Ayrıca aynı yasanın 282. maddesi uyarınca iptal davalarının borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılması gerekir. 1-Somut olayda dava ve temyize konu 58 sayılı parsel üzerindeki 10 nolu bağımsız bölüm 20.12.2006 tarihinde borçlu ... tarafından davalı ...'a, ... tarafından 20.02.2007 tarihinde davalılar ... ve ...'ın murisi olan ... 'a, onun tarafından da 03.08.2007 tarihinde davalı ...'a satılmıştır. ...'ın dava sırasında vefatı nedeniyle mirasçıları ... ve ... usulüne uygun biçimde davaya dahil edilmişlerdir. Mahkemece bu taşınmaza ilişkin olarak taşınmazın son maliki olan ve bu tasarruf yönünden 5. kişi konumunda bulunan davalı ...'a yapılan satışın muvazaalı olması nedeniyle tasarrufun iptaline karar verildiği halde 4.kişi olan ve davalı ... ile aralarında zorunlu dava arkadaşlığı olan ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleşmesinden sonra oluşan zamanaşımı nedeniyle, borçlu vekilince TTK.nun 726, İİK.nun 71 ve 33/a maddeleri uyarınca icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasına karar verilmesinin istendiği, mahkemece borçlu tarafından açılan menfi tespit davası nedeniyle zamanaşımının kesildiğinden bahisle istemin reddine karar verildiği görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu hakkında çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleşmesinden sonra oluşan zamanaşımı nedeniyle, borçlu vekilince TTK.nun 726, İİK.nun 71 ve 33/a maddeleri uyarınca icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasına karar verilmesinin istendiği, mahkemece borçlu tarafından açılan menfi tespit davası nedeniyle zamanaşımının kesildiğinden bahisle istemin reddine karar verildiği görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı borçlu ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, borçlu davalı hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve hakkındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu taşınmazı babası Durdu'ya devrettiğini, bu tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı Durdu, taşınmazın önceden kendisine ait iken, borçlu oğlunun bankadan kredi çekebilmesi için oğlu adına tescil ettirdiğini daha sonra kendisine iade edildiğini ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu, mahkemenin yetkili ve görevli olmadığını belirtmiştir....
Davacı 3.kişi tarafından açılan istihkak davası üzerine alacaklı tarafından İİK.nun 97/17. Maddesine dayanılarak ve karşılık dava biçimde iptal davası açmıştır. Karşı dava olarak açılan iptal davaları aynı kanunun 277 ve devamı maddeleri hükümlerine tabidir. Tasurrufun iptali davasında husumet bakımından aynı Kanunun 282, maddesi hükmünce davanın "borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan .." kişiler aleyhine açılması zorunludur. Somut olayda, alacaklının açtığı karşılık davada, borçlu ile hukuk muamelede bulunan davacı 3.kişi ile bununla zorunlu dava arkadaşı olan borçlu hasım gösterilmiş ise de mahkemece kanuni hasım (borçlu) dava dışı bırakılarak taraf teşkili sağlanmadan davanın görülüp hükme bağlanması doğru görülmemiştir. Bu halde mahkemece yapılacak ..., karşılık dava bakımından borçluya dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanıp yargılama yapılarak sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı (3.kişi) vekili, davalı alacaklı tarafından ... 7.İcra Müdürlüğünün 2008/17317 Esas sayılı dosyasından borçlu aleyhine yapılan icra takibinde, müvekkiline ait olan ve borçlu ile ilgisi olmayan işyerindeki menkullerin haczedildiğini ileri sürerek, haczin kaldırılmasına ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Davalı/alacaklı vekili, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuş ve davacı aleyhine tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı borçlu, açılan davanın doğru olduğunu bildirmiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre; takip borçlusu ...'...
Bu konuda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. - İlamsız icra takibi sonrasında borçlu tarafından itiraz edilmesine rağmen borçlu tarafından genel hükümlere göre açılan davalar ile Kambiyo senetlerine mahsus yolla başlatılan icra takibi sırasında icra mahkemesine borca ve imzaya itiraz davası açılmış olmasına rağmen davanın devam etmesi sırasında açılan davalar Borçlu tarafından genel haciz yolu ile başlatılan icra takibine itiraz edilmesine rağmen genel hükümlere göre alacaklı tarafından itirazın iptali yada alacak yönünde dava açılmasından önce yada kambiyo senetlerine mahsus yolla başlatılan icra takibi sırasında borca ve imzaya itiraza yönelik olarak icra mahkemesine dava açılmasından sonra borçlu olunmadığının tespitine yönelik menfi tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunduğu öğreti görüşleri ve Yargıtay kararları ile uyuşmazlık dışına çıkarılmıştır....
İcra Müdürlüğünün 2019/27598 esas sayılı takip dosyasında davacı borçlu adına gönderilen ödeme emrinin iptaline, davacı T1 tarafından açılan davanın ise davacı borçlunun başvurusunun takip talebi ve ödeme emrinin İİK'nın 58. ve 167. maddelerine göre usulüne uygun düzenlenmediğine ilişkin olduğu, bu iddiaların İİK'nın l6. maddesi kapsamında şikayet niteliğinde olduğu, bu yöndeki şikayetin yedi günlük sürede icra mahkemesinde açıkça ileri sürülmesi gerektiği, davacı borçluya gönderilen ödeme emrinin 27/06/2019 ve 02/07/2019 tarihlerinde borçluya tebliğ edildiği, davacı borçlu vekili tarafından ise 7 günlük yasal süreden sonra 27/01/2020 tarihinde işbu davanın açıldığı gerekçesi ile T1 tarafından açılan davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar vermiştir. Davacı/borçlu T1 vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde saydığı nedenlerle ve davanın süresinde açıldığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur. İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir. Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davalarda birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek kadar (sayıda) taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddi gerekir. Bu şekilde açılacak davalarda borçlu ortak (paydaş) dahil tüm ortakların (paydaşların) davaya dahil edilmeleri zorunludur....
Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davalarda birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek kadar (sayıda) taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddi gerekir. Bu şekilde açılacak davalarda borçlu ortak (paydaş) dahil tüm ortakların (paydaşların) davaya dahil edilmeleri zorunludur. Somut olaya gelince; Dava alacaklının açtığı ortaklığının giderilmesi davasıdır. Dava konusu taşınmazın, davalı borçlu ...'ın babası ... adına kayıtlı olduğu ve taşınmazın elbirliği halinde mülkiyete tabi olduğu hususları nazara alınmaksızın mahkemece işin esasına girilecek yerde hatalı değerlendirme yapılarak davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir....