Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu aleyhinde ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 28.03.2012 tarih ve 2011/517 Esas 2012/163 Karar sayılı ilamında hükmedilen kamulaştırmasız elatma nedeniyle tazminat alacağının tahsili amacıyla takip başlatıldığı, hacizler yapıldığı, borçlu vekilince 2942 ve 6111 sayılı Yasa Hükümlerine dayalı olarak hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği mahkemece hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği görülmektedir. 30.06.2010 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasanın 1.maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na...

    Bu durumda anılan madde uygulanacağından hacizlerin kaldırılması yönündeki şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK'nun 366 ve HMK'nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 27.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Bu durumda anılan madde uygulanacağından hacizlerin kaldırılması yönündeki şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK'nun 366 ve HMK'nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 27.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Bu durumda anılan madde uygulanacağından hacizlerin kaldırılması yönündeki şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK'nun 366 ve HMK'nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 27.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Bu durumda anılan madde uygulanacağından hacizlerin kaldırılması yönündeki şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK'nun 366 ve HMK'nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 27.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu aleyhinde ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 03.04.2012 tarih ve 2010/625 Esas 2012/215 Karar sayılı ilamında hükmedilen kamulaştırmasız elatma nedeniyle tazminat alacağının tahsili amacıyla takip başlatıldığı, hacizler yapıldığı, borçlu vekilince 2942 ve 6111 sayılı Yasa hükümlerine dayalı olarak hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği mahkemece hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği görülmektedir. 30.06.2010 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasanın 1.maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na...

              Borçlu Belediyenin 6552 sayılı Kanun ile değişik 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesi uyarınca hacizlerin kaldırılması için borca yeter miktarda mallarını icra müdürlüğüne bildirmesi ve icra müdürlüğünce bu mallara haciz konulması gerekir. Borçlu Belediye, böyle bir bildirimde bulunmadığı halde, ilgili yasaya dayanarak, daha önce geçerli olarak konulan hacizlerin icra müdürlüğünce kaldırılması doğru değildir. O halde mahkemece alacaklının şikayetinin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine adi kiraya ve hasılat kiralarına ilişkin haciz yolu ile takip yapıldığı, alacaklının icra mahkemesine başvurusunda; borçlunun icra müdürlüğüne yaptığı ihtiyati hacizlerin kaldırılması talebinin müdürlükçe kabulüne dair kararın usulsüz olduğunu ileri sürerek bu işlemin iptalini talep ettiği, mahkemece, takip kesinleşmeden ihtiyati haciz kararı alındığı ve ihtiyati haciz kararında belirtilen borç tutarı olan 78.413,00 TL karşılığı teminat mektubu teminat olarak yatırıldığından müdürlük kararının yerinde olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine hükmedildiği, alacaklının istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nce, takip konusu borcun tamamen ödenmeyip sadece takip tutarı yatırıldığından ihtiyati hacizlerin kaldırılamayacağı belirtilerek, istinaf talebinin kabulü ile icra müdürlüğü kararının iptaline karar verildiği anlaşılmıştır...

                  Takip dosyasının incelenmesinde; 15.07.2015 tarihinde ihtiyati haciz kararı alındığı, daha sonra takibin 20.07.2015 tarihinde başlatıldığı ve takip başlatıldıktan sonra hacizlerin konulduğu, borçlu tarafından sadece faize ve faiz oranına itiraz edildiği, yani asıl alacak yönünden takibin kesinleşmiş olduğu, daha sonra asliye ticaret mahkemesince faize ve faiz oranına ilişkin itirazın 27.12.2017 tarihinde iptaline karar verildiği görülmüştür....

                    Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/597 Esas sayılı dosyasında tedbir kararı verildiğini, iş bu tedbir kararında şirkete ait araçlar üzerindeki muhafaza işlemlerinin ve yakalama şerhlerinin kaldırılarak davacıya iadesine, banka hesapları üzerine konulan hacizlerin ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine, yeni takip yapılmamasına, hacizlerin kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir uygulanmasına karar verildiğini, bu nedenle karar gereğince işlem yapılarak müvekkili yönünden icra takibinin durdurulmasına, konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ederek takibe itiraz etmiş, itiraz üzerine İcra Müdürlüğünce 04.09.2015 tarihinde takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira parasının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlu süresinde itiraz ettiği halde, davacı İcra Mahkemesinden yalnızca kiralananın tahliyesi isteminde bulunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu