WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

boşanma hükmü, ortak çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakası, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 17. Aile Mahkemesi SAYISI : 2021/150 E., 2022/850 K. Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve eşya alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, erkeğin eşya alacağı talebinden vazgeçilmesi nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Kararın davacı-davalı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir....

      Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi; boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir hükmünü içermektedir. Toplanan delillerden reddedilen davadan sonra tarafların biraraya geldikleri, ... Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/272 esas sayılı dosyasına konu olay tarihi olan 08.04.2011 tarihine kadar birlikte yaşadıkları, bu olay sonrası yeniden ayrıldıkları anlaşılmaktadır. Davacı erkek, ortak hayatın yeniden kurulmadığını kanıtlayamamıştır. O halde davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

        Sadece davalı kadın istinaf başvurusunda bulunduğundan davacı erkeğe mahkemece yüklenen kusur oranı ve vakıaları kesinleşmiştir. 1- )Davalı kadının boşanma hükmü ile ilgili istinaf başvurusu yönünden; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 166/son maddesine göre"...Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir"....

        Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, kadın tarafından açılan ve çekişmeli boşanma davasına dönüşen asıl davada, asıl dava tarihinden yani 26.10.2010 tarihinden öncesine ilişkin iddia olunan vakıalar, tarafların yeniden bir araya gelmeleri ve 11 yıla yakın süre birlikte yaşamaları, 3 çocuklarının bu süreçte doğması nedeni ile, artık bu olayların affedilmiş en azından hoşgörü ile karşılanmış sayılması gerektiği, erkeğe kusur olarak yüklenmesi mümkün olmadığı, her davanın açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilmesi gerektiği, boşanma davasından sonraki olayların da davalıya kusur olarak yüklenemeyeceği, karşı dava dilekçesinin harcı yatırılmak suretiyle verilmiş ise de, karşı dava dilekçesinde boşanma talebi olmaksızın boşanmaya bağlı velâyet, maddî ve manevî tazminat talep edildiği, oysa ki ortak çocukların velâyeti ve tazminat taleplerinin boşanma davasından bağımsız olarak talep edilemeyeceği gerekçesiyle asıl...

          Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir (TMK md.175). Yoksulluk nafakasının miktarı belirlenirken, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi gözetilir. Toplanan delillerden, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadının ağır kusurlu olmadığı ve boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği, boşanma davası açmakla ayrı yaşamaya hak kazandığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi doğru olmuştur. Ancak, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi gözetildiğinde, davacı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası azdır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi de yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.2. maddesi uyarınca düzeltilmiş ve yeniden esas hakkında hüküm tesis edilmiştir....

          Dava, TMK 166/son maddesine dayalı boşanma talebine ilişkin olup, Of Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesinin 2013/535 Esas, 2016/432 Karar sayılı dosyasında açılan ve redle sonuçlanarak 08/09/2017 tarihinde kesinleşen boşanma davası ile eldeki davanın açılma tarihi olan 01/12/2020 tarihi arasında TMK 166/son maddesinde belirtilen 3 yıllık zaman geçmiştir. Bu zaman zarfında taraflar arasında ortak hayat yeniden tesis edilememiştir....

          Dava, TMK 166/son maddesine dayalı boşanma talebine ilişkin olup, Of Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesinin 2013/535 Esas, 2016/432 Karar sayılı dosyasında açılan ve redle sonuçlanarak 08/09/2017 tarihinde kesinleşen boşanma davası ile eldeki davanın açılma tarihi olan 01/12/2020 tarihi arasında TMK 166/son maddesinde belirtilen 3 yıllık zaman geçmiştir. Bu zaman zarfında taraflar arasında ortak hayat yeniden tesis edilememiştir....

          Türk Medeni Kanununun 166/4. maddesine göre; boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanma kararı verilir. Ret kararının kesinleşmesinden başlayarak geçen üç yıl zarfında ortak hayatın yeniden kurulmuş olduğunun kabul edilebilmesi için, tarafların bu amaçla bir araya gelmiş ve birlikte yaşamış olmaları, evlilik birliğinin, amacına uygun olarak tesis edilmiş olması, bunun da delillerle duraksamasız olarak ispatlanmış bulunması gerekir(Dairemizin, 11.07.2012 gün ve 2012/690 E. 2012/19470 K. sayılı kararı). Somut olayda, davacı erkeğin 17.04.2008 tarihinde açtığı boşanma davası reddedilmiş ve ret kararı 27.10.2011 tarihinde kesinleşmiştir. Temyize konu dava ise, 10.11.2014 tarihinde açılmıştır....

            DAVA TARİHİ : 17.03.2021 KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden kısmen esas hakkında hüküm kurma İLK DERECE MAHKEMESİ : Edirne 1. Aile Mahkemesi SAYISI : 2021/213 E., 2022/290 K. Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı karşı davalının dava sürecinde ölmüş olması sebebiyle davanın konusuz kaldığından karşılıklı boşanma davası ve fer'îleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına, evlilik birliği içerisinde boşanmaya sebebiyet verecek eylemler bakımından davacı karşı davalı tarafın tam kusurlu, davalı karşı davacı tarafın kusursuz olduğunun tespitine karar verilmiştir. Kararın davacı karşı davalı erkek mirasçısı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yasal mirasçısının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu