"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kişisel ilişki , soyisminin kullanımına izin yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Toplanan delillerden boşanmaya neden olaylarda birlik görevlerini yerine getirmeyen davacı koca tam kusurludur. Türk Medeni Kanununun 166.maddesi hükmünü tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamamak ve değerlendirmemek gerekmektedir.Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer.Diğer taraftan gene böyle bir düşünce tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, çocukların velâyet sahibi annenin bekarlık soyadını kullanmalarına izin verilmesi için gerekli şartların mevcut olup olmadığı, davanın kabulünün çocukların üstün yararlarına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 10 uncu, 20 nci maddesi, 41 inci maddesi ile 90 ıncı maddesi, 11 Nolu Protokol ile Değişik İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmeye Ek 7 Nolu Protokol 5 inci maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin 8.12.2011 tarihli ve 2010/119 Esas, 2011/165 Karar sayılı iptal kararı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 339 uncu vd. maddeleri. 3. Değerlendirme Dava, çocuğun, velâyet sahibi annesinin bekarlık soyadını kullanmasına izin davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, boşandıktan sonra kullandığı boşandığı eşinin soyadı ile birlikte bekarlık soyadını da kullanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 07.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kadının Boşandığı Eşinin Soyadını Kullanmasına Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.16.06.2010(Çrş)...
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Davacının, 01.06.1994 tarihinde yapılan evliliğinin 19.12.2008 tarihinde boşanma ile sonuçlandığı, davacının boşandığı eşiyle ikinci kez 02.04.2014 tarihinde evlendiği ancak 29.03.2017 tarihinde tekrar boşandığı, ilk boşanma sonrası davacıya ölüm aylığı bağlanmadığı, 29.03.2017 tarihinde hakkında verilen boşanma kararı sonrasında hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davalı kurumca kesilerek, 01.04.2017-21.12.2018 tarihleri arasında ödenen aylıklar yönünden borç tahakkuku yapıldığı, davacı hakkında düzenlenen iki farklı kurum denetim raporu bulunduğu, uyuşmazlık konusu dönemin bir bölümünde adres kayıtlarının aynı olduğu, aynı hastanede tedavi gördüklerine dair medula kayıtları bulunduğu, sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfı görevlilerince hane incelemesi yapılarak tutanak tutulduğu, kolluk araştırmasında ise, davacı ve eski eşin birlikte yaşadıklarını gören kimsenin...
Dava, evlenen kadının önceki soyadını kullanmasına izin verilmesi istemine ilişkindir. (4721 sayılı TMK'nun 173. ve 187. m.si) Somut olayda davalı Nüfus İdaresinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; dava yukarıda bahsedildiği gibi evlenen kadının önceki soyadını kullanmasına izin verilmesi istemine ilişkindir (4721 sayılı TMK'nun 173. ve 187. m.si). Taraf teşkili dava şartlarından olup, yargılamanın her hal ve derecesinde mahkemece resen gözetilmek gerekir. Eldeki davada, davacı davasını sadece davalı Nüfus İdaresine yöneltmiştir. Nüfus kayıtlarının tetkikinden, davacı kadının dava dışı Zafer Avlar ile 03/07/2019 tarihinde evlendiği, evlilik birliğinin devam ettiği anlaşılmaktadır. Dava, sonucu itibariyle doğrudan dava dışı Zafer Avlar'ı da ilgilendirmektedir....
Aile Mahkemesi'nin 24/11/2020 tarih 2020/20 esas 2020/476 karar sayılı ilamında özetle; Davacının davasının kabulü ile; Müşterek çocuk Hatay ili Hassa ilçesi Yeni Mahallesi/Köyü cilt 5, hane 185, BSN 43'te nüfusa kayıtlı İsmet ve Evin kızı Sarıçam 03/01/2013 doğumlu T5 (TC Kimlik No:) "Kol" olan soyisminin "Murat" olarak düzeltilmesine ve nüfus kayıtlarına tesciline karar verildiği, davalı T3 aleyhine yargılama giderine hükmedildiği anlaşılmış, Davalı Nüfus Müdürlüğü istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, soyadı değiştirmek istenen T5 doğum tarihi olan 03/01/2013 tarihinden bir gün sonra babası tarafından tanınarak babanın soyadını aldığını, böylece çocuk reşit oluncaya kadar veya baba soyadını değiştirmedikçe soyadı değiştirme konusunun yasal olarak kapandığını, velayet hakkının annede olması nedeniyle anneye böyle bir dava açma hakkı verilemeyeceğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna...
Hastanesince verilmiş 23.10.2012 günlü gebelik durumunu gösterir rapor içeriği de gözetilerek birlikte yaşama olgusu irdelenmeli; davacı ve eski eşin uyuşmazlık dönemini kapsar şekilde ilgili banka kayıtları,elektrik,su ve telefon abonelikleri usulünce araştırılmalı; davacı ile boşandığı eşinin yerleşim yerlerinin saptanmasına ilişkin olarak; medula sisteminde kayıtlarda görülen adresler ilgili sağlık kuruluşlarından araştırılmalı, davacı ile boşandığı eşinin yerleşim yerlerinin saptanmasına ilişkin olarak; muhtarlıktan ikametgah senetleri elde edilmeli, uyuşmazlık konusu dönem itibariyle seçmen bilgi kayıtlarında davacı ve eski eşin nerede oy kullandıkları ve seçmen bilgi sistemindeki adreslerinin neresi olduğu araştırılmalı, böylelikle “boşanılan eşle eylemli olarak birlikte yaşama” olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği toplanan kanıtlar ışığı altında değerlendirilmeli ve elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/10/2020 NUMARASI : 2020/166 E 2020/534 K DAVA KONUSU : Evlenen Kadının Önceki Soyadını Kullanmasına İzin Verilmesi KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davalı nüfus müdürlüğü tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, evlenen kadının önceki soyadını kullanmasına izin verilmesine ilişkindir....
Çoğunluğun önceye etki yasağı ilkesine aykırı olarak, lafzi yorum ve sigortalı aleyhine yorumu benimseyerek, sonradan gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılarak salt birlikte yaşama ve boşanan eşin desteğini alma koşulunu yeterli kabul etmesi, Kanunun ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararının gerekçelerine aykırıdır. 4. Açıklanan bu gerekçelerle mahkeme kararının bu gerekçe ile bozulması gerekirken, onanması görüşüne katılınmamıştır....