İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan tüm deliller sonucunda; olayların akışı karşısında; eşine fiziksel şiddet uygulayan, eşinin kendi ailesi ile görüşmesini engelleyen, eşi istememesine rağmen köye götüren, köy işlerinde çalıştıran davalı- karşı davacı erkeğin boşanmaya yol açan olaylarda ağır kusurlu olduğu, evlilik birliğini anne ve babasının müdahalesine açık hale getiren ve eşine ters cevaplar veren davacı- karşı davalı kadının boşanmaya yol açan olaylarda az da olsa kusurlu olduğu, bu aşamadan sonra tarafları birlikte yaşamaya zorlamanın mümkün görülmemesi nedeniyle tarafların karşılıklı olarak evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiği,"gerekçesi ile; "A;Asıl davada davacı- karşı davalı kadının pek kötü ve onur kırıcı davranış ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebeplerine dayalı boşanma davasının KABULÜ ile; tarafların TMK'nın 162 maddesi uyarınca pek kötü veya...
Davalı karşı davacı taraf karşı dava dilekçesinde dava konusunu; zina, pek kötü ve onur kırıcı muamele, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma olarak göstermiş, ön inceleme duruşmasında da uyuşmazlığın karşı dava yönünden zina , pek kötü ve onur kırıcı muamele ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma olarak tespiti yapılmasına rağmen karşı dava yönünden davanın zina olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma olarak kabul edilip hüküm fıkrasında zina ve pek kötü onur kırıcı muamele nedeniyle açılan karşı dava ile ilgili olumlu -olumsuz bir hüküm kurulmadan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan karşı davanın kabulüne karar verilmesi hatalı ise de bu konuda tarafların istinaf başvurusunun bulunmaması nedeniyle bu hataya değinilmekle yetinilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Toplanan delillere göre, davalının mahkemece de sabit kabul edilen eylemlerinin, Türk Medeni Kanununun 162. maddesinde düzenlenen özel boşanma sebebi olan pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmayı değil; Türk Medeni Kanununun 166/1.maddesindeki "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" nedenine dayalı boşanmayı gerektirdiği anlaşılmaktadır. Boşanmayı gerektiren olaylarda, bütünüyle davalı koca kusurlu olup, bu olaylar davacının kişilik haklarına saldırı niteliğindedir....
Ve 162 maddeleri uyarınca evlilik birliğinin sarsılması ve hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış hukuksal sebebine dayalı boşanma davaları ile boşanma davalarının fer'isi niteliğindeki velayet, nafaka, TMK'nın 174/1- 2. maddesi kapsamındaki tazminata yöneliktir....
DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davanın kabulü ile onur kırıcı davranış, pek fena muamele ve ortak yaşamı sona erdirme nedeniyle tarafların boşanmalarına, bu talep kabul görmediği takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması nedeniyle boşanmalarına, tensiple beraber ileride davacı müvekkil için yoksulluk nafakasına çevrilmek üzere aylık 2.500,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, TMK. 174 ve devamı maddelerince 500.000,00 TL maddi, 500.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde de kararın kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde belirtilmiş olup, bu maddenin 3. bendine göre mahkeme kararlarında iki tarafın iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulma nedenleri, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin açıkça gösterilmesi zorunludur. Davacı kadın dava dilekçesinde Türk Medeni Kanununun 166. maddesi uyarınca boşanma talep etmiş, 08.01.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile davasını ıslah ederek öncelikle zina (TMK m.161) ve onur kırıcı davranış (TMK m.162) sebebi ile boşanmaya karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece kadının özel boşanma sebebine dayalı boşanma taleplerinin reddine karar vermiştir....
karşısında kadının başka bir erkekle cinsel birliktelikte bulunduğu, eğlence mekanlarında güven sarsıcı davranışlar sergilediği tanık beyanları ile ispat olunduğundan birleşen dosya yönünden kocanın açmış bulunduğu haysiyetsiz hayat sürdüğü ispat olunduğundan davalı kadının bu davranışları aynı zamanda onur kırıcı davranış olarak kabul edildiğinden birleşen davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 162 nci ve 163 üncü maddeleri uyarınca boşanmalarına, birleşen dosyada kadının zina, pek kötü muamele, onur kırıcı davranış, suç işleme, haysiyetsiz hayat sürme sadakatsizlik nedeni ile açmış bulunduğu karşı boşanma davasında ise dava konusu ettiği olayların çoğunun ana dosyada ileri sürülen iddialar olduğu bunun dışında erkeğin sadakatsiz davrandığı ve zina yaptığı, suç işlediği, haysiyetsiz hayat sürdüğü, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranışlarda bulunduğu iddiası da ispat olunamadığından kadının karşı davasının reddine, tarafların her ikisinin de ortak çocuğun velâyetini talep...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma karşı dava pek kötü onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Davacı-karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme HMK'nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; Mahkemece gerekçeli kararın hüküm fıkrasında "açılan dava ve karşı davanın kabulü ile," TC Kimlik Nolu davacı-karşı davalı T1 ile TC Kimlik Nolu davalı-karşı davacı T3 TMK madde 166/1 uyarınca boşanmalarına," karar verilmiş ise de; boşanma hükmünde tarafların kimlik bilgilerine yer verilmemiştir....
Temyiz Sebepleri Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat, velâyet, kişisel ilişki, tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tarafları arasında açılan karşılıklı boşanma davasında kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı ve miktarları ile velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesinin çocukların üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 01.02.2022 tarih ve 2021/25 Esas, 2022/32 Karar sayılı kararı ile; kadının eşine hakaret içerikli sözler sarf ettiği, evde fevri tavırlar sergilediği, erkeğin ise kadına onur kırıcı sözler sarf ettiği, eşini dövmek için üzerine yürüdüğü, gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin sarsılmasına neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu, boşanma davası açmakla ayrı yaşamaya hak kazanan, düzenli işi ve geliri bulunmayan ve boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşılan kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakası koşullarının oluştuğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olmaları ve eşit kusurlu eş yararına tazminata hükmedilemeyeceği gerekçesiyle, asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, tarafların maddî ve manevî tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, kadın lehine aylık 350,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına...