Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstirdat davasının açılmasının ikinci şartı ise, maddi hukuk bakımından aslında borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olmasıdır. (İİK.m.72/VII) Burada BK.m.62’dekinin (TBK'nun 77) aksine, davacı (borçlu) yalnız borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kaldığını ispat etmekle yükümlü olup, bu parayı hataen, kendisini borçlu sanıp ödemiş olduğunu ispat etmek zorunda değildir. İstirdat davasının borç olmayan paranın tamamen ödendiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerekir. Dolayısıyla, borçlunun bu parayı doğrudan doğruya alacaklıya veya icra dairesine ödediği veya borçlunun haczedilen mallarının satılıp, bedelinin icra dairesine ödendiği tarihte, 1 yıllık istirdat davası açma süresi başlar. Paranın icra dairesince alacaklıya ödendiği an, 1 yıllık istirdat davası açma süresinin başlaması bakımından önemli değildir....

Buna göre; "(1)Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. ...(6)Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. (7) Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir. ..."...

oldukları, dolayısı ile ( 80.091,71- 28.822,62= 51.269,09) 51.269,09 TL borçlu olmadıkları anlaşılmakla AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE A- Davacıların murisi Adnan Erdem ile davalı banka arasındaki 06/03/2017 tarihli, 130.000,00 TL bedelli konut kredisi nedeniyle , 17/06/2019 vefat tarihi itibariyle davacıların davalıya 51.269,09 TL BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE ( 28.822,62 TL borçlu olduklarının tespitine) ,fazlaya ilişkin talebin Reddine, Davacıların istirdat taleplerinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....

İstirdat davasında ise esasen iradi bir ödeme söz konusu olmayıp cebri icra tehdidi altında gerçekte borçlu olunmayan bir paranın ödenmesi söz konusudur. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşmenin hukuka uygun bir sebebe dayanmaması gerekirken istirdat davasında böyle bir şart aranmaz. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun illiyet bağı bulunması gerekirken istirdat davasında böyle bir bağ aranmaz. Örnek olarak, geçerli olmayan bir sebeple veya gerçekleşmemiş bir sebeple yapılan bir ödeme sebepsiz zenginleşme sayılırken, icra takibi sonucunda borçlu olmadığı halde ödenen bir para istirdat davası konusu olur....

İstirdat davasında ise esasen iradi bir ödeme söz konusu olmayıp cebri icra tehdidi altında gerçekte borçlu olunmayan bir paranın ödenmesi söz konusudur. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşmenin hukuka uygun bir sebebe dayanmaması gerekirken istirdat davasında böyle bir şart aranmaz. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun illiyet bağı bulunması gerekirken istirdat davasında böyle bir bağ aranmaz. Örnek olarak, geçerli olmayan bir sebeple veya gerçekleşmemiş bir sebeple yapılan bir ödeme sebepsiz zenginleşme sayılırken, icra takibi sonucunda borçlu olmadığı halde ödenen bir para istirdat davası konusu olur....

Esas) Sayılı dosyasından davalıya ayrı ayrı borçlu olmadıklarının tespitine, 2-Davacı ... ...'nin istirdat davasının kabulü ile işbu davacıdan haksız olarak tahsil edilen toplam 38.567,50 TL'nin davalıdan istirdadı ile davacı ... ...'...

    Şubesine ait ... seri nolu 15.08.2020 keşide tarihli 50.000,00 TL bedelli 3 adet çek nedeniyle BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, ... ......

      Şubesi'ne ait 02.09.2021 tarih 238.870,11 TL tutarlı çek, 24.08.2021 tarih 250.000.TL tutarlı çekler nedeniyle ve 20.08.2021 tarih ve 250.000.TL tutarlı çekin 130.564,98 TL’lik kısmı yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Yargılama sırasında davacı tarafından sunulan ödeme belgeleri uyarınca dava konusu çeklerin ödenmiş olması nedeniyle davaya istirdat davası olarak devam olunmuştur. Kural olarak menfi tespit davasında ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davalıya aittir. Bu nedenle davalının alacaklı olduğunu usulüne uygun olarak kanıtlaması gerekmektedir. Ancak somut olayda olduğu gibi davacının kambiyo senedi niteliğindeki çeke dayanması durumunda davalı tarafça ispat yükünün yerine getirildiği kabul edilerek ispat yükü yer değiştirmekte olup, bu kez davacı borçlunun borçlu olmadığını aynı güçte yazılı delillerle kanıtlaması zorunludur....

        Tarım Kredi Kooperatifine ait 03.04.2006 vade tarihli 1223 no'lu (... no'lu senet) ....564,00 TL bedelli senet yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile yine dava dilekçesinde belirtilen 558,31 TL'nin istirdatına yönelik davacının menfi tespit ve istirdat taleplerini reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, ......2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          ın imza attığını, takibin yönetim adına yapıldıktan sonra site maliklerinin tamamının dosyaya borçlu olarak kaydedildiğini, eski yönetici ...'ın böyle bir borçlanmaya site karar defterinde şerh verilmediğini, kendisine böyle bir yetki verilmeden sitenin borç altına sokulduğunu, bu şekilde sokulan borç ile birlikte site yönetimi ve site sakinleri mağdur edildiğini, haksız yere müvekkillerinin ev ve araçlarına haciz şerhi verildiğini, müvekkillerinin dosyaya hukuksuz bir şekilde borçlu olarak eklendiğini, müvekkillerin bazılarından ( tahsil harcı dahil ) tahsilat yapıldığını, bazılarının evlerine ve arabalarına haciz işlenmiş, bazıları da dosyaya borçlu olarak eklendikten sonra yine taraf kaydı ( hukuksuz ve temelsiz bir şekilde ) silindiğini, bu hali ile tespiti ( borçlu olup olmadığının ) gerektiğini, ödeme yapanlar açısından ise istirdatını talep ettiklerini, site sakinlerinin site yönetimine herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek, Ankara .... İcra Müdürlüğü ... ve Ankara .......

            UYAP Entegrasyonu