler çocukların bakımına, eğitim ve gözetimine beraberce özen göstermekle yükümlüdürler. Aynı Kanun’un 327/1 maddesine göre “çocuğun bakımı, eğitim ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır.” 4721 Sayılı TMK.nun 330. maddesine göre de; “nafaka miktarı çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenecektir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur.” Dava iştirak nafakası davasıdır. İlk derece mahkemesince kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm kısmında iştirak (katılım) nafakası yazılması gerekirken tedbir nafakası ibaresi kullanılması doğru görülmemiş ise de, bu hususun ilk derece mahkemesince maddi hata olması nedeniyle her zaman düzeltilebileceği görülmekle hataya değinilmekle yetinilmiştir....

      Tarafların aralarında düzenledikleri boşanmaya esas alınan protokolde, "anlaşma gereğince ortak çocuk için katılım nafakası yerine geçmek üzere çocuğun ilköğretim ve lise eğitiminin özel okulda yapılması durumunda, tüm özel okul giderlerinin yanlardan baba ... tarafından karşılanacağı, çocuğun özel okuldan alınıp bir devlet okuluna gönderilmesi durumunda özel okulun okul ücretinin velayet sahibi anne tarafından ortak çocuk ... için açılacak ve diğer yan ...'a bildirilecek bir banka hesabına on sekiz yaşını tamamlayıncaya kadar yatırılacağı, ergin olunca çocuğun bu para üzerinde tasarruf edebileceği" taraflarca kararlaştırılmış, protokoldeki bu hüküm boşanma kararına da geçirilmiştir....

        Aile Mahkemesinin 2017/805 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, boşanma davalarının kabulü ile karşı tarafın boşanma davasının reddine, müşterek çocuğun velayetinin davalı anneye verilerek çocuk için aylık 1.000- TL tedbir ve iştirak nafakası ile davalı kadın yararına aylık 1.500- TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000- TL maddi ve 100.000- TL manevi tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesini talep etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu