DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağı istemine ilişkindir. 1- Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı erkeğin yoksulluk nafakası dışındaki sair istinaf başvurusunun HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddi gerekmiştir. 2- TMK 175 göre boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından; nafaka ve tazminat miktarları yönünden, davacı koca tarafından ise; katılım suretiyle kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafaka yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece davacı koca tam kusurlu kabul edilip, davalı kadın boşanmayı kabul ettiği gerekçesiyle boşanmaya karar verilmiş ise de, davada 166/3 maddesinde yer alan koşulların oluşmadığı ancak yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davacı kocanın birlik görevlerini yerine getirmediği, sadakatsiz olduğu, davalı kadının ise eşinin hastalığında onunla ilgilenmediği anlaşılmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı erkeğin tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/03/2022 NUMARASI : 2020/446 ESAS 2022/236 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/03/2022 NUMARASI : 2020/446 ESAS 2022/236 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 31/03/2023 NUMARASI : 2022/530 ESAS 2023/287 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı erkek dava dilekçesinde özetle;davalı ile Karaman 1.Aile Mahkemesinin 2011/622 Esas sayılı boşanma davası ile boşandıklarını, müşterek çocuğun davalıya verildiğini, müşterek çocuk için aylık 125 TL iştirak nafakası verildiği, davalı yanın velayet yükümlülüğü ihlali nedeniyle Karaman 2....
Yabancı mahkeme kararının tenfizi istemli davada, karşı taraf davalı kendisine karşı tenfiz istenen kişi ancak tenfiz ve tanıma şartlarının mevcut olmadığı, yabancı mahkeme ilamının kısmen veya tamamen yerine getirilmiş yahut ilamın yerine getirilmesine engel bir sebebin ortaya çıkmış olduğunu öne sürerek isteğe karşı koyabilir (MÖHUK m. 55/2). Yabancı mahkeme ilamının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi yabancı ilamın tenfiz şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine bağlıdır (MÖHUK m. 58/1). Davacı, dava konusu yabancı ülke mahkemesi kararında yer alan nafakalara ilişkin hükmün tenfizini de talep etmiş, mahkemece " çocukların bakımı ve yetiştirilmesi için nafaka belirlenmiş ise de, nafakanın tedbîr nafakası mı katılım ve yoksulluk nafakası mı olduğuna dair herhangi bir açıklama bulunmadığı ve nafakanın mahiyetinin belli olmadığı" gerekçesiyle bu talep yönünden dava reddedilmiştir. Dosyada yer alan .......
Dava; iştirak nafakası istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, hükmedilen nafakanın tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına uygun olduğu bu nedenle inceleme konusu kararda usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davalı erkeğin tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/493 ESAS DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-k.davalı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; TMK 162 ve evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, 10.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 500.000,00 TL maddi ve 500.000,00 TL manevi tazminata, mal rejiminin tasfiyesi ile şimdilik 50.000,00 TL katılma alacağının davalıdan tahsiline, dava konusu Antalya İli, Alanya İlçesi, Mahmutlar Mahallesi, 520 ada 1 parsel üzerinde bulunan A Blok 24 no'lu bağımsız bölümün tapusunun terditli olarak davalı adına tescilinin iptaline, mahkemece bu talebinin uygun görülmemesi halinde davalının katılım alacağı payının tamamen kaldırılmasına, mahkemece katılım alacağı payının tamamen kaldırılmaması halinde katılım alacağı payının düşürülmesine, davalı adına kayıtlı araçlar ve banka hesapları üzerine ihtiyati...
DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde, tarafların aralarındaki yaş farkı ve kültürel farklılıklar nedeniyle anlaşamayarak sürekli tartıştıklarını, evliliklerinin çekilmez bir hale geldiğini, davacının boşanma talebini davalı tarafın da kabul etmekte olduğunu ve iki tarafın da boşanmak istediğini, davacının davalıdan maddî ve manevî tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası, ziynet eşyası, katkı ve katılım payı alacağı, yargılama gideri ve vekâlet ücreti talebinin bulunmadığını iddia ederek tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı erkek cevap dilekçesinde; aleyhine açılan davayı kabul ettiğini, bu yüzden dilekçeler aşamasından ve delil sunma hakkından feragat ettiğini, duruşmanın öne alınarak boşanmaya karar verilmesini talep etmiştir. III....