WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davalının müşterek haneyi terkedip gitmesi, davacı ile ilgilenmemesi, "benim hayatımda başka bir kadın var, ben artık gelmek istemiyorum" diyerek sadakat yükümlülüğünü ihlal etmesi, müşterek kızlarının tedavisi sonrası Kuşadası'nda çıkan tartışma sırasında eşine fiziki şiddet uygulaması, koro çalışmalarına başlayan eşine "sesin karga gibi sen onu da beceremezsin" diyerek aşağılayarak psikolojik şiddet uygulaması, birlik yükümlülüklerini yerine getirmemesi, hakaret, küfür ve tehdit etmesi şeklindeki tam kusurlu davranışları sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK'nun 162.md.) sebebine dayanarak açılan davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK'nun 166/1.md.) nedenine dayanılarak açılan davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, 80.000 TL maddi...

DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava, TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması, aldatma, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış nedeni ile boşanma ve fer'ilerine, karşı dava ise TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. HMK'nın 240 vd. maddelerinde tanık dinlenmesine ilişkin hükümler düzenlenmiştir. Davacı-karşı davalı tanık listesinde Betül Ulukayan’ı tanık olarak göstermesine rağmen, bu tanık dinlenmediği gibi bu tanığın dinlenilmesinden vazgeçilmişte değildir. O halde mahkemece yapılacak iş, davacı-karşı davalı taraftan bu tanığı dinletip dinletmeyeceklerinin sorularak, sonucuna göre işlem yapılmasının gerekmiştir....

Tarafların gerçekleşen kusur, sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, , müşterek çocukların yaşı, zorunlu öğrenim döneminde bulunması temel ihtiyaçları ile eğitim öğretim ihtiyaçları, davacı kadının düzenli bir gelirinin bulunmaması nazara alındığında müşterek çocuklar için hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarları yeterli bulunmuş ancak davacı kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarı ve yoksulluk nafakasının reddi hatalı görülerek davacı kadın lehine 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilerek; davacı kadının müşterek çocuklar lehine takdir edilen nafakalara yönelik istinafının reddine, kendi lehine talep ettiği tedbir ve yoksulluk nafakasına yönelik istinafının kabulüne karar vermek gerekmiştir. Mevcut veya beklenen menfaatleri ile kişilik hakları boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf kusurlu taraftan uygun bir tazminat isteyebilir....

ve yoksulluk nafakası yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/09/2021 NUMARASI : 2020/609- 2021/701 DAVA KONUSU : Boşanma (Hayata Kast, Pek Kötü Ve Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle)|Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı-davalı dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkilinin 19.03.2020 tarihinde evlendiklerini, davalının müvekkiline hakaret ettiğini şiddet uyguladığını, davalı eşin kazandığı parayı davalının uyuşturucuya harcadığını, davalının uyuşturucu madde bağımlısı olduğunu, evin giderlerine katkısının bulunmadığını, davalının müvekkile karşı küfürlerde ettiğini, belirterek öncelikle tarafların TMK 162- 163.maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmesini bunun mümkün olmaması halinde tarafların Tmk....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma, ferileri, TMK'nın 162. maddesi gereğince, hayata kast, onur kırıcı davranış ve pek kötü muamele, TMK'nın 163. maddesi gereğince haysiyetsiz hayat sürme ve suç işleme nedeni ile boşanma ve ferilerine ilişkindir. Dosya kapsamı ve toplanan deliller uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından, davacının kendisine verilen kesin sürede tanık bildirmediği gibi, takip eden ilk celsede tanıklarını mahkemede hazır etmediği, dolayısı ile davasının ispatlayamadığından davasının reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

    DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle, terk, hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar için ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep etmiştir. III....

      çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuklar için ayrı ayrı aylık 650,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olması, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kadının boşanma ile yoksulluğa düşeceği dikkate alındığında kadın lehine aylık 700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine 50.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata, kadın pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebi ile boşanma talebinde bulunmuş ise de; bu davranışın boşanma sebebi oluşturması için, eşin vücut bütünlüğüne veya sağlığına yönelmesi ve bu davranışın zulüm veya işkence boyutunda olması gerektiğinden şartları oluşmadığından kadının 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesine dayalı boşanma talebinin reddine karar verilmiştir....

        İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı İlk Derece Mahkemesinin 22.06.2021 tarih ve 2020/214 Esas, 2021/429 karar sayılı kararı ile, davalı erkeğin eşine karşı fiziki şiddet içeren davranışlarının olduğu bu konuda yaşanan şiddet olayına samimi ve inandırıcı beyanda bulunan ortak küçük çocukların şiddet konusunda ki tanıklığı ve kati doktor raporları göz önüne alınarak davalı erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tam kusurlu olduğu, evlilik hayatını sürdürdürdüğü yol arkadaşına,eşine,çocuklarının annesine oklavayı kullanarak şiddet vakıasını bir kat daha elim hale getirdiği ve celp edilen kati hekim raporlarıyla sabit olmak üzere kadının görme yetisini yitirmesine neden olduğu, kadının hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma davasında ise toplanan delillere göre cana kast, uzuv kaybı gibi sebeplerin özel ve mutlak olarak kanıtlandığından davalı erkeğin eylemleri ile özel boşanma sebebine dayalı boşanma davasının da sübut bulduğu gerekçesi ile...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı kadının davası münhasıran onur kırıcı davranış nedeni ile boşanmaya ilişkindir. Onur kırıcı davranış nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için (TMK m.162) hertürlü onur kırıcı davranış değil, ağır derecede onur kırıcı bir davranışın gerçekleşmesi gerekir. Toplanan delillere göre, mahkemece onur kırıcı davranış olarak kabul edilen maddi vakıaların bu nitelikte bulunmadığı anlaşılmaktadır....

            UYAP Entegrasyonu