WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASIEVLİLİK BİRLİĞİNİN YENİDEN KURULAMAMASIFERAGAT 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 166 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 95 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda, mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. Davalı koca 02.12.1998 tarihinde boşanma davası açmış, 07.09.1999 tarihinde feragat etmiş, dava feragat sebebiyle reddedilmiştir. Feragat kendiliğinden bu iradenin mahkemeye ulaştığı ve açıklandığı tarihte kesin bir hükmün hukuki sonuçlarını doğurur (HUMK m. 95). Feragat üzerine verilen kararın şeklen kesinleşmesinin beklenmesine gerek yoktur. Türk Medeni Kanunu'nun 166/son maddeye dayalı bu dava ise, 17.03.2006 tarihinde açılmıştır. Önceki davadaki feragat tarihinden itibaren 3 yıllık süre geçmiştir....

    İstinaf Sebepleri Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; baskı ve tehdit ile anlaşmalı boşanma protokolü imzalatıldığını, müvekkilinin kendi iradesi ile ortak çocuğun velâyetini babaya bırakmadığını, davalı-davacının ortak çocuk ile müvekkilinin görüşmesine engel olduğunu, ortak çocuğu yönlendirdiğini, davalı-davacının çocukla ilgilenmediğini, ...'ın velâyetinin müvekkili anneye verilmesi gerektiğini, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmesini belirterek her iki dava yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı boşanma davasıdır. Ayrılığa karar verilebilmesi için, boşanma sebeplerinin gerçekleşmesi ve ortak hayatın yeniden kurulması olasılığının mevcut olması gerekir (TMK m. 170/3). Barışma ihtimali mümkün olmayan hallerde ayrılığa karar verilemez. Toplanan delillerden, her iki tarafın, ailelerinin evlilik birliğine olan müdahalelerine sessiz kaldıkları, davalı kadının ise, güven sarsıcı hareketlerde bulunduğu ve birlik görevlerini yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Şu hale göre; evlilik birliği davacı ile davalının açıklanan kusurlu tutum ve davranışları sonucunda ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmıştır....

        C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile boşanma kararının kesinleşmiş olması sebebiyle tarafların boşanma talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına; erkeğin; kadının ailesini istemediği, kadın doğum yaptığında ve sonrasında belli bir süre kadının yanına gitmediği, kadını ve ortak çocuğu ailesinin yanına gönderip arayıp sormadığı, bu esnada evdeki eşyaları başka bir yere taşıyarak evi boşalttığı ve bu şekilde kadının eve dönmesine engel olduğu, ilgisiz olduğu; kadının ise erkeğin ailesini istemediği, yatak odasını ayırdığı belirtilerek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet verilen olaylarda eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle kadının nafaka talebi ile tazminat taleplerinin reddine, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının, çocuğuyla ve eviyle ilgilenmediği, ailesini bırakıp sık sık köye gittiği, erkeğin ise eşinin ailesine hakaret ve küfür ettiği, evlilik birliğinin sarsılmasında kadının ağır, erkeğin az kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereğince birleşen dava yönünden ise kadının evlilik birliği içerisinde başka bir erkekle birlikte olduğu, erkeğin zina sebebiyle boşanma davası açmakta haklı olduğu gerekçesiyle birleşen davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi gereğince boşanmalarına, sosyal inceleme raporu, çocuğun yaşı, beyanları ve tüm dosya kapsamı değerlendirilerek ortak çocuk ...'nın velâyetinin babaya verilmesine ve anne ile kişisel ilişki tesisine karar verilmiş olup, ortak çocuk.'...

            Polatlı Aile Mahkemesi'nin 2014/248 E 2014/652 K sayılı boşanma talebinin reddine dair kararının 02/02/2015 tarihinde kesinleştiğini, dava tarihi itibariyle 3 yıllık sürenin dolduğunu, dinlenen tanık beyanları ile davalının kabulüne göre bu süre içerisinde ortak hayatın yeniden kurulamadığı, her ne kadar davacı tanığı müşterek çocuk beyanından babasının hastalığı sebebiyle tarafların bir gün beraber yaşadığı belirtilse de, davacı kocanın ertesi gün buradan ayrıldığı, tedavi sebebiyle evde kalmasının ortak hayatın yeniden kurulmuş sayılmadığı durumlardan olduğu, fiilî ayrılık yasal şartlarının oluştuğu" gerekçesiyle, davanın kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 166/son maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiştir....

            İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle (TMK md.166/1,2) boşanma istemine ilişkindir. İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir (HMK md.355). Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. (2) Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir (TMK md.166/1,2)....

            Ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca düzeltilmek suretiyle yeniden aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir....

            boşanma davasının kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, müvekkili yanında bulunan ......

              Derdestliğe esas tutulan boşanma davası; davalı tarafından 20.8.2007 tarihinde açılmış olup, dava dilekçesinde; boşanma sebeplerinden herhangi biriyle daha önce açılmış bulunan davanın reddine karar verilmiş olması ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi, bu süre içinde ortak hayatın yeniden kurulamamış olması sebebi (TMK. 166/son) yanında, davalı kadının davacı hakkında müteaddit defalar tehdit ve Cumhuriyet savcılığına haksız şikayetlerde bulunmuş olmasından dolayı evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine (TMK. md.166/1) de dayanılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu