Bu tür bir yararının bulunması hâlinde de borçlu, borçlu olmadığının tespiti için dava açabilir. Bunun dışında icra takibi taraflar arasındaki maddi ilişkiyi tespit edecek nitelikte olmadığından, alacaklının takibe girişmesinden sonra, hatta takip kesinleştikten sonra da borçlunun, borçlu olmadığının tespitini mahkemeden istemesi mümkündür. Borçlu belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar; bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi dayanaksız kalır ve borcu ödemekten kurtulur. İİK'nın 72. maddesinin beşinci fıkrası gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir....
İstirdat davasının açılmasının ikinci şartı ise, maddi hukuk bakımından aslında borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olmasıdır. (İİK.m.72/VII) Burada BK.m.62’dekinin (TBK'nun 77) aksine, davacı (borçlu) yalnız borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kaldığını ispat etmekle yükümlü olup, bu parayı hataen, kendisini borçlu sanıp ödemiş olduğunu ispat etmek zorunda değildir. İstirdat davasının borç olmayan paranın tamamen ödendiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerekir. Dolayısıyla, borçlunun bu parayı doğrudan doğruya alacaklıya veya icra dairesine ödediği veya borçlunun haczedilen mallarının satılıp, bedelinin icra dairesine ödendiği tarihte, 1 yıllık istirdat davası açma süresi başlar. Paranın icra dairesince alacaklıya ödendiği an, 1 yıllık istirdat davası açma süresinin başlaması bakımından önemli değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, bayilik sözleşmesi nedeniyle verildiği iddia edilen çeklere dayalı icra takibine karşı, çeklerdeki imzanın sahteliği hukuksal nedenine dayalı olarak borçlu olunmadığının tespiti ve istirdat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliği itibariyle durumun değerlendirilmesi görevi 19. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 19. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 27.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, borçlu olmadığının tespiti ile istirdat istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davaya konu ... Sitesinin hangi ada ve parseller üzerinde kurulu olduğunun, ana taşınmazda kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulu olup olmadığının, kurulmuş ise tarihi ile tüm bağımsız bölümleri ve malikleri gösterir tapu kaydının ilgili tapu müdürlüğünden getirtildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, rödevans sözleşmesinin feshi, istirdat ve borçlu olmadığının tespiti isteğine ilişkin olup, mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 6. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 6. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen borçlu olmadığının tespiti-istirdat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 02.07.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....
Dava, kaçak elektrik kullanımı nedeni ile borçlu olmadığının tespiti ve istirdat isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu kararı uyarınca belirgin şekilde Dairemizin işbölümü alanı içine girmemektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı temyiz incelemesi Dairemezin görev alanına girmediği görülmekle, inceleme yapacak Dairenin belirlenmesi için dava dosyasının YARGITAY HUKUK İŞ BÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 19.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
oldukları, dolayısı ile ( 80.091,71- 28.822,62= 51.269,09) 51.269,09 TL borçlu olmadıkları anlaşılmakla AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE A- Davacıların murisi Adnan Erdem ile davalı banka arasındaki 06/03/2017 tarihli, 130.000,00 TL bedelli konut kredisi nedeniyle , 17/06/2019 vefat tarihi itibariyle davacıların davalıya 51.269,09 TL BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE ( 28.822,62 TL borçlu olduklarının tespitine) ,fazlaya ilişkin talebin Reddine, Davacıların istirdat taleplerinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....
İstirdat davasının açılmasının ikinci şartı ise, maddi hukuk bakımından aslında borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olmasıdır. (İİK.m.72/VII) Burada BK.m.62’dekinin (TBK'nun 77) aksine, davacı (borçlu) yalnız borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kaldığını ispat etmekle yükümlü olup, bu parayı hataen, kendisini borçlu sanıp ödemiş olduğunu ispat etmek zorunda değildir. İstirdat davasının borç olmayan paranın tamamen ödendiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerekir. Dolayısıyla, borçlunun bu parayı doğrudan doğruya alacaklıya veya icra dairesine ödediği veya borçlunun haczedilen mallarının satılıp, bedelinin icra dairesine ödendiği tarihte, 1 yıllık istirdat davası açma süresi başlar. Paranın icra dairesince alacaklıya ödendiği an, 1 yıllık istirdat davası açma süresinin başlaması bakımından önemli değildir....
BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİHAKSIZ ŞARTYERİNE BAŞKA ÖĞRENCİ ALINIP ALINMADIĞININ ARAŞTIRILMASI 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 72 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı, davalı tarafından hakkında yapılan icra takibine konu senedin teminat senedi niteliğinde olduğunu, kardeşinin üniversite nedeniyle yurda kayıt yaptırarak sağlık sebepleriyle yurtta sadece bir gün kaldığını, davalıdan hizmet almadıkları halde icra takibine konu senedin hizmet karşılığı verildiğini, senet üzerindeki yazı ve rakam miktarının da birbirinden farklı olduğunu ileri sürerek, icra takibine konu senetten dolayı borçlu olmadığının tespiti ile %40 kötü niyet tazminatının davalıdan tahsilini istemiştir....