"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu vekili, 6552 sayılı Kanun'un 121. maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu'nda 15. maddenin son fıkrasına eklenen madde ile yine aynı Yasa'nın 123. maddesi ile 5393 sayılı Kanun'a eklenen geçici 8. maddesi gereğince hacizlerin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce işin yargılamayı gerektirdiğinden ve yasayı yorumlamak görev ve yetkisi mahkemede olduğundan bahisle reddedilmesi üzerine aynı nedenlere dayanarak hacizlerin ve şikayet konusu işlemin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurmuş; mahkemece, şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır...
Açıklanan yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, 6552 sayılı Kanun ile getirilen bu hükümlerin birinci derece muhatabı ve uygulayıcısı, görüldüğü gibi icra müdürlüğü olup, bu Kanun'un 123. maddesi ile 5393 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 8. maddenin son cümlesinde “söz konusu fıkra hükümleri dikkate alınarak kaldırılır.” denilerek hacizlerin kaldırılması usul ve yöntemi de gösterilmiş bulunmaktadır....
-TL tutarında "İhtiyati Haciz" kararı almış olduğunu, ihtiyati haciz kararının infazı için, borçlu olarak gösterdiği, ...'nun ve çek keşidecisi, .... Sistemleri İnş. Tek. San ve Tic. Ltd. Şti.'nin tüm banka hesaplarına, Büyükçekmece .... İcra Müdürlüğünün .... sayılı dosyasından haciz koydurulmuş olduğunu, taraflarınca öğrenilir öğrenilmez derhal 200.000.-TL + 5.000.TL şirketin tüzel kişiliği tarafından itirazi kayıtlı olarak, İcra Müdürlüğü kasasına depo edilmiş olduğunu, sair tüm hacizlerin kaldırılması talep edilmiş ve İcra Müdürlüğü'nce derhal tüm sair hacizlerin kaldırılmasına karar verilerek, diğer hacizlerin kaldırılmış olduğunu, davacı ...'nu bilerek ve kasten zarara uğratmak kastıyla hareket eden, davalıların bakiye 250.000,00 TL için 05.01.2024 tarikinde tekrar Bakırköy .... Asliye Ticaret Mahkemesinin .... D.İş. dosyasından İhtiyati Haciz kararı alarak, .... San ve Tic. Ltd. Şti.'nin tüm banka hesaplarına, Büyükçekmece .......
iddiasına ilişkin varakanın alacaklı ve borçluya tebliğ edildiğini ancak taraflarca istihkak iddiasına itiraz edilmediğini, bu nedenle istihkak iddiasının kabul edilmiş sayıldığını ve haczin kaldırılması gerektiğini, bu doğrultuda icra müdürlüğüne istihkak iddiasının kabul edilmiş sayılması sebebiyle haczin kaldırılması talebinde bulunulduğunu ancak talebin usul ve yasaya aykırı şekilde reddedildiğini beyan etmiş, müdürlük kararın kaldırılmasına ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Bu durumda davalı borçlu adına kayıtlı 7 nolu bağımsız bölümün değeri ve borcu karşılamaya yeterli olup olmadığının tespiti amacıyla mahallinde keşif yapılarak değer tespiti yapılması, üzerindeki ipotek ve hacizlerin devam edip etmediğinin ipotek alacaklısı ve ilgili icra dosyalarından sorulması ve davacının önünde bulunan alacak ve ipotek miktarının tespiti ile mevcut delillerde gözönüne alınarak borçlunun aciz halinde olup olmadığının belirlenmesi, aciz halinde olmadığı belirlendiği takdirde şimdiki gibi davanın önkoşul yokluğundan reddine, aciz halinde olduğu belirlendiği takdirde dava konusu tasarrufun İİK 278/3-1,279/2 ve 280/1.maddeler gereğince iptaline karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetli görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 30.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Takip dosyasının incelenmesinde; 15.07.2015 tarihinde ihtiyati haciz kararı alındığı, daha sonra takibin 20.07.2015 tarihinde başlatıldığı ve takip başlatıldıktan sonra hacizlerin konulduğu, borçlu tarafından sadece faize ve faiz oranına itiraz edildiği, yani asıl alacak yönünden takibin kesinleşmiş olduğu, daha sonra asliye ticaret mahkemesince faize ve faiz oranına ilişkin itirazın 27.12.2017 tarihinde iptaline karar verildiği görülmüştür....
Sayılı kararı ile borçlunun kefil olduğu, eş rızasına ilişkin delil bulunmadığı belirtilerek TBK.nun 583 ve 584. Maddeleri gereğince takibin iptaline karar verilmiştir.Anılan icra mahkemesinin kararı kesinleşmeden önce borçlu vekili tarafından icra müdürlüğünden hacizlerin kaldırılması talep edilmiş ancak icra müdürlüğünün 02/07/2020 tarihli kararı ile anılan icra mahkemesi kararının kesinleşmediği açıklanarak ileride hak kayıplarının olabileceği gerekçesiyle borçlunun talebinin şimdilik reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu aleyhinde ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 28.03.2012 tarih ve 2011/517 Esas 2012/163 Karar sayılı ilamında hükmedilen kamulaştırmasız elatma nedeniyle tazminat alacağının tahsili amacıyla takip başlatıldığı, hacizler yapıldığı, borçlu vekilince 2942 ve 6111 sayılı Yasa Hükümlerine dayalı olarak hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği mahkemece hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği görülmektedir. 30.06.2010 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasanın 1.maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na...
Bu durumda anılan madde uygulanacağından hacizlerin kaldırılması yönündeki şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK'nun 366 ve HMK'nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 27.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda anılan madde uygulanacağından hacizlerin kaldırılması yönündeki şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK'nun 366 ve HMK'nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 27.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....