Temyiz Sebepleri Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu, eksik ve yetersiz inceleme yapıldığını, davalının hileli davranışları sonucu müvekkilinin anlaşmalı boşanmayı kabul ettiğini, müvekkilinin iradesinin hile ile sakatlandığını, gerçek iradesinin boşanma olmadığını, boşanma ilamının iptali ile anlaşmalı boşanma davasının çekişmeli boşanma davasına çevrilerek yargılamaya devam edilmesi aksi takdirde anlaşmalı boşanmaya ilişkin ilamın mal rejimi tasfiyesi bakımından geçerli olmadığının tespitine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek; yargılamanın iadesi talebinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; boşanma davasında yargılamanın iadesi koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci, 375 inci maddeleri. 3....
Mahkemece,davanın kısmen kabulüne ,davacıdan istenen 6196,80 TL den borçlu olmadığının tespiti ile 22.04.2011 günlü fesih ve cezai şartla ilgili işlemin İptaline, davalı tarafından davacıya uyarı yapılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, tararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektırici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacıya ait eczanede yapılan denetim sonucunda 9 adet ... karnesi ve reçete karşılığı bulunmayan ve kime ait olduğu İspatlanamayan kupürler ve kupürü kesik ilaçlar bulunması sebebiyle 2009 protokolünün 6.3.2 ve 6.3.7 maddeleri uyarınca sözleşmesinin fesh edelerek cezai şart uygulandığı ve yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen 2013/2512-14372 kabulüne karar verilmiş ise de davacının gerek yargılam gerek temyiz aşamasında ibraz ettiği 1.02.2012 tarihli Sosyal Güvenlik Kurumu Protokolünün, davaya konu eylemlerle...
a devrine ilişkin yapılan sözleşmenin gabin nedeniyle feshine karar verildiği, verilen kararın kesinleştiği, alınan bilirkişi raporları uyarınca taraflar arasında akdedilen 19.4.1995 tarihli ön anlaşma protokolünde taraflara yüklenen hak ve yükümlülükler arasında % 50 oranında açık oransızlık bulunduğu, davacıların tacir olmamaları nedeniyle somut olayda gabinin subjektif unsurunun da gerçekleştiği, ivazlar arasındaki oransızlığın da gabinin objektif unsurunun gerçekleşmesine yetecek düzeyde olduğu, bu itibarla 19.4.1995 tarihli ön anlaşma protokolünün gabin nedeniyle iptalinin gerektiği, kollektif şirketlerde bir ortağın ölümünün şirketin sona erdiren sebeplerden sayıldığı, davaya konusu şirket ana sözleşmesinde ortağın ölümü halinde şirketin mirasçılarla devam edeceğine dair bir hükmün bulunmadığı, ölen ortağın mirasçılarının şirketin devamına muvafakat vermedikleri, hisse devir sözleşmesi ve ön anlaşma protokolünün de iptali ile şirketin infisah edeceği gerekçesiyle asıl ve birleşen...
Aile Mahkemesi'nin 2017/451 esas sayılı soybağının reddi davasında Adli Tıp tarafından düzenlenen raporla çocuğun biyolojik babasının müvekkili Serkan olmadığının kesinleştiğini belirterek 10.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T5 vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davalı eşin kendisini aldattığını ve çocuğun kendisinden olmadığını bilerek anlaşmalı boşanma protokolünün 3. maddesi ve Bursa 7. Aile Mahkemesi'nin 2017/367 esas sayılı dosyasının 21/04/2017 tarihli duruşma zaptında maddi - manevi tazminat talebinden feragat ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Öte yandan Sosyal Güvenlik Kurumu ile ... arasında imzalanan eczanelerden ilaç teminine ilişkin protokol ile birlikte yeniden düzenleme yapılmış olup, 01/01/2016 tarihinde yürürlüğe giren 2016 protokolü ile dava konusu 2009 protokolünün 6.3.24 (2012 yılı protokolünün 5.3.14) maddesi yürürlükten kaldırılmış; 2009 yılı eczane protokolünün 6.3.3 ve 6.3.10 (2012 yılı protokolünün 5.3.2 ve 5.3.5) maddelerinde ilaç bedelinin 5 katı olarak uygulanacağı belirtilen cezai şart tutarı, 2016 yılı protokolünün 5.3.2 ve 5.3.5 maddelerinde (davacı lehine) ilaç bedelinin 2 katı olarak uygulanacağı belirtilmek suretiyle indirilmiştir....
kesinleşmemiş olması halinde yazılı talebi ile; Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesi ve/veya cezai şart uygulanmasına ilişkin fiil/fiiller için bu Protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır....
Hemen belirtilmelidir ki; 1.2.2012 tarihli Eczanelerden ilaç teminine ilişkin protokol kapsamından davaya konu eylemlerle ilgili 2009 protokolünün 6.3.19 maddesi 01.02.2012 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırılmış, 2009 yılı protokolünün 6.3.19. maddesine karşılık 2012 yılı protokolünün 5.3.10 maddesi ile "eczacı ya da eczane çalışanlarınca kurumu zarara uğratmak amacıyla kasıtlı olarak kuruma sahte ilaç fiyat küpürü/sahte karekod, sahte reçete veya sahte rapor fatura edildiğinin tespiti halinde reçete bedelinin on katı tutarında cezai şart uygulanarak eczacı uyarılır. Tekrarı halinde reçete bedelinin yirmi katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve bir yıl süre ile sözleşme yapılmaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı, davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili, dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, dava konusu alacak nedeniyle ödemeler yapıldığını bildirerek, davanın reddini istemiştir....
Davalı ... tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince anlaşmalı boşanma protokolünde taşınmazın satılamayacağı yönünde bir hüküm bulunmadığı gibi, davacı kadının kusursuz olarak yani evlilik dışında bir sebeple çıkmak zorunda kalması halinde bu eve muadil bir ... kira bedelini erkeğin karşılaması hüküm altına alındığı, bu durumda kadının kira bedeli talebi dışında tapu iptali tescil talep etme hakkının bulunduğunun kabul edilemeyeceği, davacı tapu iptali ve tescili mümkün olmadığı takdirde sükna hakkının tescilini talep etmiş ise de, davanın kaynağı olan boşanma protokolünün tarafı olmayan 3. kişi adına kayıtlı taşınmaza ilişkin bu talebin kabulü mümkün olmadığı gerekçesi ile davalının istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak davacının taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Tarafların İstanbul Anadolu 15....
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararındaki karşı oy yazısında; somut olayda, boşanma dosyasına sunulan protokolün gerek başlığı, gerekse içeriği itibariyle, eşlerin mal rejiminden kaynaklanan alacak haklarından feragat edildiği şeklinde yorumlanmasının mümkün olmadığını; yine boşanma davasında duruşma zaptına aktarılan tarafların beyanlarında da, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan haklarından feragat edildiğinin, bu hususta anlaştıklarının da bildirilmediği; kesinleşen boşanma hükmünde de, mal rejimine ilişkin haklara dair bir tespit ve belirleme yapılmadığı; protokolde bahsi geçen ibarenin tapu iptali ve kullanım haklarına ilişkin olduğu, protokol içeriğindeki belirlemeler ve boşanma dosyasındaki taraf beyanlarının, izah edildiği üzere mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak haklarından feragat edildiği anlamına geldiğinin kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin başvurusunun kabulü ile kararın mal rejiminin tasfiyesi hususunda esasa...