Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda dava konusu bağımsız bölümün konut niteliği ile davalı bankanın alacaklı, davalı T5 borçlu olduğu ipotek şerhleri, ayrıca dava dışı alacaklılara ait haciz şerhleri bulunduğu sabittir. İpotek alacaklı ile ipotek borçlusunun işbu dava dosyasında davalı oldukları, davacının işbu davadaki talebinin ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık dava konusu taşınmazın aynına ilişkindir. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararı tüm icra işlemlerini değil sadece davalılar yönünden cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalılar aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
Davacının ipotek ve tüm takyidatların fekki talebi dikkate alınarak haciz ve diğer takyidat lehtarlarının davaya katılımının ve taraf teşkilinin sağlanması amacıyla davacı tarafa haciz ve tüm takyidat lehtarı aleyhine birleştirme talepli dava açmak üzere süre ve kesin süre verilmesi açıldığı taktirde bu davayla birleştirilmesi bu şekilde davada taraf durumunu almayan tüm haciz ve takyidat lehtarlarının davada taraf olmalarını ve davaya katılımlarını sağlamak ve taraf teşkili sağlandıktan sonra tüm delillerin değerlendirilmesi ve oluşacak sonuç çerçevesinde davacının tüm haciz ve takyidatların fekki talebi hakkında bir hüküm kurulması gerekir....
Kasap Sokak Altınay İş Merkezi No:10 K:6 Şişli/İstanbul' adresine de haciz için gelindiğini, 14.01.2019 tarihli haciz tutanağından görüleceği üzere bu adreste de müvekkilinin mallarının haczedildiğini, söz konusu haciz ve muhafaza işlemine de müvekkil şirket tarafından itiraz edilmiş iş yerinin müvekkil Crown Taşımacılık'a ait olduğunu, borçlu CM İnşaat ile herhangi bir ilgi ve organik bağın bulunmadığının beyan edildiğini, müvekkilinin hiçbir ilgisinin bulunmadığını, borçlu ile tek irtibatının borçlunun eskiden faaliyet gösterdiği adreste yeni kiracı sıfatıyla faaliyet göstermesi olduğunu, bir ilişkiden ötürü yıllardır icra işlemleri ile muhatap olmakta, işyeri merkezinde haciz tatbik edilmekte olduğunu, söz konusu hacizlerde müvekkillerin menkullerine el konulduğunu; icra yoluyla satışın gerçekleştirildiğini, söz konusu hacizler sebebiyle müvekkili ile davalı arasında istihkak davalarının görüldüğünü ve fakat icra mahkemesinin dar inceleme yetkisinden ötürü müvekkili ile dava dışı borçlu...
Taraflar arasında görülen davada Kiraz Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 16/07/2014 tarih ve 2014/40-2014/40 D İş. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haciz isteyen (alacaklı) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: İhtiyati haciz talep eden vekili, asıl borçlu ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karışı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....
Ş ve T7 tarafından konulan ipoteklerden dolayı Davacı Müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile dava konusu taşınmazın üzerinde yer alan diğer davalılar Akbank A.Ş ve T7 tarafından konulan tüm ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin terkin edilerek (fekkine) tüm ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğüne bildirilmesini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalılara yüklenmesini talep etmiştir. Garanti Koza İnşaat San. ve Tic....
İlk Derece Mahkemesince, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne, davalının dava konusu haciz bildirisi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve haciz bildirisinin iptaline karar verilmiş; karara karşı davalı vekili tarafından istinafa başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; bilirkişi raporunda davacı tarafça, dava dışı 3. şahsın maaşından yapılması gereken kesintinin yapılmadığı belirlendiğine göre, davacının haciz bildirisi nedeniyle borçlu olmadığının tespitinin yerinde olduğu ancak haciz bildirisinin iptaline karar verilmesi hatalı olduğu gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nun 353/1-b,2 maddesi uyarınca düzelterek esas hakkında yeniden karar verilmek üzere ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına davanın kabulü ile, davacının davalı kurum tarafından gönderilen 13/05/2015 tarih ve 7180597 nolu haciz bildirisinde yazılı 79.500,00 TL'nin 78.580,00 TL'lik kısmı nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı...
tarafından kaldırılması ve aracın devrine karar verilmesini istemiştir....
ile müvekkili adına tüm takyidatlardan ari olarak tescilini, diğer davalı bankalar tarafından konulan ipoteklerden dolayı davacı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile dava konusu taşınmazın üzerinde yer alan diğer davalı bankalar tarafından konulan tüm ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Ayrıca borçlunun haczi kabil malının bulunmaması halinde durumu tespit eden haciz zaptı, geçici aciz belgesi niteliğinde kabul edilebilir. Mahkemece kesin veya geçici aciz vesikasının sunulmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına ve ... ...'nun 02.03.2005 gün, 2005/15-100-119 sayılı kararına göre, borçlu hakkında aciz vesikası alınmamakla birlikte, borçlu kayıp ve adresi saptanamıyorsa, saptanan ve bilinen adreslerinde de icraca, borçlunun haczi kabil malının bulunmadığı tespit edilmiş ise, bu takdirde aciz hali gerçekleşmiş sayılır. Somut olayda,davalı borçlu şirketin üzerine kayıtlı ...’de, ... Köyünde, ...’ta, ... Mahallesinde ve ... Ilıca Mahallesinde bulunan 5 adet taşınmaza haciz konulmuşsa da bu taşınmazlar üzerinde fazla miktarda farklı ... takiplerinden haciz bulunduğu ve kendilerinden önce tesis edilmiş ipoteklerin bulunduğu görülmüştür....