Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı tarafından 14/12/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile bayilik protokolünün 4. Maddesinde öngörülen 50.000-Usd'lik cezai şart ( 50.000-Usd x 3,7776 TL =188.880,00-TL ), eksik satıştan kaynaklı cezai şart alacağı da 177.827-Usd x 3,7776-TL = 671.759,00-TL' ye kâr mahrumiyetinden kaynaklı cezai şart alacağı da 33.332,00-TL ye çıkartılarak toplam 893.891,00-TL talep edilmiştir. Tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesinin EPDK'nun Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 17 inci maddesinin 1. Fıkrasının (g) bendi uyarınca 23.10.2019 tarih ve 47102 sayılı karar ile davalının bayilik lisansını sonlandırması nedeni ile davacı tarafından haklı nedenle fesh edildiği, davacı tarafından bayilik protokolünün 4. Maddesi uyarınca; cezai şart, sözleşmenin 48/d maddesi uyarınca kâr mahrumiyeti ve eksik alımdan kaynaklı cezai şart, Bayilik Protokolünün 3.1.6....

    Davacı tarafından 14/12/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile bayilik protokolünün 4. Maddesinde öngörülen 50.000-Usd'lik cezai şart ( 50.000-Usd x 3,7776 TL =188.880,00-TL ), eksik satıştan kaynaklı cezai şart alacağı da 177.827-Usd x 3,7776-TL = 671.759,00-TL' ye kâr mahrumiyetinden kaynaklı cezai şart alacağı da 33.332,00-TL ye çıkartılarak toplam 893.891,00-TL talep edilmiştir. Tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesinin EPDK'nun Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 17 inci maddesinin 1. Fıkrasının (g) bendi uyarınca 23.10.2019 tarih ve 47102 sayılı karar ile davalının bayilik lisansını sonlandırması nedeni ile davacı tarafından haklı nedenle fesh edildiği, davacı tarafından bayilik protokolünün 4. Maddesi uyarınca; cezai şart, sözleşmenin 48/d maddesi uyarınca kâr mahrumiyeti ve eksik alımdan kaynaklı cezai şart, Bayilik Protokolünün 3.1.6....

      Davalı kurum tarafından davacı eczacı hakkında 2009 yılı protokolünün 6.17 ile 6.3.24 maddesi gereğince fesih işlemi uygulanmıştır. 2016 yılı protokolünün, davaya konu 6.3.24 maddesinin protokolün yürürlüğe girdiği 01.01.2016 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırıldığı sabit olmakla beraber 6.12 maddesinde “Bu protokolün yürürlük tarihinden önce herhangi bir nedenle Kurumca veya Kuruma devredilen kurumlarca sözleşmesi feshedilen eczacının yazılı talebi halinde; Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesine neden olan fiil/fiiller için bu protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır. 01.02.2012 tarihinde imzalanan protokolden önceki protokollerde sözleşmenin feshi ve cezai şart gerektiren maddelerden bu protokolde kaldırılmış olanlar nedeniyle sözleşme feshi ve/veya cezai şart uygulanmış olan işlemler, konusu kalmadığından durdurulur ve işlem yapılmaz....

        bir nedenle Kurumca veya Kuruma devredilen kurumlarca sözleşmesi feshedilen ve/veya cezai şart uygulanan eczacının bu işleme karşı dava açmış olması ve açılan davanın Protokolün yürürlüğe girdiği tarihte kesinleşmemiş olması halinde yazılı talebi ile; Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesi ve/veya cezai şart uygulanmasına ilişkin fiil/fiiller için bu Protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır....

          Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararındaki karşı oy yazısında; somut olayda, boşanma dosyasına sunulan protokolün gerek başlığı, gerekse içeriği itibariyle, eşlerin mal rejiminden kaynaklanan alacak haklarından feragat edildiği şeklinde yorumlanmasının mümkün olmadığını; yine boşanma davasında duruşma zaptına aktarılan tarafların beyanlarında da, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan haklarından feragat edildiğinin, bu hususta anlaştıklarının da bildirilmediği; kesinleşen boşanma hükmünde de, mal rejimine ilişkin haklara dair bir tespit ve belirleme yapılmadığı; protokolde bahsi geçen ibarenin tapu iptali ve kullanım haklarına ilişkin olduğu, protokol içeriğindeki belirlemeler ve boşanma dosyasındaki taraf beyanlarının, izah edildiği üzere mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak haklarından feragat edildiği anlamına geldiğinin kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin başvurusunun kabulü ile kararın mal rejiminin tasfiyesi hususunda esasa...

            Davalı karşı davacı cevap ve karşı dava dilekçesi ile; Davaya konu boşanma protokolünün 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, 6098 sayılı TBK'nun 146....

            Davalı karşı davacı cevap ve karşı dava dilekçesi ile; Davaya konu boşanma protokolünün 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, 6098 sayılı TBK'nun 146....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki anlaşma protokolünün iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 61,60 TL. harcın temyiz edenden alınmasına, 8.4.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Aile Mahkemesinin görevsizlik kararı üzerine, mahkemece davacı ile davalının boşanma davası açıldığı sırada resmi olarak evli oldukları ve aralarında alacak-borç ilişkisinin bulunmadığı, davadan önce davacı ile davalı arasında alacak-borç ilişkisi bulunmadığı gibi tasarrufun iptali istenen işlemden önce de davalı tarafın davacıya borcunun olmadığı anlaşıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davacı ve davalının boşanma davasının red edilerek kesinleşmiş olmasına, davacının davalıdan bir alacağının bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 26,70 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 07/07/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle, taraflar arasındaki boşanma davasının kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar olan dönem için hesaplanan alacak miktarı yönünden takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; tarafların 25.03.2011 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıkları, yarı yarıya taraflar adına kayıtlı bulunan davaya konu bağımsız bölümün boşanma davası öncesinde taraflarca "ortak konut" olarak kullanıldığı, boşanmanın kesinleşmesiyle taşınmazın bu vasfının sona erdiği, ancak boşanma sonrasında da davalının taşınmazdaki tasarrufunu sürdürdüğü anlaşıldığına göre; alacağın, boşanma davasının kesinleştiği tarihten başlaması gerektiği benimsenmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalının öteki temyiz itirazları yerinde değildir, reddine....

                  UYAP Entegrasyonu