Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile davacının ----dosyası sebebi ile davalıya borçlu olup olmadığı hususunda ibarettir. ---- yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü. Dava dilekçesi icra dosyası davaya konu çek ve tüm dosya kapsamı birarada değerlendirildiğinde ,davalı tarafça davacı aleyhine--- dosyası üzerinden ----------keşide tarihli çek sebebiyle icra takibi başlatıldığı,davacının sözkonusu takip sebebiyle borçlu olmadığının tespiti talepli mahkememizde dava ikame ettiği,davaya konu çekin incelenmesinde davacının ,davalı olan lehtardan sonra ciranta konumunda olduğu,davalının sözkonusu çek sebebiyle kambiyo hukukundan kaynaklanan müracaat hakkının olmadığı kanaatine varıldığından davanın kabulüne-----sayılı dosyası sebebiyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

    "Menfi tespit davasının yargılama sırasında istirdat davasına dönüşmüş olması (m.76/2), menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötüniyetli olduğunun anlaşılması halinde davacı borçlunun talebi üzerine davalı alacaklının tazminata mahkum edilmesine engel olmaz. İstirdat davası, menfi tespit davasının devamı olup, cebri icra tehdidi altında gerçekleşen ödeme sebebiyle borçlunun serbest iradesi dışında, kanun hükmü gereği kendiliğinden bu dönüşüm vuku bulduğundan, davacı borçlu istirdat davasına dönüşüm olmasaydı alacağı tazminattan, yoksun bırakılmamalıdır." (Prof. Dr. Timuçin Muşul, İcra ve İflas Hukukunda, Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, 2014, Ankara, s.404-405) "İİK m.72, VI gereğince istirdat davasına dönüşmüş olan davanın borçlu lehine hükme bağlanması halinde de, m.72, V c.3 ve 4 hükümlerine göre, borçlu lehine tazminata hükmedilmesi gerekir kanısındayım....

      Davalı vekili, aynı konuda davacının Çanakkale İcra Hukuk Mahkemesinde istihkak davası açtığını, bu nedenle menfi tespit ve istirdat davası açmasının yersiz olduğunu, icra takibine konu borç 3. kişi tarafından ödense dahi menfi tespit davasında davacı sıfatının borçluya ait olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, icra takip dosyasına işyerindeki hacze engel olmak için yatırılan paranın haciz yerine kaim olmak üzere dosyaya yatırıldığı, yatırılan miktar ölçüsünde borçlu borcundan kurtulduğu için paranın istirdatını isteme hakkının takip borçlusuna ait olduğu, üçüncü kişinin istirdat davası açma hakkı bulunmadığından davacının davayı açmakta aktif husumet ehliyeti bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2017/1317 Esas sayılı dosyasına ve davaya esas, Keşidecisi...Basın Yayın Dağıtım iktisadi işletmesi olan, 05.06.2017 Keşide Tarihli, 10.06.2017 vade tarihli, 125.000,00 TL bedelli bono nedeni ile DAVACININ DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİ ile, davacı tarafından ödenen 197.739,83 TL’nin, 10.08.2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 2-Davalının takipte haksız aynı zamanda kötüniyetli olduğu subut bulmadığından davacının kötüniyet tazminatı isteminin REDDİNE, 3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 13.507,60 TL karar harcından, davacı tarafından peşin yatırılan 2.134,69 TL harç ile ikmal harcı tutarı 1.242,25 TL toplamı olan 3.376,94 TL'nin mahsubu ile bakiye 10.130,66 TL'nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına 4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 22.291,79 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili...

          Bu tür bir yararın bulunması halinde borçlu, borçlu olmadığının tespiti için dava açabilir. Bunun dışında, icra takibi taraflar arasındaki maddi ilişkiyi tespit edecek nitelikte olmadığından, alacaklının takibe girişmesinden sonra, hatta takip kesinleştikten sonra da borçlunun, borçlu olmadığının tespitinin mahkemeden istemesi mümkündür. Ancak, borçlu borcunu icra dairesine ödedikten sonra artık menfi tespit davası açamaz. Bu halde, borçlunun sırf borçlu olmadığının tespitinde, hukuki bir yararı yoktur. Bundan sonra ödediği paranın geri alınması için bir dava açması söz konusu olur ki bu da istirdat davasıdır....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT : Dava, avans çeki olarak verildiği iddia edilen çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti (menfi tespit) davası olarak açılmış olup, yargılama sırasında çek bedellerinin ödenmesi nedeni ile istirdat davasına dönüşmüş İİK 72. Madde kapsamında açılmış menfi tespit ve istirdat davasıdır. Yargılama sırasında davalı hakkında ----- kararı ile iflas kararı verildiği, iflas işlemlerinin--------- yürütüldüğü, müflis masasının tasfiyesinin İİK 219. Maddesi uyarınca adi tasfiye usulüne göre yürütülmesine karar verildiği anlaşılmıştır. Davalının iflas etmesi nedeni ile -------davaya dahil edilmiştir. İcra İflas Kanunu'nun 194....

              İcra Müdürlüğü'nün ------Esas sayılı dosyasından davalıya ödenen 18.192,78 TL'nin ödeme tarihinden itibaren davalıdan tahsili istemine yönelik istirdat davasıdır. Uyuşmazlık; -----. İcra Müdürlüğünün ------ Esas sayılı takibi kapsamında davacının ödemiş olduğu bedelin istirdadı talebinin haklı olup olmadığı bu kapsamda icra takibine konu edilen fatura ve irsaliyelerdeki imzaların davacı şirket çalışanlarına ait olup olmadığı noktalarında toplanmıştır. Menfi tespit ve istirdat davaları İİK m.72'de "... Borçlu, menfi tespit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. ... Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını isteyebilir. ..."...

                Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazımgelmediğini ispata mecburdur. " şeklinde madde bulunduğu görülmüştür. A) GENEL BİLGİ Kendisine karşı ilamsız icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz etmemiş veya itiraz etmiş olup da itirazının icra mahkemesince kaldırılmış olması nedeniyle kesinleşen icra takibine rağmen, (maddi hukuk bakımından) borçlu olmadığı kanısında bulunabilir....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : :6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava; tahakkuk ettirilen elektrik faturalarının ödenmiş olduğundan bahisle borçlu olmadığının tespiti ile ödenmek zorunda kalınan bedelin istirdadı istemine ilişkindir....

                    Davacı vekili, menfi tespitin yanı sıra paranın ödenmesi halinde istirdat isteminde bulunmuş, bu talebini yargılama sırasında tekrar etmiştir. Yargılama sırasında takip dosyasına 115.170,38 TL ödenmiştir. Menfi tespit davasında ödeme olgusunun tespiti ve talep halinde yargılamaya istirdat davası olarak devam edilmelidir. Mahkemece, talep ve ödeme olgusu gözetilerek, davacının borçlu olmadığı miktarın belirlenmesi, belirlenen bu durumda davacı tarafından fazladan yapılan tüm ödemelerin belirlenerek istirdadına karar verilmesi gerekirken, davacının istirdat talebi hakkında hiç bir değerlendirme yapılmayarak, talebin önemli bir kısmı hakkında hüküm verilmediği anlaşılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu