WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Zina özel ve mutlak boşanma sebebidir. Mahkemece davacının zina olgusunu ispatladığı kabul olunur ve karşı tarafında açılmış bir boşanma davası yok ise artık kusur kıyaslaması yapılamaz. Bu hale göre mahkemece zinayı ispatlayan davacıya az da olsa kusur yüklenmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir..." şeklindeki ilamı dikkate alındığında zina özel ve mutlak boşanma sebebi olup karşı taraf davalının açılmış bir boşanma davası olmadığı bu hali ile kusur kıyaslaması yapılamayacağı anlaşılmış, Davacı tarafın zina sebebine dayalı açılan boşanma davasında davalının dinlenen tanık beyanlarından telefonunu özel himaye altına aldığı anlaşılmış olup istenen HTS kayıtlarında da Esma isimli kadınla görüşme ve mesaj kayıtlarının olduğu anlaşılmış olup,zina nedenine dayalı boşanma davasının objektif koşulu cinsel ilişki olduğundan bu hususta dosya kapsamında sübuta ermediğinden zina nedeniyle açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir....

Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların 26.04.1998 tarihinde evlendiği, 19.10.2015 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 05.01.2016 tarihinde kesinleşmesiyle boşandıkları, 4721 sayılı Kanunu'nun 225 inci maddesi gereği mal rejiminin boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona erdiği, tarafların ... 7....

    CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul etmediklerini, reddedilen boşanma davasının kesinleşmiş olmasının dava şartı olduğunu, davacı kadının eşi aleyhine açtığı boşanma ve kişisel eşyanın iadesi davasının açtığını, mahkemenin davanın kabulüne karar verdiğini, davalı yanın kararı temyiz ettiğini, temyiz sonucunda kararın Yargıtayca bozulduğunu, bozma sonrası yapılan yargılamada davanın reddine karar verildiğini, bu kararın da davacı yan tarafından temyiz edildiğini, boşanma, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı başlıklı dava türü gösterilen Yargıtay ilamı ile onadığını, bu onama kararından sonra Aile Mahkemesi hükmü boşanma yönünden kesinleştirdiğini, boşanma yönünden kesinleştirmenin usule uygun olmadığını, onama kararından sonra yargılamanın devam ettiğini, kişisel eşyanın iadesine ilişkin davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, bu kararın 08.05.2018 tarihinde kesinleştiğini, eylemli ayrılık nedeniyle boşanma davasının açılması için gerekli üç yıllık sürenin...

      Zina özel ve mutlak boşanma sebebidir. Mahkemece davacının zina olgusunu ispatladığı kabul olunur ve karşı tarafında açılmış bir boşanma davası yok ise artık kusur kıyaslaması yapılamaz. Bu hale göre mahkemece zinayı ispatlayan davacıya az da olsa kusur yüklenmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir..." şeklindeki ilamı dikkate alındığında zina özel ve mutlak boşanma sebebi olup karşı taraf davalının açılmış bir boşanma davası olmadığı bu hali ile kusur kıyaslaması yapılamayacağı anlaşılmış, Davacı tarafın zina sebebine dayalı açılan boşanma davasında davalının dinlenen tanık beyanlarından telefonunu özel himaye altına aldığı anlaşılmış olup istenen HTS kayıtlarında da Esma isimli kadınla görüşme ve mesaj kayıtlarının olduğu anlaşılmış olup,zina nedenine dayalı boşanma davasının objektif koşulu cinsel ilişki olduğundan bu hususta dosya kapsamında sübuta ermediğinden zina nedeniyle açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir....

      Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl boşanma davasının kabulüne, karşı boşanma davasının feragat nedeniyle reddine, ziynet alacağı davasının ispatlanmadığından reddine karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından asıl boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi ve boşanma kararı yönlerinden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekili tarafından asıl boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi ve boşanma kararı yönlerinden tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        davaya karşı açtığı boşanma davasının ise sübut bulmaması nedeniyle reddine karar verilmiştir....

          V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacı kadın vekili, istinaf dilekçesi ile boşanma hükmününde istinaf edildiğinin kabulü ile davadan feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulü ile boşanma hükmü ve boşanmanın fer'îleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....

            İstinaf Sebepleri 1.... erkek vekili, kadının aynı sebebe dayalı açtığı karşı dava ile cevap dilekçesi ve karşı davasında aynı nedene dayalı nafaka ve tazminat talebinde bulunmasında hukuki yarar bulunmadığını, kadının boşanma davasının reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili aleyhine tazminat ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, miktarlarının ise fahiş olduğunu, aksi halde dahi miktarlarının indirilmesi gerektiğini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Davalı-davacı kadın vekili, boşanma kararı hariç müvekkili lehine hükmedilen tazminat ve yoksulluk nafakası miktarının hakkaniyete uygun olmadığını, davacı erkeğin reddedilen boşanma davasında kusurlu bulunmasının yanında, boşanma davasından sonra müvekkilini mağdur etmek için oturdukları aile konutu ile ilgili...

              İstinaf Sebepleri Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; tarafların 10 yıldır ayrı yaşadıklarını, erkeğin daha fazla kusurlu olduğu bir an için kabul edilse dahi erkeğin boşanma davası açabileceği, davanın reddinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, çocuklar ile anne arasında yatılı şahsi ilişki tesisinin çocuklarda travmaya sebep olacağını belirterek,kusur belirlemesi, boşanma davasının reddi, anne ile çocuklar arasında kurulan yatılı şahsi ilişki tesisi, nafaka miktarı ve süresi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

                V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı kadın vekili; boşanma davasının kabulü ile tazminatların miktarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı erkek tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrasına göe açılan boşanma istemine ilişkin davada boşanma davasının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....

                  UYAP Entegrasyonu