Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-karşı davacı (kadın)'ın onur kırıcı davranışta bulunduğunu kabule yeterli delil bulunmadığının anlaşılmasına, gerçekleşen olaylara göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tarafların her ikisinin de aynı oranda kusurlu olmalarına göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak...

    Gerekçe; Erkeğe verilen kusurlar: Boğazını sıkma ve tokat atma eylemleriyle darp ettiğini, Boşanamazsın, sana zırnık vermem, Seni öldürürüm beyanı ile boşanması halinde öldürmekle tehdit ettiğini, bu beyanıyla ekonomik ve psikolojik şiddet uyguladığını, Hakaret küfür ve onur kırıcı beyanlarda bulunduğunu, Kadına verilen kusurlar: Hakaret, küfür ve onur kırıcı beyanlarda bulunduğunu, Yerel mahkemece yukarı kısımda eşit kusurlu olduğu belirtilmişken aşağı kısımda erkeğin tam kusurlu olduğu belirtilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, davanın kabulünü, tedbir- yoksulluk nafakası ve maddi- manevi tazminat verilmesini istinaf etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, davanın TMK 162.maddesine dayalı mutlak ve özel bir boşanma sebebi olan hayata kast hukuki sebebine dayalı olarak hak düşürücü sürede açılıp delillerin bu kapsamda değerlendirildiği, ilk derece mahkemesince belirtildiği üzere davalı tarafça gerçekleştirilen eylem sebebi ile hayata kast hukuki sebebine dayalı boşanma kararı verilebilmesinin yasal koşulları oluştuğu, hayata kast sebebine dayalı boşanma davalarında eylemin kabulü ve kanıtlanması durumunda ortak hayatın çekilmezlik koşulunun oluşup oluşmadığına bakılmaksızın boşanma kararı verilmesi gerektiği, tarafların ekonomik sosyal durumları ve davalının Samsun 1.Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2016/367 esas sayılı dosyasının...

    Davalı vekili cevap ve karşı davasında; boşanma davasının reddini talep ettiklerini, müvekkilin evliliğin 2. günü hastalandığını, bu nedenle davacının cinsel ilişki talebini redettiğini, davalı eş ısrarla cinsel ilişki talebinde bulununca kabul etmeyen müvekkili yumruklayarak dövdüğünü, müvekkilin merdivenden düştüğünü söylese de ilerleyen dönemde gerçeği akrabaları ile paylaşmak zorunda kaldığını, davalı eş evlilik birliğinin devamı boyunca her olayda her durumda hakaret ve onur kırıcı sözlerle müvekkili aşağıladığını, müvekkilin bu kötü davranışlarına katlanamadığı için psikolojisinin bozularak intihar girişimine başvurduğunu, bunun sebebinin kişisel davranış bozukluğu değil, müvekkilin maruz kaldığı kötü tutum ve davranışlar olduğunu, müvekkilin evlilik süresince aile bütçesine katkıda bulunmak için börekde çalıştığını, bu kazancı içerisinde sadece ulaşım giderini alarak kalanı eşine verdiğini, bu dönemde davalının bir gün işten alkollü geldiği, müvekkile hakaretler edip bağırmaya...

      DAVA KONUSU : Kişisel Eşyanın İadesi - Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ( TMK 161 ) ve pek kötü onur kırıcı davranış ( TMK 162 ) maddeleri nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkili için 70.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminat ile müşterek çocuklar Meryem ve Bedirhan Osman'ın velayetlerinin müvekkiline verilmesi ile müşterek çocuklar için ayrı ayrı 500 er TL iştirak nafakası ve müvekkili için aylık 500 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, ayrıca müşterek çocuklar için tedbir nafakası takdir edilmesini, müvekkiline ait ziynet eşyaları olan l5 adet bilezik, 1 adet 15 gr bilezik, liralar ve takı setinin müvekkiline iadesini, iadesi mümkün olmadığı takdirde bedelinin tespiti ile davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, tazminat ve iştirak nafakasının miktarları yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar, kendisinin reddedilen tazminat talepleri ile iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 16.09.2020 günü duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davacı-karşı davalı ... ile vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup 24.12.2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle;17.11.2021 tarihli feragat dilekçesini iradesi dışında ,tehdit ve korkutma sonucu verdiğini ,davalının özel durumlarını ifşa ettiği gerekçesiyle kendisini tehdit ettiğini ,ailesini ve kendisini sürekli korkuttuğunu ,bu hususta Cumhuriyet Savcılığına şikayette bulunduğunu bu nedenlerle feragat dilekçesinin geçersiz sayılmasına ,davanın kaldığı yerden devamına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, onur kırıcı davranış veya haysiyetsiz hayat sürme veya evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir . Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme HMK'nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi kapsamında açılan boşanma davasında, davalıya kusur olarak yüklenen maddî vakıaların ağır derecede onur kırıcı davranış olarak nitelendirilemeyeceğinden davanın şartları oluşmadığından bahisle reddine karar verildiğini, erkeğin evlilik birliğinin kendisine yüklemiş olduğu birlik görevlerini yerine getirmediğini, maddî açıdan ailesinin sıkıntı yaşamasına sebebiyet verdiğini, düzenli bir işi ve geliri olmadığını, eşine ve çocuklarına karşı ilgisiz davrandığını, eşine hakaret ve küfür ettiğini, eşinin ameliyat olduğu dönemde eşi ile ilgilenmediğini, eşini aile apartmanında oturmaya zorladığını belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, tarafların ekonomik sosyal durumu, kusur durumu ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği değerlendirilerek nafaka ve maddî ve manevî tazminat ödenmesine hükmedildiği gerekçesi ile davanın kabulü ile...

          GEREKÇE: Dava; haysiyetsiz hayat sürme ve onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma ve evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davası niteliğindedir. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Kusur yönünden yapılan istinaf incelemesinde; İncelenen aile nüfus kayıtlarına göre tarafların; 16/09/1994 tarihinde evlenmiş oldukları, bu evliliklerinden müşterek 23/07/2002 doğumlu Esra ve 02/11/2009 doğumlu Ezgi isimli çocuklarının olduğu anlaşılmaktadır....

          CEVAP Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; davacı erkeğin kadının üzerine kuma getirdiğini, müvekkilinin bu durumu kabul etmeyince yıllarca darp edildiğini, aşağılandığını, tehdit edildiğini, davacı erkeğin ortak çocuklara bakmadığını, diğer kadınlardan olan çocukları zorla davalı kadın üzerine kaydettirdiğini, fiziksel, psikoljik, ekonomik ve sözel şiddet uyguladığını iddia ederek tarafların öncelikle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu`nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesi uyarınca pek kötü ve onur kırıcı davranış sebebi ile olmadığı takdirde 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, kadın yararına 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası hükmedilmesine, 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesini talep etmiştir. III....

            UYAP Entegrasyonu